Güneş ışıklarının odamı aydınlattığı güzel bir sabah daha. İçimde paha biçilmez bir mutluluk var. Tabiki böyle hissetmeliyim çünkü daha dün akşam hayatımın aşkından çıkma teklifi aldım. Adı Bruno. Tam istediğim ve aşık olduğum erkek.
Size kendimi tanıtmayı unuttum ben Malia, 19 yaşıma daha yeni girdim. Kız arkadaşımla birlikte kalıyorum.
Telefonumu elime aldim bir mesaj vardı. Ahh kim olabilir tabiki Bruno'dan. Bu akşam yemeğe çıkalım musaitsen demiş. Kesinlikle onunla yemeğe çıkmak istiyordum. Ama giycek bir seyim kalmamıştı. Hemen Erica'ya haber verdim ve birlikte alışverişe çıktık.
-Erica çok güzel olmalıyım daha ilk günden kendimden soğutmak istemem.
-Malia o kadar endişelenmene gerek yok sen zaten çok güzel bir kızsın.
Bruno'ya mesaj atmayı unutmuştum hemen arka cebimden telefonu çıkardım tam Bruno'ya mesaj yazarken beni aradı. Elim ayağım birbirine dolandı. Telefonu açıp sakin bir şekilde konuşmaya çalıştım.
-Alo! Malia napıyosun canım?
-Erica'yla birlikte alışverişe çıktık bende akşam yemeği için uygunum diye mesaj atıcaktımki sen aradın.
Yine herşeyi açıklayıp çok konuştum sıkmamışımdır inşallah.
-Anladım canım bende senin cevabını almak için aramıştım. Akşam saat 19.30'da hazır ol. Seni evinden alıcam hayatım.
-Tamam canım. Hazır olurum. Görüşürüz.
Bruno da görüşürüz hayatım dedikten sonra telefonu kapattim.
Akşam için çok heycanlıydım. Telefonu cebime koyarken Erica seslendi Malia hadi hazırlanmam için güzel kıyafetler almalıyız diye bağırırken önden önden gidip bi dükkana yöneldi.Erica'nın zevkine güveniyordum. Çok güzel giyinen, kendine özen gösteren birisiydi. Hemen peşinden gidip dükkana girdim. Ben girene kadar Erica bir sürü elbiseyi koluna takmış bana doğru koştu hemen beni iktirip kabinlere yöneltti.
İlk giydiğim elbise sarıydı. Boynumu saran elbisenin göğüs dekoltesi vardı ve mini bir elbiseydi. Kesinlikle bununla rahat edemezdim ilk günden.
İkinci elbise ise uzun kırmızı straplez bir elbiseydi. Hoş duruyordu fakat ilk buluşma için fazla iddaalıydı.
Üçüncü ve son elbiseyi giyerken baya terlemiştim. Son elbise dizimin bir karış üstünde tekrar straplez bir elbiseydi. Evet bunu beğenmiştim. Erica beni görünce kızım çok güzel olmuşsun sevgilin sana bir kez daha aşık olucak dedi.
Sevgilin dedi ben daha sevgili kelimesine alışamamıştım ama çok hoşuma gitmişti.
Hemen son giydiğim elbiseyi alıp çıktık.
İlk girdiğim mağazada hemen karar verdiğimi düsünürken Erica kolumdan tutup beni ayakkabı dükkanına soktu.Ayakkabılar o kadar ışıltılıydı ki gözlerim kamaştı. Erica bir çift ayakkabıyı önüme getirip beni oturttu ve ayakkabıyı giymemde yardım etti.
-Erica bu ayakkabı yeşil ve benim aldığım elbisenin altına uymaz.
-Malia ben sadece model olarak denetiyorum sana dediginde ayakkabımı giymiştim ve ayağa kalkıp yürümeye çalıştım.
Erica çalışanlardan birine bu modelin pembesi ya da beyazı varmı diye sordu.
Tabi efendim diyip getirdiler ayakkabıyı maalesef pembesi kalmamış ama beyazıda gayet güzeldir dedi.
Bu ayakkabıyıda bana aldırdı ve kuafore doğru gidicektik. Bir taksi durdurduk ve bindik. Bildiğimiz bir kuafor olması daha iyidir.
Kuafore gelmiştik ben bir nescafe söyledim Erica'da sıcak çikolata.
Saçlarımı dağınık topuz yaptırdıktan sonra hafif bir de makyaj istedim. İşim bittikten sonra parayı ödeyip çıkmıştım.
Saate baktım saat 19.05'di. İnanamıyorum neden kendi arabamla gelmedim diye düşünürken Erica çoktan bir taksi çağırmıştı. Ahh Erica olmasa ben ne yapıcam hiç bilmiyordum.
15 dakika sonra eve gelmiştik. Hemen elbisemi giydim ayakkabılarımı da ayagıma geçirdikten sonra elime krem sürdüm çok çatlamıştı. Parfüm de sıktıktan sonra tam çıkıyodum ki çanta almadığımı fark ettim. Camdan baktım olamaz Bruno gelmişti arabaya yaslanmış bir şekilde duruyordu. Erica endişelenme dedi ayakkabınla aynı renkte bir çantam var dedi. Derin bir nefes aldım rahatlamıştım. Çantanın içine telefonumu ve makyaj malzemelerini koydum. İhtiyacım olabilirdi.
Aşağıya indim Bruno yanıma geldi ve elimden tutup arabaya kadar eşlik etti.
-Malia gerçekten çok güzel olmuşsun.
Bruno çok etkileyici görünüyordu. Her zamanki tarzında giyinmişti. Ve yine çok yakışıklıydı.-Teşekkür ederim Bruno. Sende oldukça mükemmelsin dedim
Bruno kapıyı açtı ve arabaya bindim. O da hızlı bir şekilde arabaya bindi. Arabayı kendi sürcekti, şöföru yoktu. Rahat olmam içindi galiba. Kendi kendime düşünürken bu kadar utanmana gerek yok dedi Bruno ve yanağıma bir öpücük kondurdu. Tüylerim diken diken olmuştu. Öptüğü yer sanki alev almıştı. Bu biraz daha rahatlaman içindi dedi ve elimi sıktı. Arabayı kullanmaya başladı. Biraz sonra gösterişli bir restorantın önünde durduk.
Sana layık olmasada idare et güzelim dedi. Restoranta girmiştik. Bizim için özel bir masa vardı. Üstünde iki tane mum ve çok romantik görünen bir masaydı. Oturduk ve yemek yemeye koyulduk.