Hastaneye bir anda polisler geldi. Annemin en son dediği şeyden sonra Jaowe babası bir şey mi yaptı diye korktum . Ama hayır harbi salağım bana şikayetçi olup olmadığımı sordular . Benimse azımdan çıkan laf uzun bir sessizlik yarattı . Peki ne dedim: Hayır değilim çünkü beni sevgilimin yakasından kurtardı. Annem beni o sırada öyle bir cimcirdi ki sessizliği bozup bağırmamak için kendimi zor tuttum. Sonra polis bana güvenliğin verdiği bir kağıt uzattı ve çıktı. Ben annemin dırdırı bitince kağıdı açıp ne diye bir çığlık attım. Bana filimden rol teklifi gelmişti ve en sevdiğim filimden . Anