1. Bölüm

20 3 0
                                    

Üniversite... "Neden sabah sabah ders koyarsınız ki?" Diye iç geçirdim. Oda arkadaşıma baktım, o hazırlanmış, aynada saçını tarıyordu.
"Günaydın " dedi Agatha.

Esneyerek cevapladım. " Saat kaç? " Dedim kendi kendime.

6:30'u gösteriyordu saatim. "Offf daha çok erken!" Dedim.

Agatha'tayla orta okuldan beri arkadaştık. Diğerleri bana uğursuz derken o buna inanmadı.

Agatha' nın babası o küçükken ölmüş, annesi ilgilenemeyip yetimhaneye vermişti. Ama arada bir ziyaret ederdi
Agatha' yı.

"Hadi kalk uykucu hazırlanman gerekiyor üniversitenin ilk gününe. İyi ki aynı sınıftayız. Yabancılık çekmeyiz."

"Bide bana sor" dedim. Beni yataktan çekiştirerek indirdi. "Tamam teslim oluyorum." Küçük bir zafer kazanmış gibi gülümsedi. Gözlerim üzerindeki elbiseye çarptı, makyajına ve saçına. Bunları hazırlamak için en az saat 6:00 'da kalkması gerekiyordu.

Biraz söylenerek hazırlanmaya başladım.

Üniversitenin ilk günü herkes heyecanlıyken ben değildim. Çünkü yeni arkadaşlar edinmek benim için her zaman zor oluyordu.

Otobüse bindik bir öğrenci olarak. Bu şehre bir çok kez gelmiştim. Çünkü burda bana uğursuz diyecek kimse yok. Burda kendimi özgür hissediyorum.

Otobüs tam okulun önünde durdu. İlk Agatha indi. Ve ağzı açık kaldı. Merakla bende indim.

Okul çok büyük gözüküyordu. Biraz kasfetliydi ama daha kasfetli yerler de görmüştüm o yüzden sıkıntı değildi benim için. Yinede bahçesinde rengarenk çiçekler ve açan elma ağaçları vardı.

İnternetten okuduğuma göre burası 15. Yüzyıldan kalmış ve restorasyonla önce müze sonra okul olmuş. Hala kapalı, açılmamış yerleri varmış.

Agatha'tayla sınıfımız aynıydı bu yüzden ikimizde sınıfımızı aramaya koyulduk.

En sonunda ikiye ayrılmaya karar verdik. Telefonla haberleşecektik. O güney doğu kapısı yöneldi. İyiki bize PDF halinde okulun kuşbakışı hali atılmıştı. En azından isimlere bakabiliyorduk.

Bende kuzey kapısına doğru ayrıldım. Biraz ürkmüyor değildim. İçimden birses sanki bana ulaşmaya çalışıyor ama bir şekilde engelleniyordu. Yan etkisi ise o çekilmeyen baş arılarıydı.

Bir sınıf buldum kapısı kapalı. Normalde başım ağrıdığında yatmak, hareket etmemek isterim ama bu sefer merakım ağır bastı.

Kapıya doğru yaklaşırken sınıf numarasını aradım. Ama sadece asılı durduğu çivi vardı kendisi yoktu. İsim listeside yoktu. Garipti.

Bu koridorda hiç öğrenci yoktu. İlk başta kötü bir analtıcı öğretmen olduğunu düşündüm.

Tahtalar gıcırdıyordu ben kapıya doğru adım atarken. Ve içimdeki bir anda cesaret patladı. Elim kapının koluna gitti...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 31, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Ateşin KalbiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin