Bölüm 1-

3 0 0
                                    

Ben Zeynep bu yıl kendi okulumda lise 2 ye gidecektim ama babamın işi yüzünden taşınmak zorunda kaldım ve çevrede lise olmadığı için koleje gitmek zorunda kaldım.
Aslında bu normal bişey gibi gelebilir ama okula başladıktan sonra olanlar kabustan farksız.
Kolej kapısı önünde telefonuma gelen bildirimleri kontrol ediyordum arkamdan gelen korna sesiyle irkildim ve yere düştüm. Kalktığımda arkamda spor arabadan inen uzun boylu, esmer, kıvırcık saçlı bir çocuğun bana 'iyi misin?' dediğini duydum ama onunla ilgilenemedim. Hem korna çalarak beni korkutuyor hem de iyi misin diye soruyor. Zaten korkudan telefonu düşürüp ekranı da kırdım bide onu umursamam gerekiyor? Arkama döndüğümde kolejin kapısındaki tüm kızların "Burak" diye cıvlamasından bu çocuğun adının Burak olduğunu da öğrenmiş oldum.Tekrardan 'iyi misin' diye sordu. Cevap vermeyecektim ama ela gözleri yalvarır gibi cevap bekliyordu. Bende sadece 'sorun yok' diyebildim. Sonra hızlıca kapıdan girdim. Zaten okul değiştirdim birde böyle bişey oldu kesin bu yıl kötü geçer diye içimden geçirdim sanki olacakları biliyor gibi...
Sınıfta en arkada boş bir sıraya oturdum ve hoca gelmeden telefonuma bir kez daha baktım. Yani sagolsun Burak sayesinde telefonum camdan atılmış gibi olmuştu. Başımı kaldırdığımda 4 kızın sıramın etrafını sardığını farkettim. Bişey mi oldu diye sorunca saçları uzun olan -baya bi makyajlı- kız yaklaşıp :
-Bak güzelim bu kolejde Burak'ı beğendiği tek kız benim eğer ona yaklaşırsan iyi olmaz senin için
İçimden ben Burak olsam bu kıza bakmam diye geçirdim sandım ama dışımdan da söylemişim. Arkasındaki kız
-Tamam Rüya, sakın ol dedi
Rüya:Pardon da sen kim oluyorsun da Burak'ı yerinde oluyorsun? dedi.
O sırada öğretmen içeri girdi ve beni gördü Rüya ya yerine geçmesini söyledi sonra bana tahtaya kalkıp kendimi tanıtmamı söyledi tahtaya kalktım kendimi tanıtıyordum o sırada  Burak içeri girdi. Hocaya 'işim vardı hocam' dedi. Vay be! Biz okula geç kalınca hocalara böyle cevap verseydik ilk günden okuldan atılırdık. Hoca Burak'ı bırakıp bana döndü. Evet kendini tanıt dedi
Ben Zeynep Karaca. Ankaradan buraya babamın işi yüzünden taşındık. Bide-
O sırada herkez aynı anda ayağa kalktı ve hazırola geçti. Bende özel okula özgü biseydir diye onlara ayak uydurdum. Hoca:
-Beni dinleyin! dedi ve bir saat çıkardı sallamaya başladı. Sınıftaki herkez -bende dahil- böyle duruyordu. Hoca:Herkez tek sıra halinde dışarı diye bağırdı. Hiç birsey anlamıyordum ama taklit ediyordum. Koridora çıktığımızda tüm okuldaki öğrencilerin koridorda tek sıra olduğunu gördüm bende kendi sınıfının peşinden gittim. Herkez sıraya geçtikten sonra müdür:
-Bakın, siz özel çocuklarınız bir sözcükle kontrol edilebiliyorsunuz bu özelliğiniz sizi farklı kılar dedi.Sonra öğretmenlerle konuştu ve herkeze sınıfa geçmesini söyledi yine tek sıra halinde sınıfa geçtik ve sıralara oturduk. Rüya yı sevmesemde omzuna dokunup bakmasını istedim.Ama hiç bir hareket yoktu.Benim dışımda herkez kıpırdamadan duruyordu.
Bir terslik olduğunu anlamıştım ama neydi? Sanki tüm öğrenciler hipnoz olmuşlardı. Hoca tekrardan sınıfa girdi. Masasına oturdu ve elini şıklattı. Şıklatmasıyla birlikte herkes normalliğine geri döndü. Tamam tamam ben bişeyi doğru anladım. Bu okulda öğrencileri ögretmen ve müdür kontrol ediyor ve tek ben kontrol altına girmiyorum of. Yine tek ve farklıyım. Bu hep böyle. Okulun bitmesini bir türlü bekleyemedim. Zaten Rüya böceği kafamı yiyor bir de bu olaylardan sonra hiç ders dinleyecek kafa kalmadı. Neyse eve gittim. Direk üstümü değiştirip yatağa uzandım. Ailem de bir sıkıntı olduğunu anladı herhalde geldi ne oldu falan dediler;
-Bakın bana inanmayacaksınız ama bügün anlam veremediğim bisey oldu.
Babam:Ne oldu bu kadar garip?
-Bügun okuldaydım ve hoca saatle tüm arkadaşları hipnoz etti.
Babam ve annem (aynı anda):öyle şey olur mu?
-Ya evet niye inanmıyorsunuz ?
Annem;Öyle bişey olamayacağına göre?
-Of tamam ya inanmayın siz.

