Bucky'nin Üzgün Notları

Not 33

"Bırak lan kolumu!" Sinirle konuşmuştu, direkt olarak gözlerimin içine bakıyordu. Hareket etmiyordu, sanki bir heykeldi. Sesinde korkudan eser yoktu, daha çok pişman olacağım bir şeyi yapmışım da beni uyarıyormuş gibiydi. 

Öfkemi bastırıp sakin kalmayı başarmıştım, adeta burnumdan soluyordum. "Neden insanlara bu kadar iğrenç davranıyorsun?" Sesimi yükseltmeden konuşsam da sinirli olduğum aşikardı. 

Küçük bir kahkaha attı. "İnsanlara değil, sana ve sarışınına." 

Alaycı bakışlar atarak beni baştan aşağı süzmüştü. Aslında bu onun doğal haliydi sanırım çünkü hiçbir zaman davranışlarından başka bir vibe alamıyordum. Sanki her daim mimikleri, bakışları birilerini aşağılıyordu. Gözlerinin etrafına eyeliner benzeri sürme çekmişti, cat eye denilen makyajlardan yapmış olmalıydı. Makyajı dahi yüzündeki ifadelere destek olur nitelikteydi. Tuhaf şekilde kendini insanlardan büyük görmüyordu. Çoğu alaycı insanın aksine kibre sahip değildi. 

"O benim sarışınım değil, biz bir şey değili-" Cümlem onun yeni kahkahasıyla bölünmüştü, bu sefer küçük bir kahkaha da atmamıştı. Kendime hakim olamayarak kaşlarımı çattım, şaşırmıştım. Neden gülmüştü ki? 

Aniden ciddileşti, korku filmlerindeki birini öldürmeden önceki katilleri andırmıştı. Dudağının kenarı hafifçe yukarı kalkmıştı, size yemin ederim ki bunu daha da alay etmek için yapmıştı. "Eğer Shally'le çıktığına göre köpeği bile olabilirsin, olmadığın için dua etmelisin." Kolunu tuttuğum elime baktı. "Kız güzel... Değil mi?" derken tüm öfkesi geçmişti veya bana öyle gelmişti. 

Başımı olumlu anlamda yukarı aşağı salladım. "Evet, kesinlikle."

 "Güzelliği tüm dönemler için kutsal sayılır." Devam etmeden önce birkaç saniye bekledi. "Bembeyaz bir ten... Civciv sarısı saçlar... Uyuyan güzel edası..." Sakince esnedi, bunu yine dalga geçmek amacıyla yapmıştı (işte diyorum ya! Kadın en küçük mimiklerle, hamlelerle bile kendi istediğine çevirebiliyor her şeyi). "Veya bir vampir... Her neyse..."

Onu incelemeye devam ettim, şaşkın olduğumdan pek de tepki verememiştim. Doğrusu beni daha önce defalarca kez şaşkına çevirmişti, hepsi bu seferkinden daha büyük olaylar ileydi. Neden durduk yere Shally'i övmeye başlamıştı ki? Ya da mesajlarında olduğu gibi ironi mi kullanıyordu? Ayrıca evet, Shally cidden bayağı güzeldi ancak Hunter'ın güzelliği kesinlikle ona bin basardı: Şımarık, herkesin elde etmek için yarıştığı bir tanrıçaya benziyordu.

Yanlış anlaşılmak istemem. Birinin güzel/yakışıklı olduğunu söylemek ondan hoşlandığınız anlamına gelmez, bu doğaldır. Birçok kişiyi güzel/yakışıklı bulabilirsiniz o an başka biriyle ilişkiniz olsa bile. Önemli olan partnerinizi aldatmamaktır, gözünüzün başkalarına kaymamasıdır lakin her neyse. Asıl konumuza yeniden gelelim: Belki de yanılıyorumdur, sadece Hunter bana güzel gelmiştir. Herkesin güzellik algısı farklıdır neticede. 

Yine de hafifçe belli olan, çok çıkık olmayan elmacık kemiklerinin; aşırı kalın, botokslu gibi durmayıp aynı zamanda aşırı ince olmayan morumsu pembemsi dudakların; ortalama kalınlıktaki, 1940 makyaj modasına bile uyacak türdeki kaşların; anormal derecede zayıf olmasına rağmen üstündeki kıyafetler oldukça güzel duran, en iğrenç giysiyi bile mükemmele çeviren bir vücudun kimse tarafından kötü olarak görülebileceğini sanmıyorum. 

Evet... Renkli gözleri, güzellik standartlarına uyan aşırı koyu veya açık bir teni, insanlara çekici gelen türden bir saç rengi, aşırı seksi türden bir vücudu, tatlı sayılabilecek kadar kısa bir boyu yok. Ortalamadan uzun olmasına rağmen podyum mankeni olabilecek kadar da uzun değil. Galiba birçok güzellik standartlarına uymayan özellik taşımasına rağmen güzel olmasının nedeni tamamen aura denilen şey. Özgüveni, dik başlılığı sayesinde lanet bir kraliçe gibi takılıyor. Güzel olduğunu kimsenin inkar edemeyeceği bir kraliçe gibi...