13

8 2 20
                                    

Kesk konyali, jisung biasli, seme bir manit bulabilsem amk😔

___

"Cidden gelmişsin." Gülerek kapıyı açtım.

Mesajlardan sonra gerçekten eve gelmişti.

"Hazır okuldan iznimiz varken evde tek oturmak sıkıcı geliyor." Kafamı sallayarak elimle içeriyi gösterdim.

Okul şarkı yarışması için bize bir süreliğine izin vermişti.

"Aç mısın?" Gülüp kafasını salladı.

Bende gülerek mutfağa ilerledim.

"Evde çok fazla şey yok maalesef." Dolabı açıp baktım.

Kimchi, hazır noodle ve soju vardı.

Öğrenci evinde yaşamak bunları gerektiriyordu.

"Kimchi, noodle ve soju var sadece." Dedim mahcupca ona bakarken.

"Dışardan yemeğe ne dersin?" Omuz silktim.

"Olur." Hepsi cimri Hyunjin yüzündendi.

Fazla yiyecek almıyorduk çünkü iki kişi olarak yemekleri çürütüyorduk.

Günlük almak daha mantıklıydı bizim için.

"Nereye gidelim?"

"Han nehri!" Heyecanla konuşmam üzerine güldü.

"Gidelim Han nehrine o zaman."

__

(Minho'nun Anlatımından)

Motorun üstünden kaskı alıp kafasına geçirdim.

"Seninde kaskın olmalı."

"Alırım bir ara bebeğim. Şimdilik senin güvenliğin daha önemli." Göz kırpıp yanağını öptüm.

"Sen yine de unutma." Kafamı sallayıp motora bindim.

Motoru önceden çok sık kullanmazdım.

Ama şimdi o sevdi diye benim gözüme de daha güzel geliyordu.

"Piknik mi yapacağız?" Kafasını sallayıp arkama oturdu.

"Önce arka sokaktaki markete uğrayalım." Onu onaylayıp sürmeye başladım.

Marketin önüne geldiğimizde durdum.

"Kaskı çıkarmasam olmaz mı?" Gülerek kaskı düzelttim.

Ne kadar tatlı olduğundan haberi var mıydı?

"Kalabilir." Gülümseyip markete ilerledi.

Böyle tatlı davrandığında onu öpücük yağmuruna tutasım geliyordu.

Ki genelde böyle tatlıydı.

"Ne alalım?" Cips reyonuna bakarak konuştu.

"Çok aç sayılmam. Sende çok aç değilsen abur cubur alıp yeriz." Kafasını salladı.

"Daha güzel olur." İki cips, dört tane çikolata ve iki tane çikolatalı süt alıp sepete doldurdu.

"Her şeyi anladım da dört çikolata birazcık fazla değil mi Sunggie?" Omuz silkti.

"Tek çikolata yetmiyor ki! En az iki tane yeterli oluyor." Elimi omzuna atıp güldüm.

"Üçünü sen yersin o zaman." Dedim kasaya ilerlerken.

"İşte benim adamım." Buna kahkaha attım.

Kasiyer abla biraz garip baksa da
sorun etmedim.

Parayı tek vermeyi teklif ettiğimde kızdı.

Grup |MİNSUNG|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin