Essiz Savaş Ruhu 3

C402 - Şaşırtıcı

EŞSİZ SAVAŞ RUHU

"Devam etmeliyim... ilerlemeye devam etmeliyim..."

"Devam etmeliyim... ilerlemeye devam etmeliyim..."

"Devam etmeliyim... ilerlemeye devam etmeliyim..."

“……”

Qin Nan, sanki vizyonunda var olan tek şey önündeki yolmuş gibi kalbinde sürekli inledi. Nihai zafere ancak yolu bitirerek ulaşabilirdi.

Korkunç baskı altında yavaşça ayağını kaldırdı ve yere indi. Tüm vücudu bir bataklığa batmış gibi hissediyordu. Attığı her adımda güçlü bir düşmanı yenmiş gibi hissediyordu.

Bir adım... iki adım... üç adım...

Bir saat… iki saat… üç saat…

Qin Nan'ın iki yüz otuz dokuzuncu adıma ulaşması altı saat sürdü. Aydan gelen hafif ışık yeryüzünü aydınlatırken, gökyüzünde bir önceki parlak güneş, karanlığın ortasında sayısız yıldızla yer değiştirmişti. Qin Nan'ın figürü mavi tuğla yolda titremeye devam ederken, Üçlü Kapı'nın tamamı mistik bir görünüm olarak hizmet etti. Ağır nefesi bir volkanın patlaması gibiydi. Ter, buharlaşmadan önce vücudundan atılmaya devam etti. Bu kadar uzun süre baskıya katlanmanın yorgunluğunu herkes görünüşünden hissedebiliyordu.

Mahkeme Başkanı Jin'in mürettebatı ve kıyıdaki yetiştirici kalabalığı, altı saatlik süre boyunca odak noktalarını hiç değiştirmediler. Qin Nan'ın ileriye doğru zor adımlar atmasına tanık olurken ruhlarına dokunulduğunu hissedebiliyorlardı. Qin Nan iki yüz otuz dokuzuncu adıma geldiğinde özellikle gergindiler.

İki yüz otuz dokuzuncu adım ile iki yüz kırkıncı adım arasında büyük bir fark vardı. Ying Xunlong gibi bir dahi bile, sırf bu adımı gerçekleştirmek için Xue Wuheng'in üç İmparator Silahı almasına rağmen burada yenilgiyi deneyimlemişti.

"Hehe." O anda, Chen Ying şaşırtıcı bir şekilde konuştu, "Bence o, bu iki yüz kırkıncı adımı kesinlikle aşabilir."

Cümleyi bitirdikten sonra tonu hemen değişti, "Doğru tahmin ettiysem, Qin Nan Dövüş Ruhunu serbest bırakmak üzere. Ne de olsa, o sekizinci sınıf Xuan dereceli Dövüş Ruhuna sahip bir dahi! Dövüşçü Ruhunun yardımı olmadan, bu iki yüz kırkıncı adımı başarmasının hiçbir yolu yok! Dövüş Ruhunun yardımıyla ilerlemeye çalışan tsk tsk, Xue Wuheng'in önceki eylemiyle aynı değil mi!"

Gelişimciler bunu duyunca kaşlarını çattı ama onun sözlerini yalanlamadılar.

Canglan Kıtasında Dövüş Ruhları saflarına katı bir kural uygulandı. Bu nedenle, Qin Nan gibi sekizinci sınıf Xuan Seviye Dövüş Ruhu'na sahip bir dahiyle karşılaştıklarında şaşırmaları bir yana, kıskançlık da hissedeceklerdi.

Tıpkı Chen Ying'in söylediği gibi, eğer Qin Nan'ın Dövüş Ruhu rütbesi olmasaydı onlardan daha yetenekli olmayabilirdi.

"Burada saçma sapan konuşmayı bırak. Qin Nan'ın Dövüş Ruhunu serbest bırakmadan bu aşamaya ulaşması yeterince etkileyici." Chen Fei kız kardeşine baktı. Şimdi onu buraya getirme kararından pişmanlık duyuyordu.

"Chen Fei, Chen Ying haklı. Dövüşçü Ruhuna bir kez güvendiğinde, başardığı adım sayısı ne olursa olsun, hiç de etkileyici olmayacak."

Mahkeme Ustası Jin başını salladı.

Üçlü Kapı kişinin kararlılığını geliştirmek için kurulmuştu. Uygulayıcılar dış yardıma güveniyorsa, bu nasıl bir eğitimdi?

...bu arada, Üçlü Kapı'nın mavi tuğlalı yolunda...