2. bölüm

373 26 0
                                    

Hastanede ki olayın üstünden 1 hafta geçmişti ve kimse gelmemişti.

Sanki gelseler gideceksin

Elbette gitmeyeceğim. Ben canımı yolda bulmadım. Tanımadığım insanlarla ucunda ne olursa olsun gitmem.

Mahkeme kararıyla gelirlerse görürüm ben

Ben iç sesimle konuşurken kapı çaldı. Galiba erken konuştum. Kapıya ilerleyip açtığımda karşım da iki polis ve anne hanımla baba beyi gördüm
" pardon ne için geldiniz" dedim katı bir sesle , buna karşı anne hanım derince yutkunup konuştu. "Elisa kızım, biz senin velayetini aldık. Eğer zorluk çıkarırsan seni zorla götürmek zorunda kalacağız." dediğinde tepemin tası attı tam cevap vericekken emir yanımda bitti.

Emir" neler oluyor burada" dedi." hiç daha beni bir haftadır bilen ailem üzerimde çok hakları var gibi velayetimi almış ve beni almaya gelmişler gitmezsem-" derken cümlemi ne ara geldiğini bilmediğim eylül böldü " polisi kullanırlar.( biolarıma dönerek) siz çok iğrenç insanlarsınız eğer onu sevseydiniz onu mutlu olduğu yerde bırakırdınız" diyerek polise o sinirle bir yumruk attı.

Ne yaptığını fark eden eylül hızla geri çekildi ve yanında ki koltuğa ardından polise baktı.

Eylül" ayyy ben koltuğa vuracaktım ,polise vurdum, of yine mi karakol ya" polis ayağa kalkarken arda'da diğer polise yumruk atıp eylüle sırıttı. "Sen nereye ben oraya" diyerek polislere döndü. " biliyoruz karakola kadar eşlik edeceksiniz, hadi gidelim"

Onlar giderken ben önce emirle ardından da biolarla bakıştım.

Hayde bismillah

••••••••••
Şuan resmen zorla götürülüyordum.
Kıyafetlerimi ve eşyalarımı toplamış üstümü değiştirmiştim şimdi de makyaj yapıyordum.

Kıyafetlerimi ve eşyalarımı toplamış üstümü değiştirmiştim şimdi de makyaj yapıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Asla onlar için yapmıyordum. Yapmayı seviyordum , bu yüzden elbiseme yakışacak bir makyaj yapıp ayağa kalktım ve kendimi inceledim.

Her zaman ki gibi mükemmeldim.
Yemin ederim erkek olsam kendime yazarım o kadar güzelim be.

Aşağıya inip, beni bekledikleri arabaya bindim. Beni böyle görünce ilk şaşırsalar da sonra bozuntuya vermeyip gülümsediler.

Kadın" merhaba ben annen Sevda buda baban Fırat" diyerek elini uzatınca sıktım. Ve fırat beye baş selamı verdim.

Yol boyunca onlar konuşmak istesede ben konuşmadım. Sonunda eve varınca. Gülümseyerek konuştum "maşallah çok güzel eviniz varmış nice yıllarda kullanın"dediğimde gülümsedi.

" nice yıllarda kullanalım"diye bitirdi cümlesini.

İçeriye girince bizi kapıda karşılayan güzel yaşlı bayana gülümsedim." hoşgeldiniz Sevda kızım. ( bana dönerek) hoşgeldiniz Elisa hanım" dediğinde ona tamamen döndüm. "Ablam hanım hanımcık biri olsam okey diyeceğim ama değilim ben öküz öküzcük biri olduğum için boşverin kaldırın siz, sizli bizli konuşmayı" kadın gülerek başını salladı.

Normal de hanım kelimesi gerekliydi aslında. Saygı önemli bir şeydi ama bu kadına ısınmıştım.

Salona girdiğimizde bir sürü erkekle karşılaştık vay be.

sürü gibiler amk.

Sevda hanım" bunlar abilerin ve ikizin" deyince birden öksürmeye başladım.

