CEZA

342 14 3
                                    

Eyvah! Şimdi sıçtım!!
Annem.Bizi.Öpüşürken.Gördü.

Annemin sesiyle irkildim"Mira!!Gel Konuşalım."Buğra'yı itekleyip "Çabuk buradan git!"diye bağırdım. Buğra "Hayır seni bırakamam. Açıklama yapılması gerekiyorsa ben de yaparım." dedi ve annemin yanına gitti. Annemin sinirli olduğunu anlamıştım. Annem bana dönerek "Çabuk odana çık." diye bağırdı. Odaya çıktığımda aklım Buğradaydı. Bir ses duyduğumda annemin kapımı kilitlediğini anladım.

'Lanet olsun !!'

Ne konuşacaklardı annemle ? Çatlayabilirim şuan merakımdan. Telefonumun yanında olması merakımı giderebilirdi. Hemen Buğrayı aradım. Çaldı .. Çaldı .. Çaldı.. Ama açmadı ... Neden açmıyo ki bu şimdi ? Evet şuan daha çok meraklandım. Camdan dışarı bakmaya başladım. Ama Buğra ortalıklarda yoktu. Kendimi yatağıma attım. Saat 21:30 olmasına rağmen çok uykum gelmişti. Üstümü bile değiştirmeden uykuya daldım.

Uyandığımda saat 00:30'du. Lanet olsun donmuşum. Hatta titriyordum.Üstümde battaniye olmasına rağmen üşüyordum. Bir dakika üstümü kim örttü. Annem örttü herhalde. Ama cam açık kalmıştı camı da kapatırdı. Camın önünde bir kutu vardı. İçinde en sevdiğim çikolata ve bir not vardı. Tabiki ilk önce çikolatayı yiyecektim. Yarısını yedikten sonra merak edip notu okudum. 'Seni kurtaracağım prenses. -B- ' Yazıyordu. Bunu Buğra getirmişti. Üstümü de o örtmüştü demekki .Ay aşkımm, canım benim ya. Hayır Mira hayırr !! Onu o kadar çabuk affedemem. Beni de diğer kızlar gibi görüyordu belki de. Ama yine de içimden onu affetmek geçiyordu.Bir dakika benim en sevdiğim çikolatayı nerden biliyordu. Belki de öyle denk gelmiştir. Peki içeri nasıl girdi? Soruları bir kenara bırakıp çikolatamı yemeye başladım. Bittiğinde yine kendimi yatağa atmıştım.

Sabah uyandığımda saat 2:30'du. Ohaa ben o kadar uyudum mu ya ? Annem belki kapımı açmıştır diye düşünerek kapıyı açmayı denedim vee oleey be canım anneeem benim.
Kıyamamış yine bana. Annemin yanına gidip sımsıkı sarıldım."Kızım yavaş ol. Bana değil git Buğra'ya sarıl. Çok seviyor seni. " dediğinde agzım açık kalmıştı. Annemi öpüp odama çıktım. Hemen telefonumu aldım ve Buğra'yı aradım. Ikinci calisinda acmisti. Bir sey soylememe firsat vermeden "Kurtuldun mu prenses. " dedi." E-evet de sen nasıl annemi ikna ettin?" "Meslek sırrı güzelim. " dediğinde yine sinirlendim. Kaç kızın ailesine açıklama yapti acaba. Telefonu yüzüne kapadım ve kendimi yatağıma bıraktım. Oysa ben bugün Buğrayla konusup bu meseleyi halletmeyi dusunuyordum ama suan vazgecmistim.

Lanet olsun bunun camda ne işi var ?

Pencereyi açtıgımda Buğra içeri girdi ve "Bir an hiç açmayacaksın sandim." dedi. Lanet olsun yine kıyamadım. "Ne işin var burda? Hem neden normal insanlar gibi kapıyı kullanmıyorsun?"dedim. "Çünkü ben normal değilim. Hem seni özledim." dedi. "Normal olmadığını biliyorum zaten özledim lafida hic inandirici gelmedi. Kim bilir gunde kac kiza diyorsundur ? Zaten sonucta biz sevgili falan degiliz." dedim. Sasirmisti. Neyine sasiriyo acaba sanki yapmadigi seyleri soyluyorum. "Hic bir kiza 'özledim' demedim ben. Sen ilksin. Aşkın ne oldugunu bilmiyorum. Ben hayatimda hic aşık olmadım. Evet yasadigim butun iliskiler tek gecelikti. Ama seninle oyle degil. Seninleyken hayat duruyor. Seni bir erkekle gordugumde onlari öldüresim geliyor. Ben aşkı senden öğrenmek istiyorum. Senle yaşayarak öğrenmek istiyorum. Mira ben sensiz yapamıyorum. Seni görmediğim her dakika özlüyorum. Belki seninle tanışalı 1 hafta oldu beni daha tanımıyor olabilirsin ama güven bana nolur Mira. Bana bir şans ver." dedikten sonra yere düşüp bayılabilirdim. Vücudu yetmiyormuş gibi sözleri de beni kendine aşık ediyordu. Şimdi ona sarılıp hiç bırakmayasım var. Düşüncelerime daha fazla dayanamayıp Buğra'ya sarıldım, hiç bırakmazcasına... O da kollarını belime sardı. Ne kadar öyle kaldığımızi hatirlamiyorum. Ama uzun bir süre ayrilmadik. Kulağima "Seni seviyorum." diye fisildadi. Bende ayni sekilde ona "Seni seviyorum." dedim.

Ayrıldığımızda "Bu akşam seni 20:30 da alırım." dedi. Onaylarcasına kafamı salladım. Dudağının kenarına bir öpücük kondurdum. Gülümseyerek geldiği yerden çıktı.

Şimdiden ne giyceğimi düşünmeye başlamıştım. Ama ondan önce gidip duş aldım. Aşağiya indim ve anneme Buğrayla buluşacağımı söyledim. O da hemen itiraz etti. Tamam şakaydı tabiki onayladı ve bende annemi öpüp odama çıktım. Kırmızı bir elbise giyip saçlarımı düzleştirdim. Siyah bilekten bağlamalı babetlerimi ve siyah küçük çantamı aldim. Kiyafetime uygun aksesuarlari da taktiktan sonra dogal bir makyaj yaptim.(Multide var.) Hazir olduguma emin olunca saate baktim. Saat 20:36' di. Buğra coktan gelmistir diyerek asagiya indim.

Kapida mukemmel arabasiyla beni bekliyordu. "Çok beklettim mi ?" " Hayir tabiki. Gunlerce beklerim ben seni yeter ki gel. " dedi ve "Bu arada çok fazla güzel olmuşsun. " diyerek devam etti. Sende çok coolsun aşkimm benim ya. "Tesekkur ederim. Sende fena değilsin." diyerek güldüm. Kapimi acmasini beklemistim ama illa bir hödüklük yapmasi gerekiyordu ya acmadi. Bende uzatmadan arabaya bindim. Yolculuğumuz sessiz geçmisti.

Geldigimizde arabadan indim ve borcumu odedigimiz yere geldigimizi anladim. O da arabadan inince yanima geldi ve elimi tuttu. Iceri girdigimizde bize bakiyorlardi. Ne var sanki cok garip bir halimiz varmis gibi. Sonunda bir masa bulup oturduk. Kolunu boynuma doladi ve beni kendine cekti. Kokusunu icime cektim. Hayatimda ki en guzel kokuydu bu. Sarhos eden kokusuna dayanamayip dudaklarimi gitmek istedigi yere biraktim. Dudaklarini araladi ve bana karsilik verdi. Lanet olsun cok profesyoneldi bu konuda. Ayrildigimizda ikimizde nefes nefeseydik. "Bakiyorum da bu sefer kendi isteğinle öptun prenses ama ben sana soylemistim. " dedi ve sırıttı. Gercektende hakliydi. Ne diyebilirimki cevap vermedim ve bende gulmeye basladim. Daha sonra yanimiza biri geldiginde Eren oldugunu anladim.

Yok artik. Bu gercek olamaz. Hayir hayir bu Eren olamaz.Nerden çıktı bu ?

Önceki bölüme 5 oy gelmemesine rağmen yeni bölümü attım. Özellikle bazı arkadaşlarımın istekleri üzerine Ama en azından 3 oy gelsin lütfen. Okuyanlar bir de oy atsa gerçekten beni çok ama çok mutlu edersiniz. Şimdiden teşekkürler.

-ŞİZOFREN AŞIK-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin