Dördüncü bölüm: Umut (part 3)

19 1 0
                                    

Aradan birkaç gün geçmişti. İyice alışmıştı yaşlı adama. Onun hakkında birçok şey öğrenmişti bu süre zarfında.. Evde Hafsa olduğundan işe gidemiyordu Ebu Cendel. Onu öylece bırakıp gidemezdi. Sabahtan akşama kadar onun yanında durup ihtiyaçlarını karşılıyordu.
Sabah uyandığında Ebu Cendel in bahsettiği sürpriz geldi aklına. Acaba neydi? Nasıl bir şeydi? Dışarıdan gelen konuşma sesleriyle geldi kendine. Koşar adım cama yaklaştı. Gözlerine inanamıyordu, hayal görüyor olmalıydı. Gördüğünün gerçek olup olmadığını anlamak için koşarak dışarı çıktı. Etrafa bakındı, kimsecikler gözükmüyordu. Ne yani hayalmiydi ? Çok gerçekti halbuki.. Hasretleri burnunda tüten anne babasının onu bulması çok zor bir ihtimaldi zaten ! Olduğu yerde ağlamaya başladı minik kız. Kendini tutamıyordu. Hıçkıra hıçkıra, sesli sesli ağlıyordu. Bu kadar inanmışken hayal olduğunu öğrenmek yıkmıştı minik kızı..
- Hafsa ! Neden ağlıyorsun kızım?
Genemi hayal görüyordu? Daha fazla dayanacak gücü kalmamıştı. Şiddetini arttırdı göz yaşları, yağmur gibi yağdı gözlerinden.. Annesinin hayali yaklaştı yavaşça. Kucağına aldı kızını. Kokusunu çekti ciğerlerine.. Bir dakika! Annesini hissediyordu,dokunuyordu ona .. Ama nasıl olur ! Hayal değilmiydi ? Hayal olsa dokunamazdıki .. Birden durdu hıçkırıkları ve ardından göz yaşları.. Evet ,annesiydi onu kucaklayan ,annesiydi sımsıkı saran.. Oda sarıldı annesine. Şimdi sevinçten dökülüyordu göz yaşları..
Genç anne şükür etti Allah'a.. Dualarını kabul ettiği, yavrusunu ona bağışladığı için.. Kızının kokusunu çekerken içine , sonsuz teşekkürler sunuyordu dili ile Rabbine..

Kınalı Parmak Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin