I don't care what they do

249 20 10
                                    

Yeni sherliam hikayesinden merabalar.

Keyifli okumalar.

***********************************************

Sherlock derin bir nefes verip alnını ovuşturdu,verdiği nefes bile kendisini rahatlatmamıştı. Omzundan dökülen saçlar bağımsızlığını ilan etmişcesine kabarmıştı,bazen böyle olurdu,daha yeni taramıştı ve inmesi biraz sürecekti. Babasını kaybedeli neredeyse üç ay oluyordu, Ama alışamamıştı. Beyni her sabah kendisini arayan adamın yokluğunu kabul etmiyor,her dokuz buçukta asla gelmeyecek olan aramayı bekliyordu.  Kardeşi ve annesi ona bu süreçte çok yardımcı olmuştu,her ne kadar gece düşünmekten,ağlamaktan uyuyamadığını bilmeseler bile. Sherlock onlara minnetardı, sonuçta kendi acılarını unutup ona yardım etmişlerdi,kendisi de aynısını yapmıştı. Ortalık biraz karışıktı. Herkes gün içinde sanki normale dönmüş gibi davranıyor,yiyor,gülüyordu. Ama gece olduğu zaman,göz yaşları durmuyordu.

Şişmiş gözlerini etrafta dolandırıp kupasını tekrar dudaklarına götürdü,uyku düzeni iyice bozulmuştu. Morland'ın ölümünden sonra daha yeni yeni toparlanıyordu Holmes ailesi,her anlamda. Morland'ın serveti iki oğlu ve kızı arasında-Kardeşler bunu kendi aralarında paylaşmıştı-bölünmüştü. Şirket May'in olmuştu,üç kardeşten hiç birisi şirketi alacak kadar iyi hissetmiyordu. 

Derin bir of çekerek ellerini saçlarına attı,keşke o gece babasının o lanet arabaya binmesini önleyebilseydi. Ama yapamazdı,o artık yoktu. Dolan gözlerini silip elini yakan kupaya bastırdı,fiziksel acısı psikolojik acısına iyi geliyordu. Titremeye başlayan telefonunu alıp titreyen sesini düz tutmaya çalıştı "Efendim Enola?" Telefonun diğer ucundan onunkinin aksine enerjik bir ses duyulmuştu "Naber abi? Nasılsın?" İç çekip kaşının üstünü kaşıdı "Fena sayılmaz." Hattın diğer ucundan bir iç çekiş duyulmuştu "Yine sabaha kadar uyumadın,değil mi?" Sessiz kalıp gözlerini etrafta dolaştırdı "Anladım,çok iyi anladım Sherlock Holmes!" Sherlock dilini ısırdı,işte yine bilmiş Enola geliyordu "Demek yine bütün gece uyumadın? Ve uyku düzenin hala oturmadı?" 

"Enola hayır,yanlış anladın-" Hattın diğer ucundan "Sözümü kesme!" diye bir kükreme duyulmuştu "Bu gün,her zamanki kafede buluşuyoruz,sen ve ben." Kaşlarını çattı Sherlock "Mycroft neden gelmiyor?" Enolanın göz devirdiğini anladığı birkaç saniyenin sonunda "Çünkü onun bu gün annem ile bir randevusu var aptal!" diye bir ses duyulmuştu. "Hey! Abinim ben senin!" Enola onu sesini incelterek taklit ettikten sonra "Bende Enola Holmes'um,eğer o kafeye gelmezsen,seni o çok sevdiğin güzel saçlarından ederim bay Holmes!" "Tamam be! Kapat bücür!" Telefonu Enolanın yüzüne kapatıp göz devirdi,hazırlansa iyi olurdu,çünkü Enola çoktan ona tam zamanında orada olması için tehdit içerikli mesajlar savurmaya başlamıştı bile. 

*********************************************************

Bölüm sonu

Ne düşünüyorsunuz bakalım?

Adios.

Hometown SmileHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin