"Yıldız uyan kızım.Otobüs birazdan kalkar"
Sabahları erken kalkmakta nefret ediyordum.Telefonumda saate baktım ve saat 06:30 du.Tekrar yatamayacağımı bildiğim için mecburen kalktım.
"Tamam anne"
Elimi yüzümü yıkadıktan sonra duşa girmeye karar verdim. Bir saate yakın duşta kaldım. Saçlarım kısa olmasına rağmen uzun bir süre saçlarımı kuruttum. Odama geldiğimde üzerimi giymeye başladım. Annemi bana aldığı siyah salaş tişörtümü ve siyah kot pantolonumu giydikten sonra aynanın karşısına geçip üzerimi düzelttim. Kalan birkaç eşyamı da alıp mutfağa geçtim. Anneme üzüldüğümü belli etmemek için mutfağa mutlu bir şekilde girdim.
"Günaydın anne"
Annem başta yüzüne baktı sonra gülümsedi. Bunu benim üzülmemem için yaptığını biliyordum. Gözleri ağlamaktan şişmiş ve kızarmıştı.
"Günaydın kızım. Senin için patates kızartması yaptım.en sevdiğinden"
Annemin yüzüne gülümsedim ve masaya geçtim.
"Anne, babam nerede"
"Valizler arabaya yerleştiriyordu gelir şimdi."
Anneme baktığımda kararsız görünüyordu. Bir şey söyleyecekti ama sonra vazgeçti. Ne soracağını merak ettim ama kahvaltımızı rahatça yapalım diye susacaktım ama merakıma yenik düştüm.
"Anne bir şey mi diyecektin"
Annem yüzüme baktı.
"Gitmek istediğine emin misin kızım. Burada kalsan sana özel öğretmen falan tutsak olmaz mı."
Annemin gözünden bir iki damla yaş aktı.
"Neden gitmeyi bu kadar çok istiyorsun."
Onu alıyordum. Sonuçta bu zamana kadar evden ve ailemden uzak kalmamıştım. Gitmek istiyordum çünkü farklı yerler görmek, farklı insanlarla konuşmak istiyordum.
"Anne ben genç bir kızım ve artık farklı yerler görmek istiyorum."
"Tatile giderdik tek başına gitmesen olmaz mı"
"Anne ben tek gitmiyorum.Hatice de var onunla birlikte gideceğiz."
Elimi uzatıp annemin elini tuttum.Böyle daha ikna edici olacağını düşündüm. Anneme bu şehirde kalmak istemediğimi söyleyemezdim çünkü annem işini bırakır ve benimle Adana'ya gelirdi.
"Günaydın kızım"
Babamın sesi ile irkilerek düşüncelerimden sıyırıldım"
"Günaydın baba"
"Hazır mısın yolculuğa"
"Evet. Genelde yatmayı düşünüyorum eğer telefonlarınızı açmazsam bilin ki uyuyorumdur."
Mutfak bir anda babamın kahkaha sesleri ile babam annem kadar telaş yapmasa da benim için endişeleniyordu.
"Seni bıraktıktan sonra şirkete geçeceğim. Bir toplantım var eğer teklifimizi kabul ederlerse..."
"1 haftalığına şehir dışına iş görüşmesine gideceksin"
Annemin kabuğunun cümlesini tamamlamasına şaşırmıştım. Babam da şaşırmıştı. Babam sürekli bir yerlere gidiyor ve uzun süre orada kalıyordu.
"Hayatım yapma böyle.zaten kızımız gidecek beni daha fazla üzme."
Annem ve babam bir süre kendi aralarına atıştılar. Annem ve babam çok fazla kavga ediyorlardı. Son zamanlarda bu kavgalar daha da arttı. Yan yana oldukları zaman hep kavga ediyorlardı. Belki daha niye gitmemin bir sebebi de budur, çünkü artık bıkmıştım. Kahvaltımızın geri kalanı sessiz bir şekilde bitti. Arabayla otogara doğru yola çıkmıştık. Hatice'lerle otogarda buluşacaktık. Otogara gittiğimiz hatice'yi tekrar gördüğüm için gülümsedim çünkü benim mutlu olmamı sağlayan tek insandı.
"Selam"
Ona sarıldım yolculuk için heyecanlı görünüyor.
"Sana da selam"
"Yine mi kavga ettiler"
Hatice benim herşeyimi bilirdi. Ben onun hiçbir şey saklamam o da benden tabi.