"Yuh amk. Sevda hanım yanlış anlamayın ama tavşanmısınız siz. Bu ne doğur doğur yetmemiş size. Hayır anlamıyorum bu ne doğurma merakı,  bence siz bir kaçımızı evlatlık aldınız. Hayır anlamıyorum zengin olmasanız bu kadar çocuğa nasıl bakıcaksınız . tövbe tövbe" dediğimde fırat bey gülerken sevda hanım kızarmıştı.

" siz hiç gülmeyin fırat bey bu nasıl bir doyumsuzluk , tamam karınız falan ama bu kadar bana bile fazla amk, ayıp falan ama sevişe sevişe bir hal olmuşsunuz, sizden rica bir çocuk daha yapmayın, zaten türkiyenin yakışıklı yüzdesini artırmaya mı çalıştınız hala anlamış değilim."

Bu sefer fırat beyde kızarırken diğerleri gülmemek için kendini zor tutuyordu bu sefer onlara dönüp konuştum.
" gülünce ölmüyoruz beyler. Ve ben insan yemiyorum, böyle davranmanıza gerek yok. Ayrıca gülmek insani bir davranıştır gülünce ölünmez yani bilin diye diyorum" deyince kaşları çatıldı.

" annem ve babam iki güldü diye kendini bu aileden sanma ben senin niye geldiğini biliyorum.ama geldiğin gibi gideceksin " dedi yanında ki çocukta ona hak verircesine konuştu.
" giyinimin kuşanımından belli ne olduğun gelmiş birde burda konuşuyor, kimden alıyorsun bu cesareti sevgililerinden falan mı?" dedi

Sevda hanım ve Fırat bey kaşlarını çatarak onlara döndü. Hele sevda hanım öyle bir baktı ki ben bile tırstım. sevda hanım" bana bakın bir daha bir kadınla böyle konuşursanız  yapıcaklarımdan korkun yürü fırat" diyerek fırat beyin bağırıp çağırmasına izin vermeden kolundan tutarak çıkardı. Onlar çıkınca konuştum.

"Neden buraya gelmek için bir amacım olsun ki para mı? Hesabımda milyonlarım var. Ün mü? Zaten ünlüyüm dünya çapında. Aile mi? Benim kardeşim, abim dediğim insanlar zaten var. Neden amacım olsun ki, ben buraya annenizin ve babanızın zoruyla geldim şayet bana kalsa ben kendi ailemle hayatımı yaşardım. Ama sizin anne ve babanız kendi mutlulukları için beni mutlu olamayacağım bir ortama getirdiler. Tamam ben sizin kardeşiniz değilim. Ama zaten siz benim abim değilsiniz ki. Ailem değilsiniz. Belki size çocukken ihtiyacım olurdu

Ama artık bir aile kavramı sikimde bile değil ve sen, sen bir kadınla böyle konuşamazsın önce bir yaşına başına bak birde bana ,ben daha bir çocuğum ,reşit olmayan bir çocuk bana böyle bağırarak hakaret edemezsin, herşeyden önce kadınım,tabi sen dış görünüşe göre yargılıyorsun dimi, seninde dışın bir ota benzesede için bir boka benzemiyor, tipin karaktersizliğini gizlemiyor, ve siz susanlar, bir kadın yolda hakarete uğrasa, şiddet görse öldürülse , kadınları savunursunuz. Ama bunu yapan kardeşinizse susarsınız. Beni koruyacaktınız, kardeşiniz bana sürtük iması yaparken, sizin kardeşiniz olduğum için değil bir kadın olduğum için bir insan olduğum için koruyacaktınız. Eğer bir suç karşısında susuyorsan onlar kadar sende suçlusundur ama siz böyle yapmaya devam ederseniz gelecekte bunları yaşayan anneniz, kızınız, sevgiliniz olabilir aman dikkat" diyerek salondan çıktım mutfakta hâlâ siniri geçmemiş fırat bey ve sevda hanımın yanına gittim.

Sevda hanım bana sarılarak özür diledi." özür dilerim, onların böyle olmasını istemezdim. Hiç bir kadın böyle itahamlar hak etmiyor neyse ben onlarla sonra uzun uzun konuşurum. Gel sana odanı göstereyim." dedi.

Odayı göstererek dinlenmem için ayrıldı bende topuklularımı fırlatarak yatağa uzanıp gözlerimi kapattım.

GERÇEK AİLEM SON SESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin