seer | teen wolf [1]

chapter forty eight: psychic

"Sizin burada ne işiniz var?! Hatta ne var biliyor musun bunu bilmek istemiyorum." Hepsi gözlerini bağırarak otobüse binen Koç ile açarken ne olduğunu anlamaya çalışarak esnemişlerdi. "Herneyse tanışma iptal edilmiş o yüzden geri dönüyoruz." Koç birkaç saniye sonra sözlerine ekleme yaparken yavaş yavaş bütün öğrenciler Koç'un arkasından otobüse biniyordu. Kız yarı yarıya uzandığı koltuktan doğrulurken Ethan'ın Scott'ın yanına oturduğunu görmüştü.

Kız kaşlarını çatarak yerinden kalkarken onların arka koltuğunda oturan Stiles'ın yanına gelerek onu dinlemeye başladı. Çocuğun Derek'in yaşıyor olabileceği ve sürülerinden birilerine zarar verdikleri için ikisinin peşinden gelmeye devam edeceğini söylemesine gözlerini devirirken Ethan sözlerini bitirmiş ve ayağa kalkmak için bir hamle yapmıştı. Rosa ondan önce davranarak önüne geçerken onu durdurdu ve konuşmaya başladı. "Bak Ethan, Derek'in yaşıyor olabileceği dışındaki söylediklerin gram umurumda değil o yüzden o kalan değerli sürü üyelerine söyle eğer buna devam ederseniz geçen sefer yarım bıraktığım şeyi de tamamlarım. Beni onu sağ bıraktığıma pişman etmeyin."

Ethan birkaç saniye duraksarken sonunda kıza cevap verdi. "Seni tehdit etmiyorum sadece olacak şeyi söyledim." "Ama ben ediyorum." Kız son sözlerinin ardından çocuğun önünden çekilirken geçmesine izin verdi. Birkaç saniye sonra Ethan hızlıca yanlarından ayrılarak tekrar Danny'nin yanına giderken Stiles kaşlarını çatarak ona bakıyordu. "Bu aralar çok mu fazla insan tehdit ediyorsun bana mı öyle geldi?" Rosa ona dönerken cevap verdi. "Sadece bu iş fazla sinirimi bozuyor."

"Çocuklar." Üçü de sese dönerken hemen yan koltuktaki Lydia'nın elinde ki koçun düdüğü ile onlara baktığını görmüşlerdi. Kız düdüğü üfledikten sonra elinde kalmış olan siyah tozu onlara gösterirken Scott kaşlarını çatarak mırıldandı. "Kurtboğan.." Stiles sonunda parçaları kafasında birleştirmiş gibi hızla konuştu. "Scott'lar Koç her düdük çaldığında havaya yayılan kurtboğanı soluyorlardı. Darach bu şekilde kafalarına girmiş olmalı." Lydia kafasını sallarken Allison, kızıl kıza bakarak konuştu. "Peki Lina? Kurtboğan onu etkilemez."

"Bundan emin misin peki?" Stiles bir umutla kıza bakarak sorarken Rosa ona gözlerini devirerek cevap vermişti. "17 yıldır etkilemeyen kurtboğan şimdi aniden etkilemedi ya herhalde Stiles." Stiles birkaç saniye daha onun sözleriyle düşünüyor gibi davranırken tekrar konuştu. "Bir dakika Harris'in anılarına baktığın gün seni orada gördüğünü ve konuştuğunu söyledin." "Ya bir şekilde bir bağlantı oluştuysa yani kafana girebileceği." Lydia, Stiles'ın sözlerini devam ettirerek eklerken Rosa gülerek kafasını iki yana salladı. "Tamam bu duyduğum en kötü teoriydi saçmalamayın isterseniz. Kafama falan giremez tamam mı?"

"Rosa ona bakarsan orada seninle konuşabilmiş olması da imkansızdı. Ayrıca Beacon Hills'teyiz fazla mantıklı bir şey arama." Stiles sonunda ona söylerken kız gözlerini kısarak ona baksa da sessiz kalmıştı.

***

Kasabaya döndükleri anda kızın ilk işi çatı katına gitmek olurken beklemeden içeriye girmişti. Gelen adım sesleri ile içeride bir şeyler ile uğraşan adam ona dönerken kız birkaç saniye olduğu yerde kaldı. Sonunda onun yanına gelirken bir şey söylemeden hızlıca sarılmıştı. "Öldüğünü sanmıştım..." Derek, kızın sarılırken mırıldandığı sözlere bir şey demezken o da sol kolunu kızın beline koymuştu.

Kısa bir süre sonra kız geri çekilirken Derek'in konuşmasına izin vermeden yüzüne bir yumruk attı. "Öldüğünü sanmıştım gerizekalı!" Derek, burnunu tutarken kardeşinin bağırarak söylediklerine gözlerini devirmişti. Sonunda o da kaşları çatık bir şekilde ona bakarken söylendi. "Dengesiz misin kızım?" "Yok o konuda seni geçemem!" Rosa ona söylenirken gözlerini devirerek birkaç adım geriye gitmişti. Birkaç saniye sonra Derek'in arkasından başka bir ses geldi.

"Rosalyn?" Rosa kaşlarını çatarak sese dönerken neredeyse her gün gördüğü tanıdık yüzü görmüştü. Birkaç saniyeliğine kafasını çevirerek hızla adama bakarken gözlerini büyütmüştü.
"Oh- Bayan Blake. Sizde mi buradaydınız?" Kadın birkaç saniye ne söyleyeceğini bilemez gibi görünürken aynı zamanda kafası karışık görünerek Derek'e bakıyordu. Derek durumu fark ederken eliyle kızıl kızı işaret ederek mırıldandı. "Kız kardeşim, Jennifer." "Soyisim benzerliğinden fark etmişsinizdir diye düşünmüştüm.." Kız kafasını öne eğerek kısık sesle mırıldanırken Derek gözlerimi devirmişti.