Tek kaldım mı?
Evet
Bana inanacak birisi var mı?
Bilinmiyor
E tabi kim böyle saçma bisey yaşasa inanmaz ama ben rüya gormedigime eminim hemde sonuna kadar.

Sabah okula gittiğimde yine -böcek rüya- ve ekibi beni görünce güldüler.
-Bakın bakalım kim gelmiş? Küçük Karaca. Hahahaha
'Bakın kiym geymiş ? Küçüy kayaka puhadda' ne kadar komik
Umursamaz bi tavırla içeri girdim yine aynı yere oturduğumda yanıma Burak geldi.
-Tanışmaya fırsatımız olmadı. Ben Burak Karasoy.
-Evet tanışmaya fırsat olmadı (acaba neden?) Ben de Zeynep Karaca
-Öyle mi memnun oldum Zeynep.
-Bende memnun oldum(memnun olduysan bane)
Böyle konuşurken Rüya girmesin mı?
Evet mükemmel zamanlama. Bizi gördüğünde yüzünde 1 kilo acı çiğköfte yemiş gibi bir renk vardı.
-Zeynepcim biz seninle konuşmamış miydik?
-Evet ama senin saçma kurallarına uyacağını sanmıyorum dedi Burak
Hani sen burada en sevilen kişiydin hani noldu der gibi baktım.
-Ama böyle olmaz Burak kabalık yapıyorsun
-Ben kabalık yapmıyorum bir kere sen yapıyorsun
Bende duramadım:
-Gerçekten de senin şu saçma kurallarına uyacağımı mı zannettin?
Hiç bir şey söylemedi ve çıkıp gitti. O gittikten sonra Burakla konuşmaya devam ettik
-Rüya bu sen takma ondan daha iyi kızlar var
-Evet ama kim?
-Yanına bak
Yanımda hiç fark etmediğim sessizce oturan acayip güzel bir kız gördüm. Ben daha önce niye görmedim ki?
-A evet görmemiştim
-Git tanış istersen iyi kızdır.
-Peki
Yavaşça kalktım ve yanına gittim.
-Merhaba ben Zeynep
Başını kaldirdi ve yüzüme baktı. Acaba ne aradı yüzümde?
-Bende Ela.
Yanına oturdum ve:
-Okula yeni geldim ve hiç arkadaşım yok. Yani önümede hiç düzgün insan çıkmadı
Ela gülümsedi.
-Benim de yok, buradakiler genellikle Rüyanın peşinden koşarlar.
-Sonunda beni anlayan birisini buldum.
Ela başını salladı
Masada bir resim defterinin durduğunu farkettim ve elimi uzattım. Tam açacakken Ela elimi tuttu.
-Bu biraz özel
-Ha,sorun değil merak etmiştim de.
Deftere gram merakım yokken şimdi meraktan ölüyordum. Ne vardı o defterde? Acaba ònemli bisey miydi?




KontrolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin