♾️

1.5K 82 181
                                    

Binadan çıktığında yüzüne vuran güneş ışığıyla gözlerinin acıdığını hissederken gözlüğünü düzeltti Gojo. Dersi çoktan bitmiş olmasına rağmen kendisine soru soran kız yüzünden bir türlü ayrılamamıştı binadan, dolayısıyla Nanami'yi de takip edememişti. Yarım saate yine aynı binada dersleri olduğu için uzağa gitmediğini düşündü. Önce etrafa göz atacak, sonra kafeteryaya bakacaktı.

Güneşin altında birkaç dakika dolandıktan sonra arkadaşının bu sıcakta açık alanda durmayacağını akıl ederek direkt kafeteryaya geçmeye karar verdi. Orada olmasa bile kendisi oturup bir şeyler içerdi. Her yerde konuşabilecek birini bulabiliyordu zaten, yalnız kalmak gibi bir derdi de yoktu bu nedenle.

İçeri girdiğinde etrafına bakındı, Nanami'yi görmesi birkaç saniyesini almıştı. İnsanlara selam vere vere yanına yürüdüğünde adamın bıkkın bakışları yüzünde gezmişti. "Üstüme takip cihazı falan mı taktın?"

"Evet, sürekli kaçıyorsun diye."

"Neden kaçıyorum acaba?" Gojo onu göz ardı ederek "İçecek bir şey alacağım, istiyor musun?" diye sorarken gözleri onca insan arasından Geto'nun gözleriyle buluştuğunda yüzündeki sırıtış biraz daha büyüdü o farkında olmadan.

"Kendine ne alıyorsan bana da ondan alabilirsin." Arkadaşının cevabı üzerine gözlerini Geto'dan ayırsa da o bakmaya devam ediyordu. Nanami'ye de kendisine olan gülümsemesiyle baktığında kaşları kendiliğinden hafifçe çatılırken bakmaya devam etti. Hatta Gojo kalkıp yürürken de bir saniye bile ayırmamıştı bakışlarını.

"Geto, dinlemiyor musun?"

Çaprazında oturan kıza çevirdi bakışlarını adam. "Dinliyorum."

"Birini mi gördün?" derken Geto'nun baktığı yere dönüp göz gezdirmişti. "Ay, Gojo da buradaymış. Adamın yüzünü görmek bile gıcık ediyor."

"Niye ki?"

"Kendini beğenmiş şımarığın teki. Baksana, çocuk çocuk hareketler. Sence de çok şımarık değil mi?"

Geto buna gülerken Gojo'nun kendisine dönmesiyle "Hm hm." diye mırıldandı mavi gözlerinden ayrılamazken. "Çok şımarık."

Gojo bu bakışma üzerine adamın bir şey demesini haklı şekilde üstüne alınırken merak etmiş fakat sonra onun hakkında konuşmaları için bir neden olmadığını düşünerek önüne dönmüştü.

Elindeki iki şişeyle masaya geri döndüğünde Geto'yu görebileceği şekilde oturup Nanami'ye döndü. "Bundan sonra dersin var mı?"

"Hayır, eve gidip uyuyacağım."

"Benimle gel, Utahime'ye hediye bakmaya gideceğim."

"Ben hediyemi aldım, neden yorayım kendimi bir daha?"

"Yalnız mı gideyim!"

"Evet."

"Çok sıkıcı."

"Milyon tane arkadaşın var, tak birini peşine."

"Olmaz, en yakın arkadaşımla gitmek istiyorum."

"Ne zamandan beri en yakın arkadaşınım ve bundan haberim bile yok?"

"Nanami.." Elini adamın masada duran elinin üstüne koyarken gözlüğünü gözüne indirdi. "Bazı şeyleri sana zamanla öğreteceğim."

Nanami yüzüne yapay bir iğrenme ifadesi kondururken adamın elini ittirip "Kalsın." diye mırıldandı. O sırada Gojo gözlüğünü tekrar başının üstüne çıkarıp istemsizce Geto'ya bakmıştı bir saniyeliğine. Göz göze gelmelerini beklemiyordu, bundan dolayı utanacak gibi olsa da Nanami'nin ayağa kalkmasıyla dikkati dağılmıştı.

jealous || SatoSugu (One-shot)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin