Burn With Me | HYUNCHAN

1.Bölüm(Lanet olası küçük dünya)

UYARI!
Yetişkin İçerik.

Keyifli okumalar, ben Zeus.
💜✨

~

Bir güne nasıl başlarsanız öyle devam ederdi tüm gün değil mi? Pekâlâ ben, yağlanmış sarı saçlarımın arasında gezen KKami ile ve zır zır çalan telefonumla resmen acı çekerek uyanmıştım. Tek gözümle ekranı kontrol ettiğimde arayanın Yeji olduğunu görmüştüm. Beraber büyüdüğüm ve neredeyse kardeş gibi olduğum biricik kuzenim... Aynı zamanda en yakın arkadaşlarımdan biriydi.

Evet, bu akşam mükemmel bir gece için hazırlanmamız gerekiyordu. Seul de düzenlenecek olan dans gecesine onlarca kişi katılacaktı ve inanılmaz dans gösterileri izleyeceğime şimdiden emindim. Ve çok heyecanlı!

Dansa olan yatkınlığım belki de doğuştandı. Kendimi bildim bileli vücudumun bir ritimle hareketlenişi, gözlerimi kapattığımda kendimi müziğe teslim etmek ve dansla birleşmek... inanılmazdı. Tahmin ettiniz değil mi? Dansçı olmak içimde büyüttüğüm tatlı bir hayaldi. Ama sadece bir hayalden ibaret olarak kalmıştı. Üstelik liseden mezun olduktan sonra önemli tüm seçmelerini kazandığım, Seul'ün en ünlü dans kurslarından birine bile kabul edilmeme rağmen...

Orada bir yıl eğitim görmüştüm. Ve belki de devam etseydim herhangi ünlü bir şirkete profesyonel dansçı olarak kolayca girebilecektim. Ancak babam ve onun korkunç baskıları yüzünden 1 yıllık eğitimimi tamamladıktan sonra şehirde hukuk fakültesine başlamıştım.

Geleceğimin garanti olması için, iyiliğimi düşündüğü için, hayalperest olmamam ve sonrasında hayal kırıklığına uğratmamam için falan falan... Hayallerimden vazgeçmemi isteyen bir ebeveyn asıl hayal kırıklığı değil mi peki? Elbette öyle. Her neyse.

Hukuk fakültesinde son sınıf öğrencisi olarak sonunda mezuniyetime haftalar kala son sınavlara hazırlanıyordum. İçten içe harika hissediyordum çünkü sonunda bu istemeyerek okuduğum bölümden kurtulacaktım. Belki bir başkasının hayaliydi hukuk okumak, başarılı bir avukat veya savcı olmak... Ama benim için değildi. Üzgünüm.

Mükemmel bir cumartesi sabahına- ya da öğleden sonrasına mı demeliyim? Çünkü saat 12 yi çoktan geçmişti- uyanmak zorlayıcı olsa da acıkmıştım ve akşamı düşündükçe heyecanım artıyordu. Bu gece için hazırlanmalıydım.

Hyunjin'in Telefonu*
Söyle,

Yeji'nin Telefonu*
Sana da günaydın Bay kibarcık!
Neredeyse ertesi gün olacak ve hâlâ yatakta mısın?!

Dün gece bir şeylerle uğraştım,
Zaman geçmiş...

Dur tahmin edeyim...
Oyun oynadın,
Film izledin ya da çizim yaptın,
Ve belki birkaç sayfa kitap okudun, hm?

Hm hm...
Ne var Yeji?!
Söyle ne söyleyeceksen,
Hâlâ uyuyorum!

Bence birazdan teyzem odana dalar zaten.
Ben bu akşam gelemiyorum diyecektim,
Bir arkadaşımın karnı ağrıyormuş kkkkk

NE?!
Saçmalama-
Ne- ne demek karnı ağrıyormuş? -

Hahahaha~