Kissing Clip |Kookmin|

สิบสาม

Hoş geldim bebeğimm iyi okumalar 🩵

"O halde, kovulmamın üzerine tazminat istememem şartıyla bütün ilişkimizi kesiyoruz."

"Kabul, Bay Park. Ancak basına poz verip aramız iyiymiş, herhangi bir sorunun yokmuş gibi açıklama yapacaksın."

"Hayır, yapmıyorum. İnsanlara neden yalan söyleyeyim ki?"

"Jimin-"

"Bu şirkette çalışandan tutun idollere kadar herkes benimle aynı durumda, hepsi bana şahitlik yapar mahkemelerde sürünürsünüz! Ben artık bu şirketin bünyesinde değilim beni susturamazsınız!"

"Jim, sakin ol."

Hoseok hyung kolumdan tuttuğunda derin bir nefes verip ona baktım. Ardından yine Bay Jang'a çevirdim bakışlarımı.

"Ne yaparsanız yapın, dava da açın. Hepsini kazanacağım, bu sefer beni ezemeyeceksiniz."

Başka bir şey dinlemeden odadan çıktım, lavaboya girip aynada saçlarımı düzeltip şapkamı taktım, gözlüklerimi de takıp şirket binasından çıktım. Yan sokakta Jungkook arabayla beni bekliyordu.

"Bay Park, bir şeyler diyecek misiniz?"

Önüme mikrofon uzandığında yürümeye devam ettim, "Gerekli açıklamayı Twitter hesabımdan yapacağım."

"Peki şirketten kovuldunuz, bundan sonra ne yapacaksınız?"

"Bu şirkete hiçbir zaman ihtiyaç duymadım."

Serttim, artık burnumdan getirmişti şirket.

"Jeon Jungkook ile beraber misiniz Bay Park?"

"Özel hayatımla ilgili soruları cevaplamıyorum." Adımlarımı durdurdum, "Başka soru var mı? Uzun bir süre dinlenmeyi düşünüyorum, görüşemeyiz."

"Bay Park, benim şahsi sorum değil ancak hayranlarınız tarafından merak edilen bir şey var, klibi yayınladığınız için pişman mısınız?"

Gelen soruyla afallamıştım, pişman mıydım? O kadar tepkiye rağmen sonunda kurtuluyordum, özgürlüğe kavuşuyordum.

"Açıkçası değilim, çok tepki aldım ancak bunu yapmak zorundaydım. Hayal kırıklığına uğrayanlar varsa özür dilerim ama ben buyum işte, özgürlüğe aşık biriyim. Pişman değilim."

"Eminim bu cevabınız hayranlarınızı mutlu edecektir, peki siz iyi misiniz? Mutlu musunuz?"

Bu muhabir yüksek ihtimalle beni seven bir takipçimdi, twitterdan sürekli gördüğüm hesaplardan biri bile olabilirdi.

"İyi olmayı deniyorum, ama mutluyum. Başka soru almasam olur mu? Cidden yorgunum."

Yeniden yürümeye başladım, birçoğu kapıda kalmıştı ben de hızlıca taksiye binmiştim. Tabii taksi beni yan sokakta bırakacaktı. Yan sokağa girdiğimizde taksiye iyi bir bahşiş verip Jungkook'un arabasına bindim.

"Nasıldı?"

"Jungkook, sarılabilir miyiz? Lütfen."

"Bir de soruyor, gel buraya."

Beni kendine çektiğinde sıkıca sarıldım ona, kendimi ilk defa şirkette bu kadar açmıştım, ağır gelmişti biraz. Tabii magazincilerin soruları da ayrı bir ağrıma gitmişti...

"Yanındayım."

Jungkook'larda kaldığım günden bu yana iki gün geçmişti, ve geçen günlerde hiç görüşmemiştik. Zaten eve döndüğüm gün Jongin hyung gelmişti, onunla da anlaşmıştık menajerim olarak devam edecekti. O günü onunla ve sonradan bize katılan Hoseok hyung ile geçirmiştim. Diğer gün ise kendimle baş başa kalmıştım, üzüntümü bu şekilde rahatça atmış az da olsa rahatlamıştım. Bugün ise buradaydım işte, Jungkook'un kolları arasında.