BÖLÜM 17

654 107 18
                                    

Yunha düşünceler içinde elindekilere baktı. Kapıda bekliyordu fakat düşünceleri beynini öyle esir almıştı ki eve girmek içinden gelmiyordu. Yine de bu evde kardeşi vardı. Kendinden bile çok değer verdiği miniği. Her şeye Yoongi için katlanıyordu. Yoongi onun her şeyiydi.

En sonunda kendini topladı ve kapıyı çaldı. Yoongi sesi duyduğunda annesine fırsat vermeden zaten ablasını beklediği için kapıya koştu. Hızlıca açtığında beklediği gibi kapıda ablası vardı. Büyük bir gülümseme esir aldı yüzünü. Yunha da kardeşinin gülüşünü görünce gülümsemişti. Yoongi ona hayat veriyordu.

"Hoşgeldin abla!"

"Erken geldin?"

Arkadan annesi konuştuğunda ikilinin yüzündeki gülümseme silinmişti. Yunha annesine bakma gereği duymayıp çizmelerinin fermuarlarını çözmeye başladı.

"Seninle konuşuyorum Min Yunha, son zamanlarda ne oluyor sana?"

Kadın kaşlarını çattığı sırada Yoongi dudaklarını dişledi.

"Asıl size ne oluyor anne? Bana bir şey olduğu yok fakat siz.. siz Yoongi'ye yaptıklarınızla çok değiştiniz."

Omega, kardeşinin elini tutup içeri geçti ve kapıyı kapatıp merdivenlere ilerledi. Annesinin arkadan konuşmasını takmayıp kardeşinin odasına girdi. Yoongi endişeli gözlerle ablasına bakıyordu.

"Abla.. son zamanlarda ne olduğunu gerçekten anlamıyorum... Aniden- aniden her şey değişmiş gibi.."

Yunha iç çekti hafifçe. Bir şeylerin değiştiği kesindi ve kardeşi bundan haberdar olmasa da kendisi biliyordu. İlerde ne olacağını gerçekten merak ediyordu.

"Hadi gel boyayalım saçlarını."

Yoongi heyecanla gülümsedi. Parlak gözleriyle yerinde zıplamaya başlamış Yunha buna gülmeden edememişti. Elindeki paketleri yatağın üzerine bırakıp boyaların olduğu paketi açtı. İçindekileri çıkarıp salladı kardeşine. Yoongi heyecanla yerinde zıpladı.

"Benim dünya güzelim, sana çok yakışacak. Hadi gel önce açalım saçlarını. Uzun sürecek biraz."

Jimin'in gönderdiği şeyleri morali biraz daha düzeldiğinde vermeyi planlamıştı. Yoongi onların ne olduğunu sormayıp sadece boyaya odaklanmıştı. Hızlıca hazırlanıp ablasının önüne oturdu. Yunha kardeşini bekletmeden saçlarına açıcı sürdü.

"Çok güzel olacağına eminim, seni diğer alfalardan nasıl saklayacağım ben?"

Yunha sahte bir duygusallıkla konuştuğunda Yoongi tatlı bir kıkırtı sunmuştu. İltifat almak gerçekten hoşuna gidiyordu.

"Ah, abla.. şey diyecektim.. o alfanın adını öğrendim."

Yunha bozuntuya vermeden boğazını temizledi ve sahte, şaşkın bir ifadeyle kardeşine baktı.

"Hadi canım, söyledi mi sonunda? Neymiş peki?"

Yoongi parlak gözleriyle aynadan omega ablasına baktı.

"Uhm.. Jimin."

"Jimin mi? Kasaba Jimin dolu.. soy adını söyledi mi?"

İçten içe büyük bir suçluluk hissederken bunu feromonlarına yansıtmamaya çalışıyordu.

"Hayır.."

"Ondan bahsetmişken.. elimdeki paketleri hatırlıyor musun?"

Omega genç başını salladığında dudak içini dişledi.

"Küçük bir çocuk getirdi onları bugün bana, sana vermem için. Kimden dedim ama 'sen ona ver, o anlayacak' demiş veren kişi. Tahmin ettim ben kimin gönderdiğini."

HANDS -YOONMİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin