Hot Chocolate [SEONGJOONG]

{|☆33☆|}

Hongjoong, Younghee'nin peşinden kalktığında ikiside mutfağa girdiler.

"Otursana... bir şey içer misin?"

Hongjoong olumsuz anlamda başını sallasa bile Younghee yinede ikisi için hazır kahvelerden hazırlamaya başlamıştı.

"Sen yazar değil misin?"

"Öyleyim... ama şuan yazar olarak değil Seonghwa'nın yakın arkadaşı olarak karşındayım. Bak karıştırma olayları, sadece kız karakter gerekiyordu ve bende idolleri kullanmak yerine kendimi ekledim. Döngüye girmeyelim beni normal, Seonghwa'nın arkadaşı gibi düşün"

Hongjoong başını sallayıp anladığını belirtti. "Yani Seonghwa'ya aşık değilsin?" Diye sorduğunda Younghee, çok çabuk adapte oldu, diye düşündü.

"İçin rahat edecekse... değilim"

"Yani sevgilimi elimden almayacaksın"

"Hayır Hongjoong, o senden başkasını görmüyor"

"Peki anlat bana..."

"Aslında San anlatmıştı her şeyi. Ben ise sizin görmediğiniz tarafı anlatacağım.

Seonghwa Kore'den taşındıktan sonra onu Amerika'ya gönderdi San'ın ailesi. San, hyungundan ayrılmanın acısını yaşarken bir de üzerine Seonghwa'nın psikolojik sorunlar yaşadığını öğrendi. Ve kimsesiz kalmış bir çocuk gibi size sığındı.

Seonghwa Amerika'da tedavi gördükten kısa bir süre sonra hastaneden taburcu edildi. Bir gün Sun ile sahil yolunda gezerken başı boş dolanan, üstü başı incecik bir çocukla karşılaştık. O bana ben ona bakarken Sun çocuğa yaklaşıp selam verdi.

Birbirimizle tanıştıktan sonra bir kafeye gidip oturduk. Soğuktan, sıcak mekana geçince pembeleşen yanaklarını görmeliydin Hongjoong.

Bir şeyler içip sohbet etmeye başladık. O bize başından geçen kötü olayları anlatırken biz onu hayretler içerisinde dinliyorduk.

Çok sevdiği birisi varmış, en azından zamanında Seonghwa aşık olduğunu düşünüyormuş ama bir takıntıymış. Seonghwa tarih bölümünde okumuş ama yarım bırakmak zorunda kalmış tedavi yüzünden.

'Heykel' diye bahsederdi o çocuktan ama sonra anlamış birlikte olamayacaklarını. Çocuk San'ın yakın arkadaşıymış, hem Seonghwa'ya 'abi' dermiş hemde kalbinde başkası varmış.

Seonghwa çocuğun başkasını sevdiğini öğrenince çok çabuk vazgeçmiş, demek ki aşık değilim, demiş kendi kendine.

Sonra yakınlaşıp arkadaş olduk. Yurt dışında kaldığı süre boyunca birlikte kaldık. Sun Kore'ye dönmemiz gerktiğini söyleyince taşındık ve buraya geldik.

Seonghwa Amerika'da kaldığı zaman boyunca sıkılmaması için ona bir internet sayfası açtık. Şarkı söyleyip yüklüyordu ve çok beğeniliyordu.

Sonradan, San'ın resimlerine bakabilmek için kendi hesabını değil şarkı yüklediği hesabı kullanmış yanlışlıkla. San'ın arkadaşları arasında seni görünce de sana tutulmuş...