Evet bölüm geldiiiii.
Oy vermeyi ve yorum atmayı unutmayınnnn😽
Şarkılar,
Sezen Aksu- biliyorsun.
Gökçen- sen orda yoksun.
Müslüm gürses- affet.
İyi okumalarrrrr🤍
"Koray o nasıl dans?" Dedim ona yandan bakış atarak. Müziğin etkisine kendini çok kaptırıp deli gibi dans ediyordu.
Etrafta ona garip garip bakan bakışlara hiç aldanmıyordu.
Demir, Sefa, Oğuz, Batın, Araf, Beren, Deniz ve ben puflara oturmuş ortamızda kendinden geçen Koray'ı izliyorduk.
Beren kahkahalar içinde onu izliyordu Arafta Bereni gülümseyerek izliyordu.
Demir ve Sefa her zamanki gibi sessizliklerini koruyorlardı. Deniz yerinde kıpırdanarak şarkıya eşlik ediyordu. Oğuz'un gözü Arada denize kaysada hemen geri çekiyordu.
Ben de kendinen geçen Koray'ı kahkahalarla izliyordum.
Batında sessizliğini koruyordu."Ay çok tatlı ya" dedi Deniz oturduğu yerden oynarken. Koray durdu denize baktı ardından aynı anda sırıttılar biz ne olduğunu anlamadan Koray denizin elinden tutup onuda kendi gibi dansa kaldırdı.
İkisi birlikte deli gibi dans etmeye başladığında mutluydum. Sevdiklerimin mutlu olması anlamsızca iyi hissettiriyordu.
Berenle onları alkış tutmaya başladığımızda gözüm Oğuz'a takıldı.
Bugün gerçekten durgun görünüyordu. Düz sabit bakışlarını oynayan Deniz ve Koray'a dikmiş ifadesiz bir yüz ama sert bir gözle onları seyrediyordu. Gözlerini bir saniye bile kırpmadan.Koray bana döndü. "Leyla? Hadi güzelim" dedi elini uzattı. Bakışlar bana döndüğünde Deniz ellerini çarpıyordu.
"Yok ben oynayamam" dedim. Gerçekten böyle konularda çok kötüydüm babam dans etmemi yasaklamıştı. Bir yaşıma kadar beni düğünlere bile götürmüyordu oradakilere özenirim diye.
Koray alt dudağını büzdü. "Of tamam ya, Beren gel sen" dedi bu sefer elini ona uzatırken Beren bu teklifi bekler gibi ayağa kalkıp onlara katıldı.
Üçü şarkından bağımsız danslarını ederken onları yüzümdeki gülümseme ile seyrediyordum.
Babam asla böyle bir kız olmamı istemezdi. Böyle bir kız olmamam için beni çoğu şeyden uzak tutmuştu ama bir şekilde burdaydım, eksiklerimle.
Yanımıza birinin gelmesiyle bakışlarım oraya döndü. Güneş gelmişti. Yüzünde utangaç bir gülümseme vardı.
Lacivert bir elbise giymişti sarı saçlarını açık bırakmıştı. Yüzüne ise doğal sayılacak bir makyaj yapmıştı. Yine çok güzeldi.
"Selam" dedi utangaç bir sesle. Bakışlarım hemen Demir'i buldu. Onunla bu konu halkında konuşmak istiyordum aslında motorla götürmeler falan.
Güneşte aynı benim gibi karanlığa rağmen görünün gözlerindeki parıltıyla Demir'e bakıyordu. Demir ifadesiz gözlerle güneşe bir bakış atıp tekrar önüne döndü. Bu hareketine şaşırmıştım ama daha da kötüsü güneşin yüzüydü. Gülümseyen yüzü solarken gözlerinde ki parıltı yok oldu.
Kısa bir an güneşte kendimi gördüm.
Gülümsedim. "Gelsene" diyerek yanımdaki pufu işaret ettim. Yanıma oturduğunda Demir tam karşısında kalmıştı ama dönüp bakmadı.