Ahu'nun yerine benim kalp krizi geçirdiğim bir bölüm oldu. İyi Okumalar:)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
2.Bölüm ''Ahu''
Ahu camın kenarına oturmuş bahçede oynayan kardeşini izliyordu. Feriha'nın babasıyla konuşmasının üzerinden dört buçuk ay geçmişti. Geçen bu dört buçuk ayda havalar ısınmış yaz gelmişti. Zeliha evlenmişti.
Ahu'nun evliliği hakkında ise o günden sonra başka bir şey konuşulmamıştı. Ahu buna seviniyordu. Belki babası vazgeçmişti. Ya da onu isteyen birini bulamamışlardı. Kim istesindi ki onu?
Acaba konuşsa mıydı Feriha'yla? Onları duyduğunu söyleseydi. Koridordaki koltukta yatardı, banyoda giyinirdi. Oda da Sıla'nın olurdu. Hem tarlaya çalışmaya da giderdi.
Ahu kendi kendine kura dursun bu arada Cihangir köye girmiş evine gidiyordu. Evlerinin portasına geldiğinde arabadan indi.
"Eyvallah devrem yordum seni buraya kadar."
"Ne demek Cio. Hadi eyvallah."
Cihangir uzaklaşan arabanın arkasından bir süre baktı. Aylar sonra evine dönmüştü. Yarım seneden fazladır evinde değildi. Yorgundu, uykusuzdu, içi kırık ama eskisi gibi değildi. Duyguları sıfırlanmış, bedel ödemiş gibi hissediyordu.
Avluya adımını attığı anda annesinin sesini duydu. Koşarak gelen kadını kucakladı.
"Oğlum, Cihangir'im, geldin evladım sağ salim geldin kurban olduğum."
"Geldim anacım geldim."
Bir süre kapının önünde hasret giderdiler. İçeri girdiklerinde annesi önüne koskoca sofra kurmuştu.
"Otur anne, bu kadar şeyi nasıl yiyem ben."
"Çok özledim oğlum. Bayramda da yoktun zaten, buruktu. Ama İbrahim geldi. Baklava getirdi. Çikolata getirdi. "Senin hakkını ödeyemem. Senin yetiştirdiğin evlat sayesinde oğlumun gönlü oldu. Onunda seninde hakkını ödeyemem anacım." Dedi. Ne diyeceğimi bilemedim. Ramazanda da her hafta geldi beni dolaştı. Erzak getirdi. Getirme dedim ama dinlemedi."
"Bu adam benim ayarlarımla oynuyor. Neyse ben görürüm onu. Eee Gürkan geldi mi eve, tatil oldu değil mi?"
"Hee geldi. Arkadaşlarıyla topa gitti."
"Bırak gezsin."
Kadın hemen ateş almış gibi söylemek istemiyordu ama içinde de tutamıyordu daha fazla.
"Cihangir?" Kafasını ne oldu der gibi salladı adam.
