Bugün annemin mahkemesi vardı.
Korkuyordum,
Yaşadığım duyguyu bir tek bu anlatırdı.Annem serbest olduğunda bana yapacaklarını tahmin bile edemiyordum.Ablam el ele tutuşup adı okunan annemin mahkeme salonuna girdik.Bir süre hiç bir şey anlamadığım o boş konuşmalarından hayatıma bağlı tokmağın masaya değmesiyle ayağa kalktım.Hayatım bir kelimeye bağlıydı.
O sırada hakim konuştu:
"Gereği düşünüldü
Fulya Özaslan adındaki mahkumun serbest bırakılması fikrine varılmıştır..."Devamını duymak istemedim.Hemen gözyaşlarıyla fırlayıp mahkeme salonunu terk ettim.O sırada annemin bana attığı ölümcül bakışları hissettim ama karşılaşmak istemedim.
Adliyeden çıkıp ileri sokaklara kadar yürüdüm.Kimsenin beni görmediğinden emin olarak kafeye girdim.Göz yaşlarımı tutamıyordum.
Mendille silmek istemiyordum.Bana birinin destek olmasını istiyordum.Telefon rehberine girip tek kayıtlı kişiyi aradım.O melodik sesini duydum:
"Alo Hira ,iyi misin?"
O sırada güçsüz sesim cevap verdi"Sana ihtiyacım var gelebilir misin?Gözümün yaşını mendille silebilicek birine ihtiyacım var."
Durumun kötü olduğunu anladığı için direk konumu istedi.Konumu atıp hıçkırıklarla gelmesini bekledim.O sırada kapıda o ferahlatıcı kokusunu soludum.Yeşil gözlerini gördüm, tekrardan doğdum.
Evden aceleyle çıkmış olmalıydı ki sweatshirt ve eşofman ile gelmişti.Yeşil gözleri beni araken yaşlı gözlerimle buluştu gözleri.
İçten içe merak ettiğini biliyordum.Bir çikolata için numarasını aldığı kişi neden onu arıyordu.Ama o da şunu bilmiyordu telefonumda ondan başka kimse kayıtlı değildi.
Gözlerimiz çarpışınca hızla masaya ilerledi.O sırada sweatshirtün cebinden çıkardığı mendille göz yaşlarımı sildi.Aklıma Sabahattin Ali'nin "Avuç İçlerimden Öptü"şiiri geldi.Sildiği mendille istemsizce gülümsedim.Kadife sesini duydum:
"Ne oldu,bir şey mi yaptılar sana,o masum canına bir şey yapmadılar dimi?"
Hızlıca sorduğu soru karşısında direk hayatımı anlattım.
Evet şu an çikolata için kavga ettiğim adama hayatımı anlatıyorum.Bir de benim ağzımdan duysunlar hayatımı.
İlk intihar deneyiminden mahkemeye kadar her şeyi anlattım.Duyduklarını sindiremeyen Mert
annemin kapıdan "Hira"diye bağırmasıyla sinirle arkasına döndü.Yine yapıyordu işte masum anne rolüne yine girmişti yine insanları kandırıcaktı ama Mert pek bir kanacağa benzemiyordu .∆∆∆∆§§§§§∆∆∆∆§§§§§∆∆∆∆§§§§§∆∆
Yeni bölüme oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.Sevgiler 🍷🍷🍷 sizi çok seven yazarınız♥️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Kız Çocuğu 🍫(Yarı texting)
ChickLitBir kız çoçuğunun en fazla neye ihtiyacı olurdu? *Makyaj *Oyuncak *Tarak *Takı Hayır,bunlardan hiç biri değildi.En fazla anne sevgisine muhtaçtı.Annesi ona bir gün bağırmasa o gün bayramdır.İnsanlar için çok zor olan o mutluluk bu kız çocuğu için an...