Peki benimle evlenirmisin?

100 16 29
                                    


Okuma tarihinizi alalım

ミミミミミミミミミミミミミミミ

Okul bitmişti ama keşke bitmese. Olabildiğince yavaş adımlarla eve doğru yürüyordum çünkü olacakları biliyordum. Korkuyormuydum? Evet. Aslında eve gitmemeyi istemiyordum fakat başka çarem yok. Evine gidebileceğim bir arkadaşım bile yok. Eve nerdeyse varacaktım zaten okula çok uzak değildi. bunları düşünmemle birlikte 5dakika içinde eve varmıştım.
Kapıdaydım ve her zamanki gibi bağırma sesleri vardı. Bunlara alışmıştım. Aldırmadan anahtarı cebimden çıkarıp kapıyı açtım ve çaktırmadan üst kata odama gidecektimki annem beni çağırana kadar kadar.

ミミミミミミミミミミミミミミ~

Şirkete girmiştim, önümde eğilen çalışanlar vardı hiç birini umursamayıp asansörün olduğu yöne gittim düğmeye basıp beklemeye başaldım.

Yanımda birisini hissettiğimde kafamı oraya çevirdim eğilip söze girdi.

"Hyunjin bey istediğiniz dosyalar geldi odanıza bırakmamı istermisiniz?"

Dosyalarla uğraşamıcaktım zaten Jeongin çok acil diye çekiştirip getirmişti beni buraya. Sonradan biryerlerde kayboldu.

"Minho'nun odasına bırakabilirsin"

Başını eğerek yanımdan uzaklaştı. Asansörün kapısı açılınca içeri girip 16 kata basıp beklemeye başladım.

Asansör açılınca çalışma odama ilerledim "çalışma odası" dediğime bakmayın üniversite 3'e gidiyordum Arada sırada dedemin yardımına gidiyordum başka türlü gelmiyordum şirkete. Odaya varıp kapıyı açıp içeri girdim ve odada koltukta oturan dedem konuşmaya başladı bende çalışma masama ilerleyip sandalyeye oturdum

"Senin için randevu ayarladım. Jisung sana tarih ve saati söyler. Ama diğer buluşmada gibi çocuklaşıp kaçayım deme yoksa bi tane kız bulup onunla evlendiririm"

Yine başladı. Yaşlı adama söyleyemiyorum ki gayım diye.

İçeriye giren jisungun bile şok olacağı bir şey söyledim.

"Sevgilim var yakında evlenmeyi düşünüyoruz."

Dedem hemen söze atladı.

"Bize neden daha öne söylemedin? O kadar randevu ayarlıyordum. Peki kim bu şanslı kişi."

Jisung nasıl der gibi baktığında bende kaş göz yapıp konuşmaya başladım.

Dedem sorularından bulanıp şirketten çıktım arkamdanda jisung konuşuyordu.

"Sevgilin yok yalan söyledin buluşmak istediğinde ne yapacaksın?"

"Bi çaresini bulurum Jisung. Mesain bitti zaten sen gidebilirsin."

"Peki sen bilirsin"

Otoparkta konuşuyorduk siyah Ferrerimi görünce o tarafa yöneldim ve her zaman gittiğim yere sürdüm.

ミミミミミミミミミミミミミミミ

Titreyen vücuduma engel olamadan salona doğru ilerliyordum gözlerim hafifi kapalı ama önümü görebileceğim kadar açıktı. Etrafta içki şişeleri vardı muhtemelen içmişlerdi. Babamın sesini duyunca gözlerimi açtım.

"Felix Yanımda gel"

İlk tereddüt ettim ama yanına yaklaştım, yaklaştığım gibi yüzüme sert bir tokat yedim yanağımı tuttum.

"Baba neden vur-"

Daha sebebini soramadan karnımdada acı hissetim. İstemesizce yere düştüm. Karnımı tutuyordum yüzümde tekme geldi. Ardından kemer sesi duydum. Sırtıma inen kemer ile çığlık atamam bir oldu gözlerim dolmaya başlamıştı ardından bi tane daha sonra bi kaç tane daha.
-
15 dakika önce babam, beni aralıksız 35 dakika boyunca dövdü ve umursamadan odalarına çıktılar. O kadar kötü durumdaydım ki yerden kalkacak halim yoktu. Ama bu sondu evden kaçacaktım. Zar zor kalkıp kapıya yöneldim ama unutmadan babamın pardon o adamın çeketine elimi attım ve cüzdanını çıkardım içinden buruşuk bi kaç tane won aldım ayakkabımı giydim çeketimi aldım merdivenden inme sesini duyunca hiç düşünmeden koşmaya başladım.

Arkamdan bağıran adamı umursamadan koşuyordum.

Özgürlüğüme kavuşuyordum

Etrafta yardım isteyebileceğim birileri yoktu cidden şansımı sevim. Koşmaktan yara olmuş ayaklarım çok acımaya başladı zaten her yerim moruk içindeydi ağlamaktan şişmiş gözlerimi bile saymıyorum. Yavaştan yürümeye başladım ve park yeri bulmaya çalıştım en azından gecemi geçirebilecek bir park yürümeye devam ettiğimde parkta bankta oturan birisini gördüm gençti ama yanına koşutum durmadan.

Yere diz çöküp dolu gözlerimle konuşmaya başladım

"Lütfen beni deli ailemden kurtarın. Ne isterseniz yaparım"

Çocuk halime bakındı ter pas içindeydim her yerimde morluklar  vardı ve kıyafetlerime bulaşmış kan vardı tabiki böyle bakardı. Utandım yüzümü eğdim cevap vermicek sanıp ayağa kalkmaya yetlenecekken sesini duydum

"Peki benimle evlenir misin?"

➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤➤

Yazım hatam varsa üzgünüm.

2 bölümü en yakın zamanda atmaya çalışacağım.

Yarınki isviçre sınavıma çalışmak yerine 1 saat boyunca bunu yazdığıma inanamıyorum😃👍

Last hope  // hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin