In One Night [Taekook]

1/1

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen, iyi okumalar💋

Jeongguk önünde açık duran kapıya bakarken içeriye girmek zorunda olduğunu bilsede de tereddütteydi. Titriyordu ve sebebi kesinlikle tenini çizen soğuk hava değil, Kim Taehyungtu.Çakırkeyif halde tanımadığı bir adamla dans ederken onu adamlarıyla mekandan aldıran Kim Taehyung.

Jeongguk elbette oraya giderken eli her yere uzanan sevgilisinin onu bulabileceğini biliyordu ve istediği de tam olarak buydu. Onu bulsun ve delirsin istiyordu çünkü sevgilisinin en çok ona karşı sert olduğu zamanları seviyordu.

Bu yüzdendir ki elini kapıya atıp iterken içeri adımlamış ve tüm bunları kendi planlamış olsa da üzerindeki gerginliği atmak için derin bir nefes almıştı. Jeongguk hiçbir zaman kolay korkan yada gerilen bir adam olmamıştı. Mesela dans ederken ardında sürtündüğü adam aniden çekildiğinde korkmamıştı, gözleri önünde dayak yemeye başladığında korkmamış ve arabaya binmesi için Taehyung'un adamlarından komut geldiğinde de aynı şekilde korkmamıştı. Zaten korkması anlamsız olurdu çünkü Kim Taehyung'un isminden sonra herkesin bildiği ilk şey gözbebeği Jeongguk'a kimsenin dokunamayacağıydı.

İçeri girdiğinde tekli koltukta sadece silüetini gördüğü adamla Jeongguk titremişti. Korkudan mıydı yoksa heyecandan mı bilmiyordu ama irkilmesine ve vücudundan bir ürperti geçmesine engel olamamıştı. Kim Taehyung baskın görünümüne karşın zarif bir adamdı. Bacak bacak üstüne atıp yayıldığı koltukta baskındı ve ince uzun parmaklarının sardığı kadehte viskisini ağır ağır yudumlarken zarifti.

"Buraya gel."

Beklediğinin aksine esmer olan sakin bir ses tonuyla konuştuğunda öne kavuşturduğu elleri iki yanına düşmüş ve şaşkınlıkla açtığı iri gözlerine ev sahipliği yapan başını hızlı kaldırmıştı. Taehyung ona sinirlenmemiş miydi?

Gerginliği vücudundan yok olup uçarken büyük adımlarla koltukta oturan sevgilisinin önüne gelmiş ve alıştığı gibi kucağına oturmak için eğilmişti ki boştaki elini kaldırıp onu durduran sevgilisiyle donakaldı.

"Taehyu-"

"Dizlerinin üstüne çök."

Suratına bakmayan esmer kaya gibi sert ifadesiyle ayağa kalkıp konuştuğunda beyaz tenli nasıl olduğunu anlamadan kendini dizleri üzerinde yerde bulmuştu. Şimdi esmerin kasıklarıyla burun burunaydı ve içinde kabarmaya başlayan arzuyla itaat etmemek gibi bir şansı olmadığının çoktan bilincine varmıştı.

Siyah saçlarına doladığı parmaklarıyla yumuşak tutamları sertçe çekiştirip göz gözgöze gelmelerini sağlayan esmer konuştu.

"Bu gece konuşmayacaksın Jeongguk."

Başını sertçe kasıklarına bastırmış ve kumaş pantolonundan varlığını belli eden ereksiyonunu beyaz tenlinin yüzünde hissetmesine neden olmuştu. İçinde bastırdığı öfke yavaş yavaş ortaya seriliyordu.

"Minik ağzını sikimi emmek dışında açmaya kalkarsan seni mahvederim. Duydun mu beni?"

Saçlarını çekiştirerek tekrar kasıklarından uzaklaştırdığı jeongguk duyduğu cümleyle alt taraflarının sızladığını hissederken bilinçsizce başını sallamış ve onaylamıştı.

"Güzel... Şimdi siktiğimin ağzını ne kadar iyi kullandığını görelim Jeon."

Ayağa kalktığı koltuğa kendini tekrardan bırakırken bacaklarını genişçe aralamış ve kemerini yerinden sertçe sökerken parmağıyla karşısında merak ve korkuyla ona bakan çocuğa gel işareti yapmıştı.

Ona yaklaşmak için adım atmak üzere olan Jeongguk'u " Tch,Tch" diyerek uyarmış devam etmişti.

"Ellerinin üzerinde oğlum."