İyi okumalar.
_________________
Rahat yazlık pijamalarım ve daha yarısını bitirdiğim meyve tabağım ile televizyon karşısında keyif yapıyordum.
Bugün yine diğer günler gibi çok yorucuydu fakat güzel olan şey ise bir marka ile defile için anlaşmış olmamdı.
Açıkcası defile için oldukça heycanlıydım çünkü hayatımda bir kez bunu deneyimlemiştim o da bu işe ilk başladığım zamanlardı. Bu da zaten çok az bilinenen bir markaya aitti.Kapının zilini duymamla birlikte dikkatimi televizyondan ayırdım. Saat gecenin on ikisi kim gelebilir ki bu saatte?
Elimdeki meyve tabağını orta sehpaya bırakıp hızlı adımlarla kapıya ilerledim.
"Selam canım arkadaşım"
Yani bu saatte benim evime gelebilecek tek kişi tabiki Taehyun'du fakat Taehyun tek değildi. Yanında ayakta zor durduğu için Taehyun'a yaslanan bir adet Yeonjun hyung da vardı.
"Neler oluyor?"diye sordum doğal olarak.
"İçeri geçelim anlatacağım çünkü biraz daha ayakta durursak ikimizde düşeceğiz"
Taehyun'a yardım ettim ve Yeonjun hyungu birlikte içeri taşıdık. Yeonjun hyungu üçlü koltuğa bıraktığımızda o çoktan uzanmış ve uykuya dalmıştı.
"Açıklama bekliyorum Tae!"
Taehyun kendin yere atıp soluklanmaya başladı ve benim sorularımı cevapsız bırakmaya devam etti.
"Hey!Taehyun neden bu haldesiniz? Yeonjun hyunga ne oldu?"diye ısrarla sormaya devam ettim.
"Sabret biraz Kai. Çok yoruldum bir iki dakika dinlenmeme izin ver ya. Ve lütfen bana su getirir misin?"
Mutfağa gidip ona bir bardak su doldurup getirdim. Eski yerime oturup onun sorularıma cevap vermesini bekledim.
"Yeonjun hyungla bir gece klübünde karşılaştık"
"Gece klübü mü? Sen bensiz gitmezsin ki Tae!"dedim sesimi biraz yükselterek.
"Evet ama settekiler çok ısrar etti. Bende kırmak istemedim zaten her şey anlık gelişti."
"Yeonjun hyung peki?"dedim koltukta her şeyden habersiz uyuyan Yeonjun hyungu gösterek.
"Sonra orda Yeonjun hyungla karşılaştım. Tekti ve üzgün görünüyordu. Yanına gittim bir şeyler geveledi ve anlattıklarından sadece Beomgyu'yla tartıştıklarını anladım. Konu ne bilmiyorum ama haline bakılırsa ciddi bir durum"
"Haklısın. Onlar hep tartışırlar fakat bu seferki ciddi bir durum gibi görünüyor. Umarım konuşup hallederler"dedim öncekine göre kısık olan sesimle.
"Ben de o yüz-"
Taehyun'un sözü zil sesiyle bölündü.
"Bu gelen de kim?"diye sordum kendi kendime.
"Beomgyu'yu buraya çağırdım. Yeonjun'un yanında olursa iyi olur diye düşündüm"
Düşünceli arkadaşım. Taehyun her zaman ince fikirliydi ve ben de onu bu yanına her zaman hayrandım.
"Kapıyı açsam iyi olur o zaman"dedim ayaklanarak.
"Kai bekle!"
"Neyi bekleyeyim kapı da mı kalsın çocuk?"
Arkamdan bağıran Taehyun'u umursamadan açtığım kapının ardında sadece Beomgyu yoktu.
Tanrım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
a glass of wine,sookai
FanfictionGözlerinin bluzumun açık bıraktığı boynumda olduğunu gördüğümde, elimi bluzumun yakasına getirip daha fazla açık kalmasını sağladım. Yaptığım şeyi fark etti Soobin. Gözlerini gözlerime çıkardı ve dudağının kenarıyla güldü. Choi Soobin'in utanması yo...