prologue: ''are you crazy''

22 11 0
                                    

"Deli misin?"

Duyduğum sesle arkamı döndüm. Karanlık olan sokakta pek seçemesem de karşımda bir silüet duruyordu ve doğruca bana bakıyordu. Kendisine biraz uzak ama benim hemen yanımda duran sokak lambasının ışığının aydınlattığı sınırlarının dışından durduğundan onu net göremiyordum. Elimi alnıma siper ederek gözlerimi yakan sokak lambasının sarı ışığından korumaya çalıştım.

Söylediği şeylere istemesizce kaşlarım çatıldı. Bana dediğinden bile emin değildim! Ama bu sokakta benden başka kimse yoktu.

Birkaç kez gözlerimi kırpıştırdım. Çenem kasılıyordu ve bu başımın içindeki ağrıyı daha çok hissetmeme sebep oluyordu. Islak kirpiklerim ve hala kurumayan yanaklarım esen bir rüzgarla buz gibi oldu. Tenim aniden uyuşurken, derin bir nefes aldım.

Sakin olmalıyım!

"Bence de sakin olmalısın!" dedi bir adım daha atmadan önce.

Sonunda sokak lambasının aydınlık sınırına geçtiğinde gözlerindeki ışığı daha net görebildim. Karanlık bir silüet değildi ya da serseri tipli bir torbacı... Elimi alnımdan indirdim ve ona bakarak "Sen... Nasıl..?" dedim. Dudaklarımdan çıkmak için firar etmeye hazır binlerce kelime vardı ama tek bir tanesi bile çıkmayı deneyemeden benim aciz beynimde ölüyordu.

Kanayan dudağımı dilimle nemlendirerek gözlerimi ona diktim. "Kimsin sen?" Güldü. Gülüşünde bir şeyler vardı. Bir soğukluk, bir korku, bir esinti ya da bir bilmişlik. Tanıyordum çünkü bu hissi ve bakışları.

"Bilmediğin çok şey var Hong Miraen!"

...

Sevgili Günlük,

Buraya nasıl başlayacağımı bilmiyorum ama şunu söylemem gerek,

Eğer biri sana gelip "deli misin?" diye sorarsa yapacağın şey önce kasıklarına bir tekme geçir ve sonra topukla.

...

<3

a jupi'originally 2024

mark lee ff [+nomin]

©

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 12 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

kiss me under a thousand stars, lee markHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin