Sev beni

86 11 7
                                    

Selamun aleyküm nasılsınız

İyi okumalar aşkolar

...

"Jungkook" diye mırıldandı jungkook ismini söylenmesiyle kafasını kaldırdığında dolu gözleri yüzünden yanaklarına belli belirsiz bir yol çiziyor ve dudaklarında duruyordu.

Taehyung şu an her şeyi unutuyor ve sadece onun şu an bile ne kadar güzel olduğunu düşünüyordu.

Güzel çok güzel..... Haddinden fazla güzel hemde.

Taehyung tekrardan " Jungkook" diye mırıldandığında jungkook bir elini havaya kaldırıp susması istediğini ima etti. Taehyung bir şey demeden araladığı dudaklarını geri kapatırken jungkook ondan bir iki adım uzaklaşmıştı.

"Jungkook güzelim açıklamama izin ver" dedi ona uzanmak için öne bir iki adım attı ve jungkook'un geri çekilmesi ile bu hamlesi boşa çıkmıştı.

"Jungkook bak lütfen açıklama yapmama izin ver pişman olucağın şeyler yapmanı istemiyorum bebeğim lütfen yalvarırım" dedi taehyung onun eline uzanarak elini tuttuğunda jungkook hızla elini geri çekti.

Bir kaç adım yine uzaklaştı bir oyun icersindeydiler sanki jungkook uzaklaştıkça taehyung yakınlaşıyordu ve bunun bir sonu yokmuş gibi görünüyordu.

Taehyung 'pişman olcağın şeyler yapmanı istemiyorum' demesi ile dudakları arasından gülmeye benzer bir 'hıhh' sesi çıkmıştı. "Ben mi pişman olacağım taehyung ben pişman olacağım öyle mi"
Dedi gözlerini açıp işaret parmağı ile kendini gösterirken.

"Konuşmak istemiyorum gerçekten" dedi şu an ağladı ağlayacak gibi gözüküyordu.
Az önce gözlerindeki siniri gören taehyung şimdi hayal kırıklığı görüyordu.

Jungkook bir kaç saniye taehyung'a baktı ne kadar konuşmak istemese de bir şey söylesin istiyordu.

Bir şey söylemediğini gördüğünde ise acı bir şekilde gülümseyip "tamam,ben gidiyorum" dedi ve arkasını dönüp dış kapıya doğru bir adım attı ve anında bileğine sarılan kol ile olduğu yerde durdu.

Taehyung onu kendine çekip vücutlarını birbirine yapıştırdı alınlarını birbirine yaslayarak burunlarını birbirine sürttü.
"Dinle beni bir dinle ilk, sonra gitmek istersen gidebillirsin jungkook tutmam seni ama dinle beni tamam mı aşkım" dedi bir elini yanağına çıkarıp okşayarak.

Jungkook bunu kabul etmek istemiyordu az önce sinirden köpürmek üzereyken şimdi ona sokulup kokusu ile saatlerce uyumak istiyordu.

"Tamam" dedi jungkook ama sesi o kadar kısık çıkmıştı ki taehyung bu kadar yakın olmasa duyamazdı belki de. Elinden tutup koltukların olduğu yere getirdi ve bej kadife bir dokusu olan koltuğa oturdu kendisi jungkooku'da üstüne çekerek kucağına oturttu.

"Şimdi her şeyi en baştan anlatıcam sana en başından sonunda bana inanırsın inanmazsın senin kararın" dedi önüne dökülen kıvırcık bukleleri kulağının arkasına ittirerek.

"O günlük çok daha öncelerden yazılmış bir günlük inan bana senin elinde görmesem aklıma dahi gelmezdi orda olduğunu bile bilmiyordum." Saçlarını yanakları açık kalıcak şekilde kulağının arkasına ittirdi ve burnunu yanaklarına bastırıp bir öpücük kondurdu.

"Lise sonda ergen aklımla yazdığım saçma bir şey o jungkook belki de aşk bile değildi saçma bir takıntıydı sadece onu sevmedim diyemem ama şu an sana karşı hissettiklerim aşksa eğer ben hiç aşık olmamışım demektir" Dedi yanağına tekrar dudaklarına bastırıp geri çekildi.

Jungkook'un boşluğundan yararlanarak ellerini yavaşça belinin etrafına sarıp onu kucağına çekti.

Tam kasıklarının üstüne oturduğu için o kadar yakınlardı ki alınları ara sıra birbirine yaslanıyor ve dudak aralarından sızan sıcak nefesler birbirlerinin sus çizgisinde dinleniyordu.

"Ağlama,senden önce olan hiç bir şey benim sikimde bile değilken ağlama artık Jungkook" dedi sanki yer varmış gibi onu kucağında daha da kendine çekmeye çalışarak.

"B-ben sandım ki onu hala sev-" taehyung onu aniden ensesinden tutup kendine çektiğinde dudaklarını birleştirdi.
Dudaklarını aralayıp alt dudağını çekiştirerek emip hafif derecede canını acıtmadan bir ısırık bırakıp geri çekilmişti.

"O hiç bir zaman benim olmadı jungkook bende hiç bir zaman onun olmadım" konuşurken jungkook'un dudağına bakıyor az önceki öpüşmeden dolayı alt dudağında ki ıslaklığı baş parmağı ile kuruluyordu.

"Ama sen benimsin herşeyinle" çenesine bir öpücük bıraktı ve burnunu yanağına yaslayıp boynuna doğru bir yol çizmiş boynuna ulaştığında ise boynunda ki bene dudaklarını bastırmıştı.

"Bende seninim her şeyimle her bir zerremle seninim" dedi

Jungkook duydukları ile omuzlarından görünmeyen bir yükün kalktığını hissetmişti niye bu kadar takıntı haline getirmişti bilmiyordu sonuçta geçmişte olmuş bir şeydi.

Ama şu an kendisi ile yaptığı şeyleri onunla yaptığı düşündüğünde vücuduna yayılan sinire engel olamıyordu ki elinde değildi bu mesela onunda gözlerinin içine bakarak şarkı söylemişmidir yada onu da beni öptüğü kadar güzel öpmüşmüdür.

Ama kafasında ki düşüncelere tezat bir şekilde iç sesi çok farklı şeyler söylüyordu. Geçmiş yaşanmış bitmiş jungkook ikinizde Rahibe Terasa değilsiniz elbette birlikte olduğunuz insanlar var ama şu an o senin diyordu.

"Taehyung" diye mırıldandı jungkook parmaklarını Taehyung'un ensesinde ki kısa saçlara daldırarak. Taehyung onun kısık sesinden ve belki de şu an kucağında oturan jungkook'un ona hiç yardımcı olmamasından dolayı tüm kanın kasıklarında toplandığını hissediyordu.

İhtiyaçla gözlerini kapatıp jungkook'a cevap olarak "Hmmm" diye mırıldanmıştı.

"Taehyung beni sever misin" dediğinde taehyung'un kapalı olan gözleri hızla açılmıştı 'beni sever misin' de neydi onu sevmediğini mi düşünüyordu.

"Jungkook bebeğim ben zaten seni çok sev-" hızla başladığı konuşmasını jungkook'un dudakları üzerine minik bir öpücükle yarıda kesmişti.

"Öyle değil, Sev beni"

...
Bebeğini sev Taehyung!

Lütfen oy verelimm

Öptümmm💋

Lena🦋

Your Voice~taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin