Bölüm: 13
Kral Jeon, elindeki kağıdı öfkeyle parçalayıp tahtın arkasındaki alevi kontrol etmiş ve kağıdın parçalarını kül etmişti. "Nasıl böyle bir aptallık yaparsın?!"diye bağırdığında, ellerini önünde birleştirmiş ve başını eğimiş halde bekleyen Daejung yutkundu. "Chunsam seni ifşalamadığı için şanslısın! Ya adını verseydi?! Jeongguk sancaktayken, tarlalarımızın başındayken onu kaybedemeyiz!"
"Neden onu sancağa gönderdin ki zaten baba?"dedi Daejung kafasını kaldırarak. "Senden sonra ben kral olacağım! O zaten ölecek!"
"Fetihlerimize devam ederken ayakbağı olmasın diye onu yollamıştım ama senin yüzünden Jeongguk'u kontrol edebilme şansı olan biri idam edildi! Hem de en güçlü lordlardandı!"
"Sancağını Choi Hanesinden küçük bir yere aktarmaya ne dersiniz Kralım?"diye fikrini belirtti yaşlı beta Seungsu.
Kral kafasını iki yana salladı, tahtın önünde volta atarken kollarını arkasında birleştirmişti. "Choi Hanesindeki askerlerin söylediklerine göre Jeongguk orada iyi iş çıkarıyor. Jeongguk fetihlere ve cadıların ölümüne karşı olsa da orayı iyi yönetmeyi öğrenecek ve bize kazanç aağlayacaktır. Eminim." Kral onlara arkasını döndü ve tahtına, etrafa göz gezdirdi. "Jeongguk uzakta, Choi Hanesi ile uğraşırken ve bizim midemizi doldururken siz de sessizce hazırlıklara başlayın. Hazırlıklar bitince askerleri son anda toplarız ve sürpriz bir saldırı gerçekleştiririz. Artık Kuzeydeki Toprak Krallığının kalesini indirme zamanı geldi."
Choi Hanesinde Chunsam'ın idamından sonra birkaç hafta işler aksamış, bazı askerler kaçmış, bazı soylu kişiler isyan etmişti. Vatan haini Chunsam'ı savunanlar da vatan haini ilan edilirken Choi Hanesinde yaşayan bazı kişilerin Halk Meydanı'nda gerçekleştirdikleri isyana Safir'in gelmesi ve kükreyerek isyancıların üstünden uçmasıyla isyan, isyancıların korkyula etrafa kaçışmasıyla kolaylıkla bastırılmış, isyanın başı olan ve Chunsam'ın soylu arkadaşlarından biri olan ama Jeongguk'un ilk kez tanıdığı Yeong idam edilmişti. İsyana katılan diğer kişiler ya kaçmış ya da Jeongguk'tan af dileyerek işlerine geri dönmüşlerdi.
Choi Hanesinin aile üyeleri uzun süre yasta kalsa bile Jeongguk'un en uygun davranışı yaptığını biliyorlar, ona saygı duyuyorlardı. Chunsam, kutsal kanı öldürmeye çalışmıştı ve buna cüret eden herkes gibi cezasını çekmeliydi ve çekmişti de. Ölüm belki de doğru bir ceza değildi ama Chunsam gibi güçlü birisini öylece sürgün edip topraklarından kovamazlardı. Chunsam, beynini kullanarak bir yolunu bulur, herkesi kendi tarafına çekebilirdi.
"... Ve seninle gurur duyuyorum Jeongguk. Aramızdaki haini bulup öldürmek, Jeon adımızı ve krallığımızı kurtarmak için en doğru karardı. Choi Hanesi de eminim minnettarlıkla kararını karşılamıştır. Asker birliklerinin başkomutanı alfa Mai Hun'a yolladığım mektupta isyanları bastırman için istediğin kadar asker kullanmana izin vermesini söyledim. Askerimizi kullanmaktan çekinme. Hepsi canını sana feda etmeye hazır. Sevgiler, tüm diyarın gerçek sahibi ve hükmedicisi Ateş Kralı Jeon."
Taehyung okuduğu mektubu gözlerini devirerek bitirmiş, tekrar alfaya vermişti.
"Çok komik."dedi Jeongguk. Avucuna aldığı mektubu yaktı ve küle dönüşmesini izledi. Ateş elini acıtmazken mektuba komik dese de yüzünde gülümsemeden eser yoktu. "Seni kurtardığım zaman kendim birilerini öldürmüştüm ama onun yerine Chunsam'ı idam ettirmemle gurur duymuş. Ne istediğini anlamak imkansız."
Alfa elindeki külleri sirkeleyerek püskürtürken "Onun mektuplarına bakmak bile zaman kaybı."diye mırıldandı Taehyung. "Asla işimize yarayan bir şeyler söylemiyor. Başkomutan Mai Hun zaten askerleri kullanmana hiçbir zaman karşı olmamıştı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
shameless | taekook
FanfictionFantastik bir dünyada, dört krallığın hüküm sürdüğü kıtalarda ve savaşın etraflarını sardığı hayatlarında her şeye rağmen birbirlerinde aşkı bulan Jeongguk ve Taehyung'un hikayesi. * omegaverse royalty au