Evet arkadaşlar! Final bölümüne gelmiş bulunuyoruz!
Diğer kitaplarımı okuyanlar bilir, ters köşeleri severim. Bakalım, beğenirsiniz umarım; son bölümümü. Yeni bir kurguya başlıyorum.
Şimdi bölüme geçelim...
𓆩 ♡ 𓆪
"Ege..." dedi Uralp, bir ara sokakta, az sonra veda edeceği ve deli gibi aşık olduğu çocukla konuşuyordu.
"Efendim bitanem?" dedi Ege. Uralp başını önüne eğdi, az sonra akacak göz yaşlarına engel olmak için yumruklarını sıktı. Ege'nin, hiç birşeyden haberi olmamalıydı. Duygularını gizlemek zorundaydı.
Uralp başını kaldırdı, yüzüne ifadesizlik masesini oturtmuştu. Karşısındaki adama olan duyguları yüzünden maske çatlamış olsa bile hâlâ duyguları görünmezdi.
"Ege ben," dedi. Yapmak istemiyordu, yapmak zorundaydı. "Ege ben seni sevmiyormuşum."
Ege geriye doğru bir adım attı. Yüzünde şaşkınlık okunsada yaşadığı duygu tarif edilemezdi. "N-ne...?" dedi, diyebildi sadece.
Şeytan gülüyor, yarattığı şöleni izliyordu...
"O kadar şeyden sonra mı...?" dedi Ege hâlâ olayın şokundan çıkamamışken.
"Meğerse yalanmış herşey, sana olan duygularım... Tek gecelik bir arzuymuş bu. Şimdi o gece yaşandı ve bitti. Biz bittik Ege..."
Ege ağlıyordu, gözlerinden yaşlar akıyordu. "Ben... Beni kandırdın..."
"Evet," dedi Uralp. Sesi acımasız bir kaplanın avını öldürmeden önceki son konuşması gibiydi. Kalbi ise o kaplana aşık olmuş kurbanı gibi, yaptığı ihanetten yanıyordu. "Seni kullandım, tek gece için senden yararlandım."
Ege ağlayarak dizlerinin üstüne düştü, Uralp'in pantolonunu tuttu. "Yalvarıyorum sana," dedi. Uralp şaşırmıştı, onu bu denli sevdiğinin yeni farkına varıyordu. "Ayrılma benden... N'olur, yalvarıyorum..."
Uralp onu omuzlarından tuttu ve ittirdi. "Bitti Ege, biz yokuz, biz hiç olmadık." Ege ayağa kalktı.
"Uralp sana yalv-"
Bir silah sesi... Ege'nin tek bir cümlesini bıçak gibi kesmeye yetmişti.
"Ege!" Uralp canını alıyorlarmış gibi bağırmış, karşısındaki kan içinde kalan bedeni düşmesin diye tutmuştu.
"E-Ege..." Uralp tek birşey bile söyleyemiyor, göz yaşları sel olup akıyordu. "Ege, yalan söyledim... Aşığım sana, deli gibi seviyorum seni!"
Ege gözleri hâlâ açıkken gülümsemeye çalıştı. "İnanayım mı?" dedi, sesinde şüphe vardı.
"Köpek gibi aşığım sana Ege! Bırakma beni, n'olur... Lütfen... Sen öldüğün an bende canıma kıyarım. Yalvarıyorum sana..." Ege daha fazla dayanamamış olacak ki elini zorlukla kaldırdı, Uralp'in akan gözyaşlarını sildi. "Ağlama bitanem..." dedi zorlukla. "Beni sevdiğini biliyorum. Bunu yapmak zorunda olduğunu biliyorum. Mesajlarını okudum..."
"Ege... Lütfen... Hem hem bugün 15 Mayıs. Elif'in doğum günü. Kardeşinin doğum gününde ölemezsin..."
"Uralp," dedi Ege zorlukla. "Son bir kez beni öpsene... Dudaklarını hissetmeden ölemem..."
Uralp gözyaşları içinde Ege'nin dudaklarına yapıştı ve büyük bir arzuyla onu öpmeye başladı. Ege de ona karşılık vermişti ancak sonra dudaklarının baskısı azalmış, kolları iki yana düşümüştü. Uralp hızlıca ondan çekildiğinde gözlerinin ferinin gittiğini fark etti. Işıl ışıl parlayan o gözler, şimdi kararıyor muydu yani?
"Ege, biraz daha dayan... Ambulans çağırdım... N'olur..."
Ama öyle olmadı. Ege'nin ağzından çıkan son şey: "Seni seviyorum, sana güveniyorum..."
"Hayır!" Uralp gırtlağı yırtılıncaya kadar bağırıyordu. "Ege hayır!"
O sırada elinde silahla, Ecrin gelmişti. "Ne güzel vurdum onu, değil mi?"
Uralp hızla ayağa kalktı. "Bana yalan söyledin! Ondan ayrılırsan öldürmem dedin!" Ecrin gülümsedi. "Ben sözümde durmam tatlım... Ege sana herkese güvenmeyi öğreterek büyük bir iş başarmış doğrusu."
Uralp'in gözünden yaşlar akarken gülümsedi. Yerde yatan sevgilisine baktı. "Öyle mi?" dedi yeniden Ecrin'e dönerek. Cebinden çıkardığı üstüne zehir sürdüğü bıçağı çıkardı.
"Beni mi öldüreceksin şimdi de?" dedi Ecrin küstah ve küçümser bir tavırla.
"Hayır," Uralp bıçağı karnına yaklaştırdı. "Sevgilimin yanına gidiyorum..." dedi ve bıçağı karnına sapladı.
"Uralp!" Ecrin bunu beklemiyordu. Uralp Ecrin'in tüm sinirini kendisinden çıkartırmışcasına ölmek için bıçağı defalarca kez sertçe sokup çıkardı. Her tarafı kan içinde kalmış genç, ambulans gelirken sevgilisinin yanına yığıldı.
Ölüm ayırmamışı onları. Birlikte yaşamış, birlikte ölmüşlerdi.
Ve iki sevgili el ele sonsuzluğa doğru ruhlarını bıraktılar...
𓆩 ♡ 𓆪
0001'i takipten çıkmayın, kitaplarımı okumayı ihmal etmeyin. Dün uyumadan önce elsleins isminde bir okuyucumla konuştum, Ege ve Uralp'in vedası onu çok üzmüştü. Bende ikinci kitabı yazmaya karar verdim. En kısa sürede ikinci kitabı da yazacağım... Uralp ve Ege'den ayrılmak çok zor oldu. Merak etmeyin kitabımız güzel başlayacak...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENEK -DENEY : 0001- DÜZENLEMEDE
Ciencia Ficción"Kaç yaşındasın?" "Se-Sekiz..." "Annenin adı ne?" "A-annem yok," dedi Uralp yutkunmaya çalışarak. Kadın gülümsedi. "Babanın adı ne?" Uralp sarışın kadının sorduğu soruyu düşündü. Zihninin ezberlediği ve sürekli söylediği yanıtı verdi. "Babam da yo...