voice.

72 4 3
                                    

Jungwon sıkmaktan parmaklarının bembeyaz olduğu çatalı inceledi.

Görüntüsünü yansıtan metal çatalı sıkıca kavradı ve karşısındaki adamın gözüne hırsla batırdı.

Kan.

Jungwon bir an duraksadı. Hala geri dönüşü vardı.

Babası şuan yalnızca kördü, daha ölmemişti.

Düşündü bir süre.

Pişman hissediyor muydu Jungwon?

Biraz paniklemişti ama bu pişmanlık değildi kesinlikle.

Hayır, kesinlikle hiç pişman değildi.

O zaman ablasının ruhunun katili den tamamen kurtulabilirdi?

Kalbine batırdı şimdi de çatalı. 1 2 3 4... Defalarca batırdı.

Elindeki çatalı babasının boynuna, karın boşluğuna, ablasına dokunan ellerine tekrar tekrar batırdı.

(...)

Babasının dehşet dolu ifadesi parçalanmış yüzünde öylece duruyordu.

Jungwon çatalı karşında kanlar içinde duran adamın her yerine batırmasına rağmen yine de hırsını alamamıştı. Resmen ablasını sikinin rahatı için kullanmış, hayatını karartmıştı. Jungwon bunu hep unutmaya çalışmıştı; hayatı boyunca bunu bilmemiş gibi yapmış, düşünmemeye çabalamıştı.

Ama artık Jungwon'a göre intikam almanın zamanı gelmişti.

Ağır adımlarla mutfağa yöneldi ve çekmecelerinde duran satırı eline alıp sakince gülümsedi.

Salona geri dönünce hiddetle bağırdı.

"ABLAMA BU ELİNLE Mİ DOKUNMUŞTUN?"

Jungwon elindeki satırı yerde kanlar içinde uzanan adamın sağ eline hızla vurdu eli bileklerden ayırdı.

"YOKSA BUNUNLA MI?"

Satırı bu sefer sol el bileğine vurdu.

"Seni lanet herif.."

Ardından Jungwon olağanüstü sakinliğiyle üstünü silkeledi ve elindeki -baya fazla miktarda olan- kanı masa örtüsünün sarkan kenarlarından birine alelade şekilde sildi.

Alıştın sanırım insanları öldürmeye.

Hiç rahatsız olmuş görünmüyorsun.

"Siktir, ney?"

Jungwon kendisine zehir olmuş bu 1 seneden sonra ilk defa ablasının sesini duymuştu. Ama bu imkansızdı?! Ablası bir sene önce ölmüştü.

Ölmemiştim.

Öldürülmüştüm.

Biraz kısa oldu bu bölüm ama hikayenin gidişatına göre burda bölmem daha iyi sanki

Öptüm <3

all of them ' enhypenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin