Sadi bir kez daha tetiğe basar, yine boş haznedir.
Sadi: SEN HEP GÜL KOMİSERİM...
Songül hemen ileriye doğru koşar ve silahı eli ile iter kurşun camı kırıp gider. Sadi ve Songül uzunca sarılır.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Songül elleriyle Sadi'nin göğsüne vuruyordur.
Songül: Ne yapıyorsun sen? Ne yapıyorsun! Ya kurşun var onun içinde be adam! Ölseydin ne olacaktı! Bana bunu nasıl yapacaktın!
Sadi: Sen bana inanmadığın her saniye ben zaten ölüyorum komiserim.
Songül: Yapma Sadi, yapma böyle. Tamam, inanıyorum sana. Gerçekten.
Sadi: Gerçekten mi?
Songül başı ile onaylar. Sadi kollarıyla sarar sevdiği kadını. Kokusunu içine çeker. Songül de Sadi'nin omuzuna koyar başını, gözlerini kapatır, yaşların süzülmesine izin verir.
Sadi: Sana karıcığım diyebilir miyim?
Songül: Diyebilirsin kocacığım.
Bir süre daha sarılırlar, kapının çalınmasıyla ayrılırlar. İki tane üniformalı polis memuru vardır kapıda.
Memur: Komiserim, iyi akşamlar.
Songül: İyi akşamlar, ne oluyor?
Memur: Komiserim, silah atıldığına dair ihbar aldık da. Yakınlarda devriyedeydik. Bir yanlışlık olmuştur dedik ama bi bakmaya geldik.
Songül: Hee ondan, şey, şey yaa, ben silahı temizliyordum da, yarın işte düzgünce çalışsın diye, bi anlık dalgınlığıma gelip işte kurşun gidiverdi.
Memur: Anladım komiserim, yapabileceğimiz bir şey var mı?
Songül: Yok, teşekkürler. İyi akşamlar.
Memurlar: İyi akşamlar.
Songül kapıyı kapatır ve içeriye gelir, Sadi camın önündedir ve cama karton yapıştırıyordur.
Sadi: Sabaha kadar idare eder bu, sabah da ustaya haber veririm.
Songül başı ile onaylar.
Songül: Sadi, bi gelsene.
Sadi son bandı da yapıştırır ve koltuğa Songül'ün yanına oturur.
Sadi: Ne oldu karıcığım?
Songül: Biz şimdi konuştuk ya, ben sana inanıyorum, burada bir sıkıntı yok, bu zamana kadar da inanmak için kendimle çok savaştım, ama bana biraz zaman ver, normal hayata dönmem kolay olmuyor. Sonuçta olanlar sindirilmesi kolay şeyler değil.
Sadi: Karıcığım sen iyi olacaksan, tüm sabahlar, tüm akşamlar senin kurbanın olsun, ben seni bir ömür beklerim, sonunda bana dönsen de dönmesen de beklerim ben.
