²²

180 17 1
                                    


Ablam sınavdayken ben oturuyorum çünkü neden olmasın bu arada biraz kaos yaratacam çünkü neden olmasınn bu arada önceki bölüm 778 kelimeydi
0000000000000000000000000000000000000000

(Seungmin)

Uyandığımda Chan'ı görememiştim, ona bakmak için aşağıya inmiştim indiğimde onu yemek yaparken görmüştüm yanına gidip arkasından sarıldım oda bana doğru dönüp bana sarıldı yüzünü görmek içi  kafamı kaldırdım, gördüğüm şeyle ağazım açılmıştı, gözleri gözlerinde lens yoktu, ve benimkiler gibi olan o yeşil gözlere baktım, mutlulukla ve sevinç'le baktım.

"C- chan gözlerin"

"Ne olmuş gözlerime"

"Gözlerinde lens yok"

"Ahh evet artık öğrenmen gerektiğini düşündüm" dedi, bu dediği ile dudaklarına yapıştım.

"Seni seviyorum Bangchan, hemde o kadar seviyorum ki, ilk başlarda ruh eşim olduğunu düşünüyordum ama sen göz rengini saklayınca olmadığını düşündüm ama öyleymişsin, sen benim ruh eşimsin" dedim gözlerim dolarak

"Bende seni seviyorum Seungmin, sen benimsin ve bende seninim, artık kimse sana dokunmayacak" bu dediği ile ağlamaya başladım, ben ağlarken o sırtımı sıvazlıyordu, ağlamam biraz duruca Chan'a baktım.

"Peki bunu bana daha önce neden söylemedin Chan"dedim

"Korktum"

"Neyden korktun"

"Benden korkmandan korktum, benden irenmenden korktum"

"Senden asla irenmem sevgilim" dedim ve yanağına bir öpücük kondurdum, bir anda telefonumun çalmasıyla irkilmiştim, telefonumu alıp baktığımda bilinmeyen numara yazıyordu, telefonu merakla açım kulağıma götürdüm.

"Merhaba Kim Seungmin'le mi görüşüyorum"

"Evet benim buyrun"

"Size bir teklifte bulunmak istiyoruz"

"Ne teklifi"

"İş teklifi xxx korakolu size iş sunuyor"

"Neeee"

"Noldu hayatım" dedi Chan, telefonu kulağımdan uzaklaştırıp konuştum.

"Bana bir iş teklifi sunuyorlar"

"Eee kabül etsene"

"Sorun şu korenin en iyi karokalı iş teklifi sunuyor"

"nE"

"1 dakika sakın konuşma" dedim ve tekrardan telefonu kulağıma götürdüm.

"Bana biraz zaman verirmisiniz"

"Tabiki istediğiniz zaman arayabilirsiniz"

"Teşekkür ederim görüşürüz"

"Görüşürüz" dedi ve kapattım, Chan'la uzun süre bakıştık, bir çok şey üst üste gelmişti bayılmama ramak kalmıştı.

"Neyse hadi yemek yiyelim Changbin'leri çağır gelsinler"

"Tamam" dedim ve onların olduğu odaya doğru gittim, kapıyı bir kaç kez çaldım, ses gelmemişti, kapıyı açıp girdiğimde Jeongin'in uyuduğunu gördüm, tam yanına gidicekken Changbin lavobodan çıktığını gördüm üstünde hiç bir şey yoktu tek alt için boxer vardı hızlıca kapıyı kapattım ve bağırdım.

"Chantbin üstüne bir şey giy be, burası senin evin değil!"

"Tamam be ne bağırıyon, gelebilirsin giydim" dedi ve odaya girdim.

turn on the lihgtsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin