VİRÜS

227 3 0
                                    

Halep olaylarından yaklaşık bir hafta geçmişti. Medya suskundu. Ölülerini yeni yeni toplamaya başlayan Halep halkı olayın acısını hala atlatamamışlardı. Yüzlerce ölü toplayıp gömdüler ve ardından eve çekildiler. Artık bombalar patlamıyordu Halep'te. Etraf suskundu. Sağ kalan köylüler bu duruma biraz şüphelenmeye başlamıştı. Uzun zamandır silah sesi duymuyorlardı. Akşam olunca bir parça ekmek yedikten sonra uyudular.
Gece saat 03.17
Sağ kalan köylülerin hepsi bu saatlerde uyanmıştı. Ve bir anda öksürmeye başladılar. Öyle bir öksürüyorlardı ki sanki ciğerleri dışına çıkacakmış gibi hissediyorlardı. Ve bir anda akıllarına Türkiye'ye kaçma ve orada tedavi olup oradan da İran'a sığınma fikri doğdu. Sabahı beklemeden Halep'deki sınırlara doğru ilerlediler. Sabah saat 8.30 da sınıra ulaştılar ve saat 12.30 da Türkiye'ye girebildiler. İlk iş olarak Hatay'da bir devlet hastahanesine gözükmek oldu. Ardından da İran'a doğru koyuldular. Fakat yaklaşık yarım saat sonra yine öksürmeye başladılar. İran sınır kapısında hasta halleri göründüğünde İran'a kabul edilmediler. Fakat onlar kararlıydı. İran'a kaçak olarak geçtiler ve Tahran'a doğru gittiler. Ardından hastahaneye gittiler ve orada doktorların yanında karantina altında iken öldüler.

BİR İSTİHBARAT ROMANI...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin