7.bölüm."Nazlı güzel"
"Kalbin bir derya. Bende bu deryaya batmak isteyen gemi."
Üzerimdeki elbiseye aynada kaç kez baktığımı bilmiyorum. Annem tam üzerime dikmişti elbiseyi. Harika gözüküyordu. Melis beni gördüğünde çılgınlar gibi çığlık atmıştı. Elbisenin, sadece, bana yakıştığını söylemişti. Başka kimsede bende durduğu gibi durmazmış...
Aslında, haklı ola bilirdi. Gerçekten, öyleydi. Ben bile gözlerimi elbiseden alamıyorken, etraftakileri düşünemiyordum. En çokta mahallenin dedikodu tayfasını düşünüyordum. Allahım! Kıs kıs kıs.
Geçenlerde mahallenin dedikoduçusu Menekşe abla anneme zayıf olduğumu, böylelikle evde kalacağımı ve talibimin olmadığını söylemişti. Şimdi ona o, sözlerini yedirtme zamanı gelmişti. O gün ona nasıl kızmıştım. El alem neden durmadan her işimize burnunu sokmak zorundaki? Onlara ne benim bedenimden? Beyenen beni böyle beyensin bir zahmet!
Melis yeni aldığı maşası ile saçlarımı düzleştirmiş, daha sonrasında yine maşanın yardımı ile dalgalı saç stili yapmıştı. Saçlarım uzun olduğu için güzel görünüyordum.
Ablamın bana doğum günümde hediye ettiği takıları kullanacaktım. İnce bileğime uygun ışıltılı küçük, zarif taşlarla işlenmiş bilekliğimi taktım. Elbisenin göğüs kısmı azıcık V şeklindeydi. Boynuma sonsuzluk kolyemide taktım. Çok güzel görünüyordu. Zarif ve şıktı. Son olarak küpelerimi de taktıktan sonra hazırdım. Son kez etrafımda dönerek kendime baktım. Harika görünüyorsun, Gül!
"Kızım, hazırlandın mı sen?" Başını şal ile örtmeye çalışan annem odama girdiğinde beni görünce dona kalmıştı. Bir kaç saniye öylece durdu. Kendimi garip hissetmiştim. Daha sonrasında yüzünde kocaman bir gülümseme peyda oldu. "Kız, sen nasıl da güzelsin böyle?" İki elini hayretler içerisinde açıp beni gösterdi. Ses tınımı kulaklarıma öyle bir işlemişti ki, şu an ağlaya bilirdim.
"Gerçekten, güzel olmuş muyum?" Diye sordum gülümseyerek. Ellerimi elbisenin karın kısmına doğru sürtüyordum.
"Güzel olmamışsın, peri olmuşsun, peri!" Annem yanıma gelip elimden tutarak etrafımda dönmemi sağladı. "Tüh, tüh, tüh! Nazar değmesin güzeller güzeli kızıma!" Yüzüme tükürmeseydi iyiydi ama... Eh işte anneler!
"Elbise harika!" Dedim içten bir şekilde. "Çok sevdim. Bunu ömür boyu giye bilirim"
"Vallaha iyi tutturmuşum dikişini. Aynı mankendeki gibi olmuş" elinde elbisenin ucunu alıp inceledi annem.
"Anne" dedim aklıma gelen düşünce ile.
"Efendim, kuzum"
"Babam beni böyle görse, sorun yaratmaz değil mi?" Düşündüğüm tek şey buydu. Elbise çok güzeldi, ancak elbise üzerimde akşama kadar sağ kalırsa...
"Hiç bir şey yapmaz. Sen merak etme!" Dedi annem emin sesiyle. "Zaten akşam düğünde içecek yine, gözü kör olasıca! O yüzden seni görse bile hiç bir şey yapmaz."
"Tamam" dedim başımı sallayarak.
"Hadi ,hadi gecikiyoruz!" Annem odadan ayrılıp koridora çıktı. Bende hemen ardından siyah deri küçük el çantamı alıp çıktım. Bu gece, sadece, güzel şeyler olmasını istiyordum.
****
Düğün alanına varmıştık nihayet. Mahallenin orta meydanında olacaktı düğün. Burası artık geleneksel bir yer almıştı. Bütün şölenleri, düğünleri, kınaları, nişanları burada yapıyorlardı. Benim düğünümde burada olsa, şaşmazdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA MURAT | Mahalle Serisi
RomanceMahallenin yaptığı yardımları ile dilinden düşmeyen, bütün kızların deli divane olup peşinden koştuğu, ağırbaşlı, yardımsever ve bir o kadar da sert bir ağır abisi ile evlendiğinizi düşünün... Murat Karasu. Namı değer "Kara Murat" ile tanışmaya ne d...