Üzgün, Kırgın Ama Hep Başı Dik
"Başıma gelenleri, hayatın bana yaptıklarını, kayıtsızca ve yüzümde hafif bir gülümsemeyle seyrediyorum."
Ne kadar da haklı Pessoa.
Çoğu zaman zorlukları aşmak için çabalarız. Fakat bazı zamanlarda ise köşeden gülümseyerek seyretmek isteriz. Aslında bu güçsüz olduğumuz anlamına gelmez, sadece yorgun olduğumuzdan biraz da seyretmek isteriz.
Mevlana'nın şu sözünü hep hatırlamalısınız, " Kötü bir döneme girdiğinde ve her şey sana karşı gibi göründüğünde, bir dakika bile dayanamayacaksın gibi geldiğinde, sakın pes etme! Çünkü işte orası gidişatın değişeceği yer ve zamandır."
Bazı insanlar vardır acılarını nasıl da gizli tutarlar, ama bazı insanlar da vardır acılarını öyle bir anlatırlar ki dünyanın tüm yükü onların sırtındadır sanırsınız. Çevremde çok rastladım böyle insanlara, acılarını gizleyenlere de ufak acılarını bile feryatlarla haykıranlara da.
Çoğumuzun hatta hepimizin artık dayanamayacağım dediği anlar olmuştur eminim ki, olmamasına da inanmam zaten. Dayanamadığınızda, gücüm tükendi artık dediğinizde ayağa kalkmanız gerektiğini bilin. Düştüğünüzü kimse görmemeli.
Şunu bilin düştüğünüzü gördüklerinde kaldırmak akıllarına bile gelmeyecek. Bu yüzden düştüğünüzü kimse bilmemeli. Siz güçlüsünüz. En çok ağladığınız geceleri düşünsenize. Düşünürken neden ağladığınızı, kimin sizi ağlattığını hatırlamışsınızdır. Size bunu hatırlattığım için üzgünüm.
Şunu da bilmelisiniz, ancak kaybettiğinizde güçlüyüm diyebilirsiniz. Hiç bir şeyi kaybetmeden kazanamazsınız, bu acı bir gerçek maalesef ki. Bir şeyleri kazanmak için önce değer verdiğimiz bazı şeyleri kaybetmemiz lazımmış. Evet biz de değer verdiğimiz şeyleri kaybettiğimize göre artık çok daha güzel şeyler kazanma zamanı.
Üzüldük, kırıldık ama hep dik durduk. Duruşunuzdan, gülüşünüzden ve sizi siz yapan şeylerden ödün vermeyin. Ne pahasına olursa olsun savaşmayı bilin. Belki kaybedersiniz ama unutmayın kalbiniz temizse kaybetseniz bile kazanırsınız. Yeteri kadar üzüldüğümüze, kırıldığımıza, ağladığımıza göre artık ayağa kalkabiliriz.
Sizden kendinizi ileride olmak istediğiniz yerde hayal etmenizi istiyorum. Bakın sadece olmak istediğiniz yerde, olmak istediğiniz kişi değil. Kişileri zamana bırakın, zaman sizi layık olduğunuz kişi ile bir araya getirecek zaten. Önce sabır. Bir çoğunuz kendinizi olmak istediğiniz mesleği yaparken hayal etmiştir. Evet önce güzel bir gelecek! Zaten emin olun güzel bir geleceğiniz olursa öyle güzel insanlar çıkacaktır ki karşınıza, size tüm kötü insanları, sizi üzen tüm insanları unutturacak ve iyi ki diyeceğiniz insanlar. Güzel bir gelecek için hayallerinizin peşinden umutla, inanarak gitmeliyiz.
"İnanmak başarmanın yarısıdır."
O zaman, zaman mantığımız ile hareket etme zamanı. Kalbimize, duygularımıza ara verme zamanı. Bu süreçte kalbinizin mantığınızın önüne geçmesine izin vermeyin. Belki farkına varmadınız ama kendinizi ne kadar da ihmal ettiniz. Benim hep söylediğim bir şey var "Önceliğim kendim olmalı." O halde kendimize vakit ayırma vakti geldi. Bu söze inanın;
"Kardelenler gün ağarmadan, mucizeler getirecektir."
(Zeynep Karabey)"Şimdi o zaman düştüğümüz yerden kalkalım, hemde en güçlü halimize."
(Hatice Ulaç)