"Evet yine"
Beni bir tek o anlıyordu. Başka arkadaşım yoktu olmasın da istemiyordum. Otobüsümüzün gelmesi ile birlikte ailemle vedalaşıp Hatice ile otobüse bindik.en araya geçmiştik. Hatice cam kenarına oturdu ben de yanına oturdum. Camdan baktığımda annem hala ağlıyordu.2 saat sürecek bir otobüs yolculuğu çok sıkıcı geçecekti. Yanımda Hatice vardı ama ben yine de sıkılırdım. Kafama Hatice'nin omuzuna koyarak uyudum. Bir süre sonra sağımda bir hareketlilik hissettim ve uyandım. Hatice baktım hala uyuyordu. Dönüp sağıma baktığımda ise 19-20 yaşlarında kumral, siyah gözlü bir çocuk gördüm. Birkaç saniye sonra çocuk da bana baktı.
"Başka duracak yer yoktu ben de buraya oturdum"
Normal bir kız olsa bunu pek takmaz ama konu benim gibi asosyal ve evden dışarıya çıkmayan bir insansa aynı şeyleri söyleyemezsiniz.
"Sorun yok.Baktım sadece.alışık değilim de"
Ben daha ne olduğunu anlamadan gülmeye başladı.
"Afedersin bir an öyle deyince şaşırdım. Sonuçta güzel kızsın hayatına hiçbir bir erkek girmedi yani"
"Yooo girmedi"
"Hiçmi"
"Hiç"
"Tamam o zaman ben Burak 20 yaşındayım"
"Ben de Yıldız 18 yaşındayım"
Aslında iyi birine benziyordu. İçimden bir ses burak'la iyi anlaşacağımızı söylüyordu. Yolculuğun geri kalanını birbirimize soru sorarak geçirdik. Kendisinin bir insan sarrafı olduğunu söyledi. Yardıma ihtiyacım olursa onu arayabilirmişim. Ve Evet bana telefon numarasını verdi. Ben de ona verdim. Vakit nasıl geçti anlamadım. Yaklaştığımızı fark edince hatice'yi uyandırdım.
"Geldikmi"
"Yaklaştık"
Hatice kendine gelmeye çalışıyordu. Hatice ile burağı tanıştırsam mı karar veremedim. Sonunda karar vermiştim. Burak ses etmediği sürece tanıştırmayacaktım.
"Neden o çocuğa bakıyorsun"
Bir anda irkildim. Ben daha cevap vermeden Burak atladı.
"Bizi tanıştırıp tanıştırmayacağını düşünüyor"
Sonra Hatice elini uzatıp
"Ben Burak.memnun oldum Hatice"
"Ben de memnun oldum Burak da sen benim adımı nereden biliyorsun"
"Yıldızla konuşurken senden çokça bahsetti"
Hatice burağı inceledi.
"Siz nereden tanışıyorsunuz"
Ben tam cevap verecekken Burak yine söze girdi.
"Bir saat önce tanıştık,tanışalı çok olmadı"
"Hmm anladım"
Onların konuşması bittikten sonra otobüs durdu ve artık adana otogarındaydık. Hatice ile ben otogardan çıkarken de taksiti de neredeyse hiç konuşmamıştık. Taşındığımız ev gideceğimiz okula yakın ve normal bir öğrenci evinden biraz daha büyüktü. Eve geldiğimizde dışarıdan yemek söyledik. İkimiz de çok yorgun olduğumuz için pek konuşmadık. Eşyalarımı yerleştirdikten sonra annemi aradım.
"Alo kızım. İyi misin bitanem. Orası soğuktur.ceketini giy de üşütme"
"İyiyim anne iyiyim merak etme. Ayrıca Adana'nın soğuk olma gibi bir ihtimali de yok. İstesem de üşütemem yani"
"Unuttum Bir an,telaşa kapıldım"
"Telaş yapmana gerek yok anne ben iyiyim. Biraz yorgunum sadece.
"Tamam kızım. Kendine dikkat et. Yorgunmuşsun zaten.yarın konuşuruz o zaman"
"Tamam anne görüşürüz"
"Görüşürüz bir tanem iyi uykular"
"Sanada anne"
Telefonu kapattıktan sonra biraz sosyal medyada telefonumu sehpanın üzerine bıraktım. Çok yorgun olduğum için uyumam zor olmadı. Sabah ne yapacağımız hakkında hiçbir fikrim yoktu.ama tek isteğim sorunsuz bir gün geçirmekti.Birinci bölümde de bizimle olursanız sevinirim