7♤ Sevgilim

45.8K 369 19
                                    


''Emily, dikiş için acilde hasta var, bakar mısın?'' Emily Damon'dan aldığı ikazla birlikte seri adımlarla acil odasına doğru ilerlemeye başladı. Bu hastaneyi çok kısa bir süre içerisinde benimsemiş ve her bir odasını keskin hafızasıyla ezberlemişti. Hala bu gibi durumlara alışamadığı için dikiş yapacağı acil bölümüne doğru ilerlerken içinde değişik bir heyecan vardı. Çok cesaretliydi asla kan görmekten falan korkmazdı. Ellerini birbirlerine kenetleyerek adım seslerinin duvarlara çarpıp geri kulağına geldiği beyaza bürünmüş koridordan ilerlemeye devam etti. Hastane her geçen gün daha fazla kalabalıklaşmaya başlasa da bugün yas varmış gibi sessizdi. Normalde Emily gece nöbetlerine kaldığı zaman uyumak yerine hastalarıyla muhabbet etmeyi tercih ediyordu. Ama bugün kendisini kötü hissettiği için dinlenmeyi tercih edecekti.


Acil odasının kapısından içeriye kuğu misali süzüldüğünde Damon tanıdık vanilya kokusunu hissedince arkasını döndü ve onun çökmüş yüzünü görünce yanına gidip ansızın iri elleriyle narin yanaklarını avuçladı. O an acil odasında olan tüm hastaları unutmuşlar ve gözlerini birbirine kenetlemişlerdi. Damon bir yandan yanaklarını okşarken diğer yandan fısıltıyla karışık çıkan sesiyle Emily'nin nesi olduğunu sormaya çalışıyordu. Ama sadece sormak için çabalıyordu çünkü bugün sabahtan akşama kadar girdiği önemli ameliyatlardan dolayı onu hiç görememişti. Normalde onun şu an evde olması gerekiyordu ama o Emiy'nin gece nöbeti olduğunu ve uyumadığını bilerek onunla vakit geçirmek istediği için sabaha kadar hastanede kalmaya karar vermişti. Gecenin ilerleyen saatlerinde ise ansızın gelen hasta ile acil odasında Emily'i beklemeye başladı. Onun seksi prensesi ise odaya fevri hareketlerle ve solgun suratla girince çok korkmuştu. Normalde kadınlara karşı bu kadar ilgili davranmaz iken bu kadın ona için seksilik de dahil çok farklı geldiği için onunla özel olarak ilgilenmeye , onu tanımaya çabalıyordu.


Ansızın yüzünde gezinen iri parmaklar, ilk başta irkilmesine sebep olsa da Damon'dan hoşlandığı için sesini çıkarmadı. Daha sonra hastanede olduğu aklına gelince irileşmiş gözleriyle Damon'a baktı. Onun gözlerinde gördüğü ise, insanı içine hapsetmeye yeten bir güce sahip olan koyu kahverengi zevkle donanmıştı. Hafifçe silkelenip sert bir şekilde ellerini Damon'un elinin üzerine koyarak aşağıya indirdi. Damon'un şaşkın şaşkın bakan suratına , kaş göz işaretiyle arkada onlara sırıtarak bakan adamı işaret etti.


Asılan suratıyla kendince sitemini belli ederken bir yandan da avuçlarına bakıyordu. Emily'e dokunması bile onun için büyük bir lütuftu. Çünkü Emıily'nin ona karşı olan kaçamak bakışlarından onunda kendisinden hoşlanmış olduğunu düşünüyordu. Ama bazen bu düşüncelerinden vazgeçiyordu çünkü kendisine karşı diğer kızlar gibi yılışık davranmıyordu. Yılışık davranmamasını aslında anlıyordu aslında çünkü onun diğer sürtükler gibi olmadığını çok iyi biliyordu. Buna rağmen yine de aklında dolanan olumsuz düşüncelere karşı çıkamıyordu. Damon'un şimdilik Tanrıdan tek isteği, aradığı aşkı bulup, ömrünün sonuna kadar sevdiği kadın ve çocuklarıyla yaşamaktı...


Emily az önce olan şeyleri düşünmeye başlamıştı bile. Bazen ona engel olmayıp istediğini vermek istiyordu ama ileride aşık olup evleneceği adama ihanet etmekten korktuğu için sert davranarak onu kendinden uzaklaştırmaya çalışıyordu. Aslında düşüncelerinin çok saçma olduğunu ve bu zamanda yeni ergenlerin bile önüne gelen adamla yatması normal karşılanıyordu ve o buna rağmen içindeki rahibeye sahip çıkıp doğru zamanı bekliyordu. Zaten normalde de Emily kendi kararlarına ve iradesine sahip çıkabilen bir yapıya sahip kişilik taşıyordu. Bu yüzden hoşlandığı adamdan uzak durmak onun için kolay bir iş sanıyordu. İçindeki arzuya, şehvete esir olmadan bu aşkın önüne geçebilmesi zor olacak ama genç kız bunun bilincinde henüz değildi. Onların aşkı herşeyin üstesinden gelip her tarafı kıvılcımlarıyla yakıp kavuracaklar...

ATEŞ PARÇASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin