☸ Geçmişten Gelen Biri ☸

45 5 0
                                    

Eelsina, o günden sonra ne Sia'yı ne de Marwin'i gözünün önünden ayırıyor ve bir yere gitmelerine izin vermiyordu. İkisine de hiç güvenmiyordu bu yüzden de etrafında olup ne yaptıklarını bilmek istiyordu. Myles'ın uykuya daldığı o korkunç gecenin üzerinden geçen yedinci günün akşamında kendine geldiğinde üçü de odada onun başında duruyordu ve Eelsina elindeki muskaları açıp açmama konusunda kararsızlıkla düşünüyordu. 

Myles'a yapılan ve nasıl olduğunu anlamadığı o saldırıdan sonra içinde bilenen sinir, toplanan gücünü daha da hızlandırmıştı yine de tam gücüne ulaşabilmesi için daha aylar geçmesi gerektiğinin farkındaydı Eelsina. Genç adamın uyandığını ilk fark eden Sia olmuştu ama Eelsina onun Myles'a yaklaşmasına izin vermeden uyanan çocuğun üzerine eğildiğinde Myles'ın şaşkın bakışları sırayla hepsinin üzerinde gezindikten sonra "Ne oldu?" diye sormuştu. 

Eelsina nereden başlaması gerektiğin bile bilmiyorken "Nasılsın?" diye sormuştu. Myles tıpkı geçen seferki gibi oldukça yorgun olması dışında kendini iyi hissediyordu. Kafasını sallarken gözünü odadaki diğer iki kişiye çevirirken "Neler oluyor burada?" diye sormuştu tekrar. Eelsina onun sorusunu umursamadan "Yine o kırmızı kediydi değil mi?" diye sordu. Myles şaşkınlıkla kıza dönerken "Gördün mü onu?" diye sormuştu. Eelsina dişlerini gıcırdatırken yüz ifadesi değişince Myles kötü bir şeyler olduğunu anlamıştı. Marwin hala korktuğu kıza sessiz bir şekilde "Araştırıyorum hala ama, böyle bir illüzyonu ilk kez görüyorum. Bir vampirin işi olduğunu sanmıyorum" dese de Eelsina'nın bakışları ile titreyerek kafasını öne eğip susmuştu. Sia olanlarla değil Myles'ın durumuyla ilgilendiği için Eelsina'ya yalvararak izin isterken Myles da arkadaşının tüm bu fantastik şeyleri gayet olgunlukla karşılamasına şaşırsa da ona yaklaşmak için neden izin istediğine anlam veremeyerek "Saçmalama Sia gelsene" demişti.

Eelsina yine aralarına girdiğinde Myles kızın gözlerinin içine bakıp eliyle "Eelsina! Neler oluyor?" diye sormuştu. Kızın olanları ona anlatma gibi bir düşüncesi yoktu ama Myles'ın gözlerindeki sorgulayan ifadeye dayanamayarak oldukça üsten bir durum güncellemesi yapmıştı. Sia'nın, muskaların asıl sahibi olduğunu Marwin'in ise bir Goblin olduğunu öğrenen Myles şaşkınlıkla yerinden kalkmaya çalışırken ayaklarının tutmadığını görünce kimseye bir şey söylemeden tekrar uzanmıştı ama bu durum Sia'nın gözünden kaçmamıştı.

"Ne oldu?"

"Bir şey olmadı"

"Hayır ayağa kalkamadın!"

"Kalkamadım değil kalkmadım Sia"

"Hayır, kalkamadın! Eelsina bir şey var"

Eelsina onun uyarısı ile Myles'ın ayağa kalkmasını istemişti ama çocuğun bacaklarının üzerinde duramadığını fark edince çaresizlikle ne yapacağını bilemeyerek oradan oraya dolaşıp durmuştu. Ona bunu yapanların nasıl yaptıklarını bile anlamayan kız bunu nasıl durduracağını bilmiyor olmaktan nefret ediyordu. Myles'ın "İyim ben" deyişlerini bile duymayan Eelsina sonunda "MARWIN" diye bağırmıştı. Yaşlı adam korkuyla yerinden sıçrayınca "Git ve bana nerede olduklarını bul" diye haykırdığında Sia ve Marwin'in itiraz çığlıklarına baskın gelen öfkesini durdurmak isteyen Myles uzanıp kızın kolunu tuttuğunda zar zor da olsa ayakta kalabiliyordu.

"Eelsina iyim ben. Gücünü kazanman gerektiğini biliyorsun şimdi olmaz. Bu yüzden olmaz!"

"Bu yüzden mi?! Bir haftadır bir ateşlenip bir buz keserek yatıyorsun şimdi sonunda uyandın ama yürüyemiyorsun! Bunun bir adım ilerisi ölümünü beklemem mi?!"

"BÖYLE ÖFKEYLE KALKIP SALDIRIRSAN TAM DA BUNU YAPMANI İSTEYENLERİN TUZAKLARINA DÜŞECEKSİN İŞTE ASIL O ZAMAN HEPİMİZ ÖLECEĞİZ! BURNUNUN DİKİNE GİTMEKTEN VAZGEÇ!"

Bluemoon (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin