Mayda Demir
"Atay..."
Dudaklarım arasından dökülen isimle korkum daha da arttı. Ayağa fırlarken dudaklarımı kemirmeye başladım.
Yandım, bittim, kül oldum.
"İlk defa abi demedin, hayırdır?" dedi keyifli sesiyle.
Bittim ben, odasına en başından beri girmekle hata yapmıştım.
"Özür dilerim," dedim ayağa kalkıp yatağını tek elimle düzeltirken.
"Odamda kal Mayda." dedi sakin ses tonuyla.
Bir şey demeden yatağın üstüne yavaşça oturdum.
"Bir daha olmaz." deyiverdim aceleyle.
"Bir daha olsun, sorun olursa şehit olayım."
Gülümsememle iç çekişini duydum.
"Kameradan izliyorum seni, odamı baya sevmiş gibisin."
Anında başımı olumsuz anlamda salladım. Yok, ben balkon için buradaydım. Başka amacım niye olsun ki? Etrafa bakarken sağ köşedeki kırmızı ışıkla kaşlarımı çattım.
"Neden odanda kamera var."
Merakıma yenik düşerek konuşmamla bir kaç hışırtı sesi duydum.
"İç çamaşırlarımı çalan kişiyi bulmak için taktım."
İç çamaşır mı? Sırıttım. Artık diğer hırsız benim. Şaka.
"Çalan kimmiş peki?"
Şahsen merak ettim. Benim iç çamaşırlarımı birisi çalsa cinganlık çıkartırdım valla.
"Abin çalıyormuş. Dün öğrendim ama hâlâ dövemedim."
Kaşlarımı çattım. Abimi almayın benden, lütfen!!!
"Abime şuan için ihtiyacım var. Abimi dövme ben sana alırım iç çamaşırı."
Lan!
Ben buna niye iç çamaşırı alıyorum amk?
"Gelince alırsın o zaman?"
Seni fırsatçı seni.
"Alırım." dedim ve diğer konuya geçmeye çalıştım.
"Şey, odanın balkonu bahçeye bakıyor da, ondan buradayım." dememle gülüş sesini duydum.
Yani niye güler ki bir insan buna? Komik değil!
"Balkon... Hım, iyiymiş."
Alay mı ediyordu bu? Valla boğarım bak!
"Hem numaramı nerden buldun? Gecenin bu saatinde rahatsız edilir mi? Sapık mısın sen?"
Peş peşe konuşurken oflayış sesini işittim. O bana mı ofladı? Boğarım!
"Bütün timin numarasını abin telefonuna kayıt etti. Ayrıca sapık değilim ama odama girerek sen sapık konumuna düştün."
Lan!
Şeytan diyor ki, 'Al kızım eline pompalıyı hiç bir şey düşünmeden öldür şunu.'
"Bir kere odan ferah diye geldim. Ayrıca eşyalarına dokunmadım."
Kameraya dil çıkartırken yine gülmüştü.
"Öyle olsun bakalım." deyip susuvermişti.
"Hım hım."
Sessizce yatağa uzanırken açık olan bacaklarım şortun yukarı doğru kaymasıyla biraz daha açıldı. Elimle gözlerimi ovalarken derin bir iç çektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GADASINI ALDIĞIM
General Fiction-TAMAMLANDI- "Göğsünün altındaki ufacık ve yorgun yüreğin beni hiç mi sevemez gadasını aldığım?" - Yüzbaşı Atay Han Bozkurt ve kalp hastası Mayda Demir'in hikayesidir.
