1.0

83 9 28
                                    

Kaçıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kaçıyordum.

Her şeyden.

Yekta'dan, aşktan...

En son attığı mesajlara cevap vermemiştim çünkü korkuyordum. Bu ilgi bana çok yabancıydı, afallamış, korkmuştum. Hep birinin beni sevmesini istemiştim fakat bu sevgi hiç beklemediğim bir anda aniden gelince ne yapacağımı bilememiştim.

Yekta'nın son yazdıklarından anladığım kadarıyla beni tanıyordu. Buralarda oturuyor olabilirdi, beni bir yerlerde görüp hoşlanmışta olabilirdi. Ama gerçekten... Beni buna layık mı görmüştü? Neden?

Yaralı kızım demişti bana.

Yaralı kızım.

Düşünme.

Sadece kaç.

Bir yerde okumuştum, 'hissettiklerinizden korkmaya, onları açıklayamadığınızda başlarsınız.' diyordu.

Sanırım aşık oluyorum.

Hissettiklerimden korkuyorum.

Sınıfta sıramda otururken başımı masaya koymuş gözlerimi dinlendiriyordum. Demir'i okula gelirken görmüştüm ama hâla sınıfa gelmemişti. Nereye gitmişti? Yanımda bir hareketlilik hissettiğimde gözlerimi açmak yerine beklemeye başladım. Yekta'nın Demir olduğundan hâla şüpheleniyordum bu yüzden temkinli olmakta fayda vardı. En azından eğer aynı kişilerse bende ona göre davranırdım, kafam karışmazdı.

Birisinin yanımdaki masaya başını koyduğunu hissettiğimde Demir'in uyuyacağını düşünmüştüm fakat bir kaç dakika sonra dayanamayıp gözlerimi açtığımda başını masaya yan bir şekilde koymuş beni izlediğini görmüştüm. İrkilerek kafamı kaldırdığımda o da benle eş zamanda kafasını sıradan kaldırmıştı. "Beni mi izliyordun?" Şaşkın bir ses tonuyla sormuştum. Elleriyle saçını kaşıdığında ne söyleceğini bilemez gibi bir hali vardı, "Ha... Yok, şey..." bir bahane bulmaya çalışıyor gibiydi, "Dalmışım sadece." aslında pek inandırıcı değildi ama öyleymiş gibi yapmıştım.

Onaylarcasına başımı salladığımda dudaklarını aralamıştı, "Moralin bozuk sanki biraz?" ne olduğunu anlamak istermiş gibiydi. Anlamasına şaşırmıştım, geçen olanların etkisini hâla üstümden atamamış, durgundum. Başımı hayır dercesine iki yana salladıktan sonra "İyiyim, bir şey yok." dedim. Dudaklarında buruk bir tebessüm oluştuğunda, "Gözlerin pek öyle söylemiyor." demişti.

kendimden kaçarken Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin