1980 yıllarında bir kış mevsimi aylardan ocak diyor Babam: hemen hemen her sabahki gibi kalktım oturduğumuz ve aynı zamanda yattığımız odanının camından dışarı baktığımda lapa,lapa kar yağıyordu oturma odasına girdiğimde annem babam ve kardeşlerim çoktan kalkmış yatakları topluyorlardı bende her akşam o yaktığımızda evimizi sımsıcak yapan sobamızın hemen yanındaki yatağımı topladım annem ve babamın odasındakı somyanın üzerine koydum tekrar içeri gittim annemin yanına kahvaltı hazırlıyordu evin en küçüğüde ben olduğum için anneme hep ben yardım ediyordum bu durumdam şikayetçi değildim ama öbür kardeşlerim hep o siyah beyaz televizyonumuzdan karaşimşek adlı bir çizgi film izlerlerdi of off en bayıldığım çizgi filmdi ve bu haksızlıktı.oflandım puflandım ama sofrayı oturma odamıza serdim koca gri sinimizide getirdim koydum annemde yeni yaptığı kömbeyi sobadan aldı sofraya koydu yanına peynir zeytin haşlanmış yumurta ve çaydanlıkla çayımızıda getirdi afiyetle ailecek oturup yedik . her zamanki gibi kahvatıdan sonra İşlerimiz brikmiş olurdu ve yapılacaklar bizi beklerdi.sofradan kalktım ve ellerimi yıkamak için banyoya gittim penceresi açık olan odanın camından içeri giren dondurucu soğuk adete bir bıçak gibi yüzümü kesiyordu ne de olsa kış mevsimindeydik ve küçük bir köyde yaşadımız için normal şehirlere göre kış mevsimleri burda daha zor ve daha dondrucu geçerdi, geçtiği gibide insanın canını alırdı,çünki önce hem koyunların karnını doyurmak arkasınadan küçücük bedenimle karlara bata çıka çeşmeye götürür su içmeleri sağlar iş bununl da bitmezdi sıra evimizin çatısız damındaki karları temizlemek vardı saatler sürer ellerimi hissetmez burnum morarana kadar kar temizlerdim bizim oralarda dam deriz çatıya damdan ,kızakla kayan eglenen karın içinde yuvarlanan çocuklara bakar derin bir iç geçirirdim, kar onlara eglence bana zulüm gelirdi kavgam 7 yaşında başladı belkide hayat beni o zamanlar çarkın dişlilerinin arasına almıştı bile,yinede bu kadar yoksulluktan bu kadar bişeyleri başarma arasında bile kendime eğlence çıkarabiyordum damdan temizlediğim karların üzerine atlamak,soğuktan üşüyen serçelere yem vermek,tahta sandalyenin ayaklarından kendime kar kızağı yapmak, en büyük eglencemdi bunlar sadece hafta sonu yaşananlardı,hafta içi evimize uzak olan okuluma bezden annemin yapmış oldugu çantaya kmşumuzun oğlumdan kalan kitapları birde yazdan yapılmış mis gibi kokan tarhanayıda eklemeyide unutmazdım beslenmem buydu okul benim için oyun yeriydi yeni bir heyecandı,karlara bata çıka sınıfa geldiğimde her öğrencinin gelirken muhakkak getirmek zorunda olduğu odun veya tezek vardı öğretmenimiz sobayı yakar bizde küçücük ellerimizi yanan sobanın üzerine uzatırdık

YOU ARE READING
Babamın hayat kavgası
RandomBu hikayede babamın çocukken ve küçükken doğduğu andan beri çektiği zorluklar hayatla olan zorlukları geçim sıkıntısı ve mücadelesini anlatmaktadır.o benim idolum ve her zamanda öyle olacak unutmayın babalar kızlarını sever hemde her zaman her koşul...