"O zaman ben daha da garipleşmeden gideyim en iyisi. Bu arada dönünce seninle konuşacağız daha Derek." Kız arkasını dönerken işaret parmağını adama doğru doğrultarak söylenmişti. Derek hiçbir şey söylemeden gitmesini izlerken kız dışarı çıktığında sesli bir nefes bırakmıştı.

***

"Abimi bulmanıza yardımcı olacak ne varsa söyleyin lütfen." "Gerekirse sizi arayacağız." Scott ve Scott, Şerif ve yanındaki polis ile konuşan Bayan Morrell'e bakarken kaşlarını çatmıştı. İkiside dakikalardır Deaton'ın bir kız kardeşi olduğundan neden bunca zamandır haberleri olmadığını düşünüyorlardı. Sonunda polis giderken Bayan Morrell iki çocuğa yaklaştı. "Beni iyi dinleyin. Ne polis, ne Şerif ne de başka bir şey abimi bulmaya yardım edemez."

İki çocuk kaşlarını çatarak kadının yüzüne bakmaya devam ederken kadın devam etti. "Onu siz bulacaksınız ama bunun için doğaüstü bir bulma gücüne sahip birisine ihtiyacınız olacak." Stiles ve Scott kadının söylediği şeyi anlayarak birbirlerine bakarken aynı anda mırıldanmıştı. "Rosa."

Bayan Morrell, daha sonra cebinden bir saat çıkartmış ve Scott'ın eline bırakmıştı. "Bu ne?" Scott ona sorarken kadın yanlarından ayrılmak için hamle yapmadan hemen önce söyledi. "Kıza ver o bununla ne yapacağını biliyor."

***

"Ne yapacağımı bilmiyorum. Bir fikrim olması mı gerekiyordu?!" Rosa, Stiles'ın önündeki masaya bıraktığı saate kaşlarını çatarak bakarken konuşmuştu. "EVET!" Kızıl kız çocuğun ani tepkisiyle geri çekilirken gözlerini devirmişti, çocuk devam etti. "Bir fikrin olması gerekiyor bir cadısın, medyumsun-" "Hey hey öncelikle orada dur ben medyum değilim. Medyum olan o." Rosa yanındaki Lydia'yı işaret ederek konuşurken kız kaşlarını çatmıştı.

"Ben mi? Ne medyumluğumu gördün acaba? Ben medyum falan değilim." Masaya yaslanarak duran Cora ikisinin tartışmasına gözlerini devirirken konuştu. "İkiniz hangimiz daha çok medyumuz tartışmasını yapmayı bırakıp bir şeyler yapacak mı artık?" "Düzeltme hangimiz daha çok medyum değiliz. Ayrıca sen benim ablamsın senin benim tarafımı tutman gerekmiyor muydu?" Rosa kaşlarını çatarak ona tepki gösterirken Stiles hızlıca araya girdi. "Rosa, Lydia şu işi ciddiye alır mısınız artık?"

Rosa ona gözlerini devirse de bu sefer bir şey söylememişti. Birkaç dakika sonra çenesini eline yaslayarak masaya yaslanırken önündeki kol saatini izlemeye başladı. Üçü de birkaç dakika boyunca onun odaklanarak saati izlemesi ile bir şeyler olduğunu düşünerek dikkatli bir şekilde izlerken sonunda kız oflayarak diğer tarafa döndü. Stiles ise onun davranışları yüzünden delirmek üzereymiş gibi görünüyordu. "Benimle dalga mı geçiyorsun sen? Temas falan etsene şu saate." "Saçmalama istersen oradan bakınca neye benziyorum?" "Cadı, kahin?" Rosa, Stiles'ın omuz silkerek söylediklerini birkaç saniye düşünürken sonunda aklına yatmış bir şekilde kafasını salladı. "Evet mantıklı."

Biraz sonra masanın ucundan bir ses gelirken oraya dönmüşler ve Cora'nın bıkkınlıkla kafasını masaya vurduğunu görmüşlerdi. "Tamam ama ne yapacağımı bilmiyorum tamam mı? Sanki ne olacak saati elime aldığımda rastgele bir şeyler falan mı göre-" Kızın elindeki saati çocuğa doğrultarak söylediği sözleri aniden donmuş gibi yerinde kalması ile kesilirken çocuk, şaşkınlıkla kaşlarını kaldırarak yüzüne birazcık daha yaklaşmış ve dikkatle yüzüne bakmıştı.

Lydia'da onun gibi kıza bakarken konuştu. "Bu okulun ilk günü Allison'a dokunduğunda da olmuştu." "Ve siz hiçbir şey fark etmediniz mi? Lydia kızın gözleri renk değiştiriyor!" Stiles, kıza tepki göstererek söylenirken Lydia omuz silkti. "Uykusuzluktan da olmuş olabilirdi üzerime gelme."

Birkaç saniye sonra kız hızla gözlerini kırpıştırırken bir nefes alarak konuştu. "Uhm sanırım onu buldum."

*****
kac gundur olmemistim arkadaslar sadece bolum atmayi unutmusum ÜSMXSĞXMĞWKXEPXÖXŞ

boyle diyince cok komik geliyor farkındayım ama valla unutmusum