7. O KIZ

59 33 0
                                    


"Etrafta çıkarlara göre şekillenen çemberler, dünyanın ekseni etrafında adeta ona eşlik eder..."




Kıyıya kadar insanı iten bir öfke, bir anda sonuna kadar gelmişken aniden son bulur mu ?

×××

Alvin olanlara bir an inanmak istemedi. Yüzü ve bedeni kas katı buz kesilmişti, yüz ifadesi herşeyi ortaya seriyordu.

Ayazın gözleri iyice doldu. Derin bir yutkundu.

"Bana bak ! Sen bu olanlara katlanabilir misin ? Yüreğin alev almaz mı ? Açıkcası yaşayabilir misin..."

Alvin başını iki elinin arasına aldı.

"Çok üzgünüm"

"Sen beni anlayamazsın Alvin ! Benim yüreğimdeki ateşe her gün odun atılıyor..."

Saatlerce oldukları yerde öylece kala kaldılar. İçlerindeki yabancı açıklanamayan bir tür duygu, onları oldukları yere mühürlemiş gibiydi.

Alvin, uzun bir sessizlikten sonra soğuktan çatlamış dudaklarının arasından adeta bir buhar serbest bıraktı.

"Mezarı nerde ?"
Ayaz çok dalmıştı.
"Ne ?"
Alvin tekrardan sordu.
"Mezarı nerde"
"Bilmiyorum..."
Alvin yere bakan gözlerini sert bir şekilde bir an yerden çekti, Ayazın yüzüne baktı.
"Nasıl yani ?"
Ayaz sekiz saniye öylece durdu.
"Bilmiyorum, en son tek hatırladığım şey onun o..."
Duraksadı bir süre.
"Onun o kanlı cesedi"
Alvin hidetlenmişti.
"Polise haber vermedin mi ? olum !"
"Hayır"
"Sebep ?"
Ayaz ayağa kalktı, hırçın bir şekilde cevap verdi.
"Onlar babaannemi tekrar getirebilir miydi ? bana ha söylesene ! Tekrar o güzel gözlerini açabilir miydi ? Ben şu an yaşıyorsam o katili bulup ona aynısını yaşatacağım içindir"

"O zaman senin ondan ne farkın kalır ? Bir cani olmayı göze mi alıcaksın ?

"Umrumda değil !
Sen dünyayı çok mu adaletli bir yer sanıyorsun ? Adalet ortamının olmadığı bir yer...
Onca hak edilemeyen şeyler olup bitiyor, senin neyden haberin var ! Düşünsene sadece adaletin kelimesi var. Onca şeyin hesabını kim verecek. Hak edene hak ettiğini vereceksin ki arlansın. Hak etiği ölüm olsa bile eceli olucaksın"

Uzunca bir kahkaha attı ve devam etti.

"Adalet bedeni yok, iskeleti var...
Bu yaptığımla belki azda olsa adalet serpiştiririm."

Bakışları bir anda keskinleşti, tekrar devam etti.

"Onu tüm dünyaya ilan edicem. Sonucu ne olursa olsun. Kellesi ise sağ elimde olucak... !"

Alvin, karışık duygular içerisindeydi.

"Senin zamana ihtiyacın var dostum. Az sabret, sadece dediğim gibi zaman...
Senin bütün acılarını alıp götürücek iyi olucaksın"

Ayazın öfkesi iyice artmış gibiydi.

"Benim iyi olacağım zaman ne biliyormusun ? O p!çi bulup intikamımı aldığım zaman...
O zaman rahatlicam. O zaman içimdeki ateşe, öfkeme su serpilecek."

Alvinin tek kelime etmeye mecali kalmamış gibiydi. Etse bile zaten boştu. Hiç bir şey Ayazın içindeki ateşi dindirmicekti tâ ki o dediğini yapana kadar. İntikam ve hırs adeta gözünü kör etmişti. Soluk alıp verişinde bile havaya yükselen nefesinden öfke kokuyordu.
Tıpkı bir boğanın ringe çıkarıldıktan sonra ki hali gibi...

KANCAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin