Ay sonunda bu kitaba yb yazdım, şimdi sıra diğerlerinde. Yavaş yavaş ilerleyelim biz bu kitapta. Umarım uyumamışsınızdır bu saatte. Sizi seviyorum, iyi okumalar <33
Sınır: 30 yorum.
×××××
Dünden beri Alisa'yı görmediğim için bir gariptim. Sürekli aklıma geliyordu, ama bir bok da yapamıyordum. Ağzıma lafı tıkıp geri oturtmuştu beni. Derin bir nefes verip kafamı yeriye attım. Evde yine kimse yoktu, yalnızlıktan sıkılıyordum.
Telefonum çaldığında kafamı kaldırıp sehpada duran telefonuma baktım. Arayan Eren'di. Hızla telefonu açtım. O konuşmadan bile yüzüme bir gülümseme yerleşti.
"Neredesin kardeşlerin en güzeli?" Diğer taraftan neşe dolu sesi geldiğinde gülümsemem genişledi.
"Evde oturuyor. Sensizlikten sıkıldı. Geldiniz mi?" Benim de ses tonumdan neşem belli oluyordu. Bir süre durduktan sonra konuştu.
"Evet, gel bize." Teklifine ilk başta balıklama atlamak istesem de, durdum. Alisa kesinlikle şu an evde olmalıydı. Onunla karşılaşmak istiyordum da, o beni görmek istemediğini kesin dille söylemişti.
"Hayır-" konuşsam da cümlemi bitirmeme izin vermeden tekrar konuştu Eren.
"Sormuyorum, Esir. Söylüyorum." Yüzüne yerleştirdiği gülümsemesiyle tekrar konuştu. Yapacak bir şey olmadığını bilerek görmese de, kafa salladım.
"Geliyorum, tamam." Dedim. O da bekliyorum diyerek telefonu kapattı. Derin bir nefes alarak oturduğum koltuktan kalktım. Üzerimi değişmek için merdivenlerden çıkarken ben hazır olana kadar gelmesi için bir taksi çağırdım.
Üzerime siyah bir bol pantolon, üzerine ise bej rengi olan, tişört tarzı bir sweat giydim. Ceket olarak da beyaz kot ceketlerimden birini aldım. Taksi geldiğini belli edercesine korna çaldığında anahtarlıktan anahtarımı götürerek çıktım.
Arabaya bindiğimde geçenki abiyi gördüm. "Niye bekletiyorsun beni ağabeysi." Dediğinde ona baktım. Çıkmadan önce aldığım mandalinayı geçen bana yaptığı gibi ona uzattım.
"Afiyet olsun ağabeyim." Gülerek eyvAllah dercesine kafa salladı ve mandalinayı aldı. O arabayı çalıştırırken ben de arkama yaslanarak mandalinamı yemeye başladım.
"Yine kızın yanına mı gidiyorsun?" Ağzıma atmak üzere olduğum mandalinayı dudaklarıma yakın bir vaziyette tutarak ona baktım.
"Nereden anladın?" Diye sordum mandalinayı ağzıma atarak. Güldü ve o da sonuncu mandalinasını yedi. Ardından bir şarkı açtı.
"Fazla şık duruyorsun." Bu dediğiyle gözlerimi üzerime çevirdim. Ben hep şık giyiniyordum?
"Ağabey, beni en fazla iki kere gördün. Nereden biliyorsun hep böyle giymediğimi?"
Arabayı sağa çevirirken dediğime güldü. "Maskülen veya tomboy kadınlar erkeklerle aynı düşünme tarzına sahiptirler. Yani genellikle. Ve öyle kadınlar sevdiği birinin yanına giderken erkekler gibi daha çok özenirler."
Bu dediğiyle düşünmeye başladım. Tamam, biraz doğru olabilir. Eren'in yanına giderken bu kadar özenmiyordum. Nedense Alisa'nın yanıma giderken hep bir birine uygun ve güzel şeyler giyiyordum. Bugünkü gibi.
"Aşk böyledir. Zamansız ve acıdır." Daha onu bir haftadır tanıyordum, ama hiç aklımdan çıkmıyordu. Tiktokta hep böyle şeyler yazanlarla dalga geçerdim. Kim bir hafta konuştuğu birini unutmakta zorluk çeker diye. Karma bir taraflarıma girince nasıl da göte benziyorum.