7.BÖLÜM;EVLİLİK.

19 1 0
                                    

Evran can gündüz - sen aşkımızdan

Lianla bir kaç gün vakit geçirmiştik, sonra annesi ve babası onu almıştı. Kimdi bilmiyordum,ardene onları merak ettiğimi ve görmek istediğimi söyleyince işleri olduğunu söyleyip başından atmıştı beni.

Şuan bilgisayarının başında tüm dikkatiyle bir şey yapıyordu, gözleri her zamanki gibi kanlanmıştı. Onu tanıdığımdan beri gözleri böyleydi.
Çok sıkılmıştım, günlerdir evdeydik.

"Arden, çok sıkıldım ben."

Ardenin bakışları bilgisayardan ayrılmamıştı.

"Yiğitlerin yanına in,bir şey yapıyorlardır illa ki."

Oflayarak yataktan kalktım ve onun yanına gidip kucağına oturdum. Artık gözleri bilgisayarda değil bendeydi.

"Çok sıkıldım arden, gerçekten sıkıldım."

"Ne yapalım yavrum? Söyle yapalım."

Başımı boynuna gömdüm,

"Bilmiyorum."

Telefonumun bildirim sesi kulaklarıma dolduğunda ardenin kucağından kalktım ve yatakta olan telefonu elime alıp yatağa uzandım.
Mesaj korumamdan gelmişti.
Yine evi atmıştı,bu sefer evin etrafında bir sürü adam vardı. Sayamıyacağım kadar çok. Kaşlarım istemsizce çatıldı, kapı çaldı ve içeriye dolu girdi. Benimle göz teması kurmadan ardene döndü,

"Abi, acil bir işimiz çıktı da gelebilir misin? Bakman gerekiyor."

Arden anlamsızca ona baktı sonra ise kalktı,dolu gitmişti.

"Ne işi?"

Diye sorguladığımda bana doğru yaklaştı ve anlıma ufak bir öpücük bıraktı.

"En fazla beş dakikaya geliyorum."

Odadan çıkıp gitmişti. Dikkatimi tekrar telefonuma verdim ve korumama cevap yazmaya başladım.

"kapıyı bir şekilde kilitle,kimse ulaşamasın içeriye."

Telefonu kapattım ve gözlerimi ovuşturdum. Kim bu evin peşinde olabilirdi ki? Düz, boş,ve saçma bir evden fazlası değildi.

🚔

Arden gideli 1 saat oluyordu, dayanamayıp isteksizce uykulu halimle aşşağı indim.
Merdivenden adımımı atmam ile kapı açıldı.
Arden içeri girdi. Gözleri dalgındı.
Bir şeyler düşünüyordu.

"Arden? Ne oldu?"

Sorularım ile bakışları bana döndü,donuk bakıyordu. Her zaman,ne olursa olsun bana gülümseyen arden değilmiş gibi bakıyordu.
Elimi yüzünün önünde salladım.

"Arden? Sana diyorum,duymuyor musun beni?"

Elleriyle başını sıvazladı, sonra bana döndü,

"İyiyim, yoruldum biraz."

Ona yaklaşıp sarıldım, kafamı omzuna gömdüm.
Bu ev meselesi beni yoruyordu, orayı hiç ama hiç görmek istemiyordum. Nefret ediyordum.
Salonun kapısından kafasını çıkarmış olan ve gülümseyen hell bize seslendi.

|KAVANOZDAKİ KELEBEK.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin