Bir hacker ve bir mafyanın aşkını konu alıyor.
"İşime yararsın, o yüzden seni öldürmicem.
-Sadece hayatını yönetip seni kullanılanıcaktım.-
"-Bilmiyordum sana aşık olucağımı-"
Shin taichi'yi kendinden uzaklaştırmak adına biraz itti ve ikisi de ne olduğuna anlam veremedi. Taichi yaptığı saçmalığa güldü ve kendini geri çekti.
Taichi: İşine güzel odaklanmışsın bay shin. diyip p*ç gülüşü attı ve odasına geri döndü.
Onun gülüşüne sinir olan shin kendini işe verdi ve önündeki dosya yığınını 2 saat içinde bitirdi. İşten çıkmasına daha 5 saat vardı ne yapacağını düşünürken öğle yemeği zamanı gelmişti ve shin en sevdiği yemek olan, sukuyaki yemek için dışarıda ki bir restoranta gitti.
(Bilmeyenler için sukuyaki bu👇👇)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Restorana giden shin bir yer bulup oraya oturdu ve siparişini verdi. O an hiç beklemediği biri onunla aynı masaya oturdu.
Shin: Ahhh bay sato burada ne işiniz var?
(Sato shin'e ilk görevi veren kişinin adı)
Sato: Görev ne durumda.
Shin: Birkaç aksaklık oldu.
Sato:(Sinirlenmeye başlıyor) ne gibi bir aksaklık işinizi düzgün yapmanızı engelliyor? Bana söyleyin ba-
Taichi: hmm bay shin yemek yemek yerine burada dır dır edecek zamanınız varmıydı?
Shin: Bay taichi.(Endişeli gözlerle ona bakar.)
Sato şaşırır ve taichi'ye bakar. Endişeli gözlerle ona baktıktan sonra kalkar ve gider, gitmeden önce ise shin'e ( bir daha ki görüşmemiz de sana göstericem) demiştir. Shin taichi'ye bakar ve iç geçirir. Taichi işinin bittiğini belli eden bir ses çıkarır ve oradan ayrılır, o sırada shin'in yemeği gelir.
(Zaman atlaması,shin eve gelir)
Shin: Bu gün bittim resmen ya. Ne kadar yorucuydu iş? Ama sabit bir işim olması ve yüksek bir maaş hemde haftalık mükemmel. Belki de bu benim yeni bir hayata adım atmam için bir işarettir. Evet ben yeni bir hayata adım atacağım.
Tabi shin yeni hayatına adım atarken onun peşinde ki tehliklerde ona doğru bir adım atıyordu. Shin herşeyden habersiz hayatına düzen vermeye çalıyordu...
