Zeminin kırıklığı ile üzülüp toprağın derdini dinlercesine sakin giden otobüs yolcularını hiç sarsmıyor, su ikramında bulunan muavinin tebessümünü iş ahlakına yoranlar çocuklara gösterdiği yoğun sevgiyi görünce bu düşünceyi kafasından atıyordu. Hava, gerçek yüzünü saklayanlarınki gibi bir dirençle üzerindeki güneşi gizliyor ya da fazla iyi niyetlinin gözleri bakıyorsa onu koruması altına alıyordu. Ojeli tırnaklarını dişiyle kemirmeyi bıraktığında hafif bir acı iniltisiyle kendine geldi. Cam köşesinde olduğundan etrafı izliyor, boynunda bıraktığı acı yavaş yavaş gerisinde kalan ağaçlara bakmak için her baktığında biraz daha artıyordu. Elindeki dosyayı açıp okumaya başladı. Genç muavin tebessümle onu seyrederken o bunun farkında değildi. Genç muavinin “Katre” demesiyle sıçradı. Onun ürkmesi ile yüzündeki tebessüm kaybolan muavinin elindeki suyu aldı ve teşekkür edip önüne dündü.
Gözleri cam kenarında, bir anda gözünün önündeyken geride kalanlardaydı. Dalmıştı. Aklı hiç bilmediği, tanımadığı bir sürü kadınla iç içe olduğu o karanlık ve büyük odadaydı.
Senin hikayen ne Katre?
Orta boylu, topuzunu, saçlarına işkence edercesine sıkı bağlayan despot kadın ondan bir cevap bekliyordu. Cevabı gecikmedi. Dağınık saçlarını eliyle savurdu:
“ Kate, adım Kate. Katre değil!”
Söyle bakalım Katre, sen nasıl geldin buraya?
“Adım Kate!”
Kadın elindeki sopayla sertçe vurdu dizlerine. Yankılanan ses tonu görünmeyen ama ağlaması duyulan bebeklere çığlık artırmıştı çoktan.
“Bu güzel kızı sarı kızların arasına atın. Sarı kız sadece korkunç bir varlık değil tehlikelidir de; parçalar.”
Kate hışımla ayağa kalktığında bebek çığlıkları son bulmuştu.
“ Hikayemi merak ettin öyle mi? İlk kurşunu sıktığımda kalbini kan saran babama değil, nazlı yelesini korkuyla savuran Şahnaz’a üzüldüm ben. Deyuzun oğlunu kuyuya attığımda ölmesinden değil Yusuf gibi yeniden doğmasından korktum. Babam ölmüştü. Gözüm kapıda gideceğim; geride kalanlar ilerde karşıma çıkar diye konağı ateşe verip avluya ateş saçan çeyizlik perdeleri seyrettim. Ne diyorsun sen? Sarı kız mı kemirecek beni. Kemirsin! Kemirmezse karadulları bedenine tapular, sana ilişmeyen karadulun ayaklarını dişlerime süs yaparım.”