Sana ile ilerlerken bir anda ışıklar sönmüştü. Bu da neydi şimdi? Sana,anlam veremediğim bir şekilde çığlık atıyordu.
"Sakin ol Sana sadece ışıklar sönd-"
"ÇOK KORKUYORUM JIHYO."
"Tamam, sakin ol bir şey yok"
Sana, hala bağırmaya devam ediyordu. Hatta beni duymuyordu bile bu kadar cok mu korkuyordu karanlıktan?
O bağırmaya devam ederken birden bire dudağını yavaşça öptüm ve geri çekildim. Şaşkın şaşkın bakıyordu bu sefer.
"Bakıyorum da sustun bir an."
Bir şey demedi. O da haklıydı. Neydi yani bir anda öpmek?
"Susmadığın için yapmak zorunda kaldım gerçekten üzgünüm."
"Haklısın sen de.. ama bunu yapman gerekmezdi yani."
Sana, bir tepki verememiş daha sonra da mantıklı bir şey demişti.
Telefonlarımız dan fenerleri açtık ve yürümeye başladık ne oldu da birden bire kapı kapama sesi geldi ve ışıklar söndü? Hâlâ bunu düşünüyordum.
"Sana, galiba okulda kaldık."
"Nasıl yani?"
"Yani şöyle ki personeller bugün erken gitmişlerdir. Bu halde de okul erken kapanmış yani bu gece okulda kalacağız gibi gözüküyor."
"O zaman birilerini arayalım."
"Bence gerek yok hem kafa dinlemiş oluruz."
"Peki ya senin ailen merak etmez mi?"
"Ailem burada yaşamıyor onun için sorun yok pekii ya senin ailen?"
"Benimkiler de yurt dışındalar."
"Anladım, bu durum da sorun yok o zaman."
sana dan
Neler olmuştu anlam veremiyordum bir türlü. Ben sadece uyuyordum ve bir anda Jihyo yanıma geldi daha sonra okul da kapalı kaldık nasıl da oldu bunlar?
Ayrıca.. ayrıca Jihyo beni öpmüştü. Bunun şokunu hâlâ atlatamamıştım ki nasıl atlatılabilir? Saçma geliyor kulağa sonuçta. Daha bir gün bile tanışalı olmadan öpmek ne? Öpmeyi geçtim. Biz sevgili miyiz ki?
Şaşkınlığımı belli etmemeye çalışıyordum ama çoktan anlamıştır bile.
__
"Ee sana hâlâ korkuyor musun karanlıktan?"
"Belki, yani biraz."
"Pekii,elimi tutmak ister misin?"
"Olur."
Koridor da el ele tutuşarak yürümeye başladık ve benim sınıfıma geldik.
"Burada mı kalalım başka sınıfa mi gidelim Sana?"
"Fark etmez benim için."
"Tamam, o zaman senin sınıfında kalalım."
Sana, kendi yerine oturmuştu. Ben de onun karşısına oturmuştum ve kafasını sıraya gömmüş bir şekilde bakınıyordu etrafa.
"Evet, Sana baş başa kaldık. Kendinden bahsetmek ister misin?"
"Olur, o zaman anlatıyorum. Tek yaşıyorum 1 arkadaşım var 17 yaşındayım."
"Güzel, ben de tanıtayim o zaman. tek yaşıyorum 7 arkadaşım var. Senden 1 yaş büyüğüm.
"Anladım, tekrardan memnun oldum unnie."
"Bana unnie demene gerek yok Jihyo diyebilirsin direkt."
"Jihyo!"
"Hm?"
"Teşekkür ederim."
"Ne için Sana?"
"O gün bana yardım edip ilgi gösterdiğin için."
"İçimden gelerek yaptım. Teşekkür etmene gerek yok."
Kollarımı açtım ve yavaşça sarılmak için Sana'ya yaklaştım hemen oturduğu yerden kalktı ve sıkıca sarıldı bana.
sana'dan
Kendimi huzurlu hissediyordum neden böyle hissediyordum? Jihyo, beni kendine hemen ısındırmıştı. Hatta sarılmıştık bile iyi birine benziyordu.
_
"Hava kararmaya başladı."
"Evet, uyuycak mısın?"
"Bilmem, sen?"
"uykumu yeterince aldım bence."
~
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
