8.Bölüm

2.1K 50 5
                                    

Sabah burnuma dolan mükemmel kokuyla gözlerimi açtım. Özlem, özlem yine yapmış yapacağını.

Hemen kalkıp elimi yizümü yıkadım. Üzerime şimdilik rahat bir şeyler geçirip mutfağa indim.

-Günaydın şeker paree. dedim yanına giderek.

-Ooo günaydın şöbiyettt dedi gülerek. Uyanabildin sonunda öldün sandım.

-Ayyy abartt. Ne var ayol surda iki uyuduysak.

-Aman bisey dememe de gelmiyor. Gel hadi krep yaptım.

Memnun bir ifadeyle hemen masaya oturdum. Özlemle sohbet edip aynı anda da kahvaltımızi yapıyorduk.

-Eee bugünün planı ne bakalım?

-Hmm şu anlık birsey yok galiba.

Tamam o sırada çalan telefonun ortamdaki sessizliği bozmuştu.

-Efendim Sibel.

-Ya Derya bugün müsaitsen buluşalım mı diyecektim.

Özlem bana meraklı gözlerle bakıyordu.

-Ya olur tabi de Özlem gelmişti aslında-

-Ana Özlem de mi burda. Bir saatiniz var Derya Özlemi de kap gel.

Ve telefon yüzüme kapandı. Şaka midur?

-Ayy çatlatma insanı Derya noluyor?

-Sibel çağırdı. Özlemi de kap gel dedi. Ha bide eğer gerçekten bir saat içinde gitmezsek Sibel öldürür valla bizi.

-Ben gelmesem kimseyi tanımıyorum bile.

-Saçmalama salak mısın? Ayrıca emin ol aşırı samimi insanlar hepside. Güven bana çok güzel olacak.

-İyi peki madem hadi o zaman.

Kahvaltılıyı toplayıp hemen odalarımıza çıkıp hazırlamaya başladık.

On dakika içinde güzel bir duş alıp üzerime beyaz pantolon üstüne de kahverengi bol gömleğimi giyip uçlarını içine koydum. Saçlarımı da maşa yardımıyla hafifçe dalgalandırdım. Makyajımı da tamamlayıp içeriye geçtim.

Aşağı indiğimde eve bir göze gezdirdim. Gözüne takılan yerleri topladım. Evet çıkmadan önce evimin toplu olması gerekiyordu. Böyle de bir huyum vardı. Annemden geçmişti büyük ihtimalle.

Sonra Özlem de geldiğinde üzerinde mavi kot pantolon beyaz bir gömlek ve mavi bir kot yelek vardı. Açık saçlarıyla o da muhtesem görünüyordu.

Eeee kimin arkadaşı?

-Aman Özlem hanım bu ne güzellik.

-Yok efendim o sizin güzelliğiniz.

-Ayy mersi.

-A aa şuna bak bir havalara girdi bu yine.

Gülerek evden çıktığımızda bizi şiddetli bir soğuk karşıladı. Evet Diyarbakır'da kış günlükleri. Arabaya binip Sibellerin kafesinin yolunu tuttuk.

Sessiz geçen araba yolculuğumuzun sonunda Sibellerin oraya vardığımızda. Bizi Yağmur ve Efnan da karşılamıştı.

-Hoşgeldiniz kizlar.

-Hoşbulduk.

-Sende hoşgeldin Özlemsin değil mi sen? Dedi Yağmur sıcak bir gülümsemeyle.

-Evet Özlem ben, siz,

-Ben Yağmur.

-Ben Efnan.

-Çok memnun oldum gerçekten.

Bordonun SevdasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin