🌿3.BÖLÜM: GEÇMİŞİMDEN BAZI KESİMLER🌿

6.4K 274 20
                                    

Güzel bir bölüm olduğunu düşünüyorum umarım sizler de öyle düşünürsünüz, düşüncelerinizi satır arası yorumlarda belirtebilisinizz♡♡

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

İYİ OKUMALAR...🌼

Gözüme gelen güneş ışınları yüzümü radarına takarken homurdanarak başka tarafa döndüm ve Yorganı başıma kadar çektim. Ama bu sefer de çok fazla sıcak olduğu için yüzümden çektim.

Ne yazıkki zaten ben bunları yaparken uykum bedenimi terk etmişti bile.

Güneş ışınlarına söverek kalktım ve banyoya girdim. Günlük ihtiyaçlarımı karşılayıp rahatlatıcı bir duş adım.

Üzerime siyah, deri pantolon ve siyah bir buluz ile kot ceketle kombinimi tamamladım. Omuzlarımda biten kısa siyah saçlarımı fön yardımı ile düzleştirdikten sonra nude rengi bir ruj, keskin eyeliner, maskara ve biraz allık ile makyajımı tamamladım.

Salona indiğimde direkt mutfağa geçtim.

Şaka maka çok acıtmıştım ya, hemen bir omlet pişirdim. Yanına kahvaltılık koydum. Son olarak acı ve sert bir kahve yaptığımda masaya geçtim ve hepsini bir güzel mideme indirdim.

Bugün gerçekten çok işim olduğu için evde daha fazla oyalanmadan çıktım.

Siyah lüks arabama bindim -evet bir arabam da var hem de bir koleksiyon- ve ÇELİK Holdinge sürdüm.

Ben 10 yaşlarımdayken yine o adam tarafından dövülmüş ve sokağa atılmıştım. Sokaktaki parkta oturmuş acı içinde kıvranırken biri yanıma oturmuştu,

Deren 10 yaşındayken>

Yine babam tarafından dövülmüş ve sokağa atılmıştım. Bunlara artık alışmıştım, çünkü hafta da dört gün geceleri sokakta kalır geri kalan günlerde ise evin bodrum katında..

Bu sefer yemekleri hazırlamış tabakları masaya taşırken elim yandığı için yere düşürüp kırdığım için feci bir şekilde dövülmüştüm. Neden bu kadar dövüyorlardı ki? Ben onlara bir şey yapmamıştım bile?

Hem bu sefer çok fazla vurmuş ve kemer ile dövmüştü, çok acımıştı!
Belim resmen sökülüyor gibiydi.

Parkın bankına oturup acının biraz olsun geçmesini bekledim ama geçeceğe hiç benzemiyordu.

Ben acı içinde kıvranırken yanıma birisi oturdu.
Kim olduğuna bakarken griye çalan yeşil gözlerim bir çift simsiyah gözlerle karşılaştı..

Benden biraz daha büyük gözüküyordu,

"Ne oldu sana böyle? neden her yerin kan?" Kimdi bu çocuk ve neden benim yanıma gelmişti?

Banktan kalkarak bir kaç adım geriye gittim, bana zarar verebilirdi.

"Hey! Sakin ol, ben sana zarar vermem küçük kız" kaşlarımı çattım ben küçük değildim.

"Ben küçük değilim!" Gülümsedi.

"Görmüyor musun boyunu? Ben aslan gibiyim sen ise kedi gibi" dedi. Ne kedi gibi mi?!

Ne diyordu bu büyük çocuk! Ben küçük falan değildim işte! Parmak uçlarımda iyice yüksekdim ve ellerim ile boyumuzu ölçüştürdüm.

Ne var yani onun göğsüne geliyorsam. Bu çocuğa fazlası ile gıcık olmuştum.

Arkamı döndüm ve oradan uzaklaştım. Ama çok uzaklaşamadım çünkü beni kolumdan tutarak durdurdu ve kaşlarını çatarak o güzel sesi ile konuştu,

GERÇEK AİLEM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin