Bölüm: 16
Ateş Denizi'nde, Toprak Krallığı ile Hwaa Hanesi arasındaki sınırda ilerlemeyi bekleyen Ateş Krallığı'nın önünde ejder kafası oyulmuş gemileri, Toprak Krallığı'nın önünde yılan heykeli olan gemilerinden uzaktaydılar. Saldırmak için, ilerleyebilmek için sınırın aşılmasını bekliyorlardı ama Toprak Krallığı her düşen taş parçasının yerini toprak ile kapatıyordu. Kral Jeon ve Kral Kim, sınırda güçlerini kullanarak birbirleriyle amansızca mücadele ediyor ama ikisi de kazanamadan geri çekilmek zorunda kalıyorlardı.
Savaşın ilk ayı dolduğunda hala sınır geçilememişti. Savaşın şiddeti durmuş, Kral Jeon gece vakti askeriyle plan yapıyordu. Sınır surlarının çok güçlü olması, Prenses Naerae'nin, Zehir'i kullanmalarına izin vermeyişi her şeyi zorlaştırıyordu. Read ve Yell'in iyileşmesine az kalmıştı ama yine de bir ay boyunca savaşta olmak, hem az yemek yemek zorunda olmaları ve az uyumaları hem de hor gördükleri düşmanlarının beklenmedik güçleriyle bu denli karşı karşıya kalmak herkesi yıpratmıştı. Ama Kral Jeon'un öfkesi dinmiyordu. Birkaç kez surlarda geçitler açmayı başarmıştı ama Kral Namjoon ve Kral Seokjin birlik olup geçitleri kapatmış, geçitlerden geçen onlarca askeri de öldürmüş veya esir almıştı. Ateşleri ile zarar verseler bile suyu kullanan kişiler ve toprakla ateşlerin üstlerini kapatmaları her şeye engel oluyordu.
Bunların hiçbiri, Kral Jeon'u pes ettirmeye yetmemişti. Yeni planı, ejderhaları tekrar devreye sokmaktı ama bu sefer uçmalarına gerek görmüyordu. Atılan oklar, surun diğer tarafından gelmiş ve ejderhalar gökyüzündeyken onlara saplanmıştı. Yerde olduğu sürece, surun ejderhaları kapatmasından yararlanacak ve ejderhaların ateşiyle suru enkaza çevireceklerdi. Sadece güçlü alevlerini üfleyebilecek kadar güçlü duruma gelmeleri gerekiyordu.
Kral Jeon, Prens Daejung ve komutanlar çadırlarında planlarını yaparken diğer askerler dinleniyor, yemek yiyor veya görevi olanlar görevlerini yapıyorlardı. Bazıları güvenlik için ormanda ve çadırların arasında gezerken bazıları da surları izliyor, en ufak bir hareketliliği bile Kral Jeon'a veya emri altındaki komutanlarına bildiriyordu. Ama hiçbiri, denizlerde bekleyen gemileri izlemiyordu.
Gecenin bir yarısı, denizin dibinde yaşadığı için karanlıkta bile görebilen gözlere sahip devasa on dokunacı olan bir canavar denizden çıkıp önünde ejderha heykeli olan tüm gemileri parçaladığında hiçbiri karanlıktan dolayı onu fark etmemişti. Geminin içinde gemilere kundak yapılmaması için bekleyen veya uyuyan denizciler ise ne olduğunu fark etmeden, çığlık bile atamadan denizi boylamışlardı bile. Canavarın koca dokunaçlarından tekini sadece denizin üstündeki geminin üzerine bırakmasıyla bile gemi parçalanıyordu. Bazı gemileri dokunaçlarıyla sarıp diğer gemilere attığında ise sonunda sesler denize yakın olan bazı askerlerin dikkatini çekmişti. Ama hiçbiri denize bakmamış, gözlerini sura ve ağaçlara çevirmişlerdi. Sesin surlardan geldiğini düşünmüşlerdi.
Canavar sonunda ejder heykelli gemileri parçaladığında ise kükremeyi andıran yüksek, korkunç bir ses çıkarmış, bu sefer herkesin -çadırda plan yapan Kral Jeon ve komutanlar, hatta ormanın derinliklerinde olan ejderhalar, Toprak Krallığı sınırındakiler bile- onu duymasını, herkesin tüylerinin diken diken olmasını sağlayarak sanki Ateş Krallığı'na büyük bir zarar vermemiş gibi denize girip izini bırakmayarak ortadan kaybolmuştu.
Toprak Krallığı askerleri anında sesin geldiği yöne, denizlere bakarken Kral Jeon ve komutanlar da çadırdan çıkmıştı. Kral Jeon'un önderliğinde askerler denize ilerlediğinde ise ellerindeki meşalelerin ateşlerini kontrol ederek denize yönlendirmiş ve ne olduğuna bakmışlardı. Karşılaştıkları manzara, hiç beklenmeyen bir gemi enkazıydı. Onlarca geminin yıkıntıları, yüzüstü yatan cansız bedenler hepsini dehşete düşürmüş, Kral Jeon sinirle dişlerini sıkarak surlara öfkeli gözlerini çevirmişti.. "Bunu size ödeteceğim."diye tısladı. "Sizi mahvedeceğim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
shameless | taekook
FanfictionFantastik bir dünyada, dört krallığın hüküm sürdüğü kıtalarda ve savaşın etraflarını sardığı hayatlarında her şeye rağmen birbirlerinde aşkı bulan Jeongguk ve Taehyung'un hikayesi. * omegaverse royalty au