Değişik bir histi.
Nerede olduğumu anlayamıyordum.
Buraya ne zaman geldiğimi bilmiyordum.
Koca bir boşluktaydım sanki.
Zaman kavramımı yitirmiş gibiydim.
Ve ellerim...
Ellerim kan ile kaplıydı.
Kimin kanıydı bu?
Ellerim kimin kanı ile kaplıydı?
Ürperdiğimi hissettim.
Ellerime uzun uzun baktıkça sebebini bilmediğim bir suçluluk duygusu esir alıyordu beni. Hangi konuda suçluluk çekiyordum?
Bir şey söylemek istesem de kelimeler boğazımdan dışarı çıkmıyordu, ses tellerimi koparmışlardı sanki. Etrafıma bakıyordum ama ne gördüğümü bilmiyordum. Boşlukta gibiydim, ama bir yandan da değil gibiydim.
"Ölmeme izin verdin" diye bir ses duydum aniden. Bu ses sanki zihnimde yankılanmıştı.
Ardından gelen "Suçlusu sensin" kelimeleri yankılanırken gerginliğimin arttığını hissettim ve tekrardan hızlıca etrafıma bakındım, ama boşunaydı. Burada sadece ben ve bilincimin derinliklerinde yankılanan bir ses vardı.
O ses bana suçlu olduğumu söylüyordu.
Suçlusu bendim.
Demek ki hissettiğin suçluluk duygusu zaten suçlu olmamda yatıyordu.
Ne yapmıştım bilmiyordum, ama bendim.
Ellerimde birisinin kanı vardı, kim olduğunu bilmiyordum.
Ama ben yapmıştım.
Suçlusu bendim.
Suçlusu bendim.
Suçlusu bend-
"Isagi!"
Aniden kulağıma gelen yüksek ses ile irkildim ve kendimi bir anda sınıfta buldum. Camdan dışarıyı görebiliyordum, havada kara bulutlar vardı ve cama vuran yağmur damlalarını tane tane sesi sınıfın içini dolduruyordu. Umi'nin yeri boştu. Kafamı kaldırdığımda sınıftan çıkanları gördüm, anlaşılan ders bitmişti.
"Son yirmi dakikadır uyuyorsun." diyen Reo'yu duydum. Doğru, son iki dersi hoca yine bize işkence etme kararı alıp blok yapmıştı. Ne zaman uyuduğumun farkında bile değildim, zaten bugün bir yorgunluk vardı üzerimde. Akşam dün ki konuları gözden geçirmekten geç yatmıştım.
Anlaşılan o yirmi dakikada bilincim, kapanmadan önce bana bir rüya sunma kararı almıştı, ya da kâbus. Bunu henüz kestiremiyordum. Gerçi ellerimin kanla kaplı olduğu bir rüya, güzel bir rüyadan ziyade kâbusa girerdi.
Suçlusu sensin kelimeleri yine zihnime dolarken daha fazla düşünmemek için Reo'ya dönüp "Ders yeni mi bitti?" diye sordum.
"Oluyor birkaç dakika, çok rahat uyuyor gibi gözüküyordun biraz müsaade edeyim dedim. O sırada çantamı falan topladım işte."
Ne kadar anlayışlı bir sugar daddy
"Teşekkür ederim." dedim omuzlarımı arkaya atıp vücudumu esnetmeye çalışırken. Sıra biraz alçak kaldığından ve uyurken başımı eğmem gerektiğinden boynum da ağrımıştı, onun için başımı sağa sola oynattım. "Sanırım bir dahakine yastık getireceğim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑬𝒓𝒂𝒔𝒆𝒅 𝑴𝒆𝒎𝒐𝒓𝒊𝒆𝒔 | Rinsagi
FanfictionBaşınızdan geçen bir olay sonucu komaya girdiğinizi ve hafızanızı kaybetmiş bir şekilde uyandığınızı düşünün. Hiçbir şey bilmiyorsunuz, bu hale nasıl geldiğiniz hakkında hiçbir fikriniz yok. Ve zaten karmaşık olan zihniniz, gizemli bir çocuk sayesin...