Final | Bir Şeytana Aşık Oldum

7.1K 939 758
                                    

Haiii, ben geldiim. Finali 2 parta ayıracaktım, ama sonradan vazgeçtim ve son bölümü doya doya okuyun dedim:')

O zaman son kez iyi okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

Genç çocuğun kararı olumluydu. Onu her koşulda koruyacağını bildiği, gördüğü, hissettiği için düşmüş melek Jin'de buna razı gelmişti.

Oğlunun mutluğunu istiyordu. Çünkü onun gözünde, evrende en çok mutlu olmayı hak eden tek kişi oğluydu. Hayatı boyunca canavar gibi dışlanılıp, boynuna kazınan şeytan gözü yüzünden hor görülmüş, zorbalanmış olduğunu en iyisi kendi biliyordu.

Artık Jungkook için mutlu olma zamanıydı. Ve bunu her koşulda sağlayabilecek tek kişi şeytan Taehyung'du.

Cehennem yuvaları olacaktı: daimi sığınakları. Jungkook cehennemi güzelleştiren, cehennemin ortasında açan bir çiçekti. Bir çiçek bahçesi.

Taehyung ile evlendiği anda, sıradan bir insan olarak kalmayacağını biliyordu. Ve o artık, dışlanan bir genç olmak istemiyordu.

Onu daima koruyan bir sığınağa saklanmıştı. Şeytanın koynuna. Şeytanın elini tutmuştu, gözlerine bakmıştı. Onu gerçekten eş olarak kabul etmeye hazırdı. 

*

(Cehennem işleyişine göre birkaç gün sonra)

Cehennemin ortasında, ilk kez bir heyecan ve coşku bolluğu yaşanıyordu. Cehennem ilk defa bir merasim görecekti.

Cehennem cehennem olalı böyle şenlik, kutlama görmemişti.

Taehyung, sırf Jungkook'u mutlu edebilmek için cehennemin bahçesini renklendirmiş, rengarenk boy boy çiçekler dikmiş ve balonlarla süslemişti.

Bugün büyük gündü. Bugün cehennemdeki tüm şeytanlar ve iblisler kötülük yapmak yerine Jungkook ve Taehyung'un gerçekleşecek nikahını merakla bekliyordu.

Taehyung, cehennem bekçisi Namjoon'un yardımıyla ve verdiği taktikler sayesinde cehennemi donatıp süslerle doldurdu.

Yıldız gözlüsünün mutlu bir şekilde içeriye girmesini istiyordu. O güzel gözlerinin ışıldayışını ve bir kor gibi içini yakıp ısıtan gülüşünü görmek istiyordu.

-

Jin ise Jungkook'un yanındaydı ve giyinirken onu diğer odada beklemişti.

Jungkook, Taehyung'un onun için giymesini istediği beyaz takım elbisesini çok beğenmişti. Gömleği de beyazdı, rugan ayakkabıları da beyazdı.

Hatta taktığı papyon bile beyazdı, kar beyazı.

"Benim oğlum çok zarif ve çok yakışıklı oldu." Saçlarını henüz şekillendirmediği için uzanıp saçlarını sıvazlarcasına okşadı.

Ona bakarken gözlerinin dolmasına engel olamadı. İlk kez, onu bu kadar mutlu gördüğü için içi huzurla dolup taştı. Oğluna sonsuz mutluluğu vaat ettiği için şeytan Taehyung'a minnettardı, keza onu oğluna kavuşturduğu için de minnettardı.

"Baba, ağlama..." Jungkook, gözleri kızaran babasına kollarını iki yana açarak sıkıca sarıldı.

"Ağlamıyorum, ağlamıyorum." dedi Jin hızla. Sarılışına kısa bir süreliğine karşılık verip geri çekildi.

"Baba..." dedi Jungkook içini kemiren düşüncelerini onunla paylaşma ihtiyacıyla kıvranarak.

"Ne oldu?" Jin telaşla oğlunun yüzünü avuçladığında Jungkook buruk bir şekilde gülümsedi. "Baba, Tanrı beni cezalandırmaktan vazgeçecek mi?"

DEVIL'S EYE • TAEKOOK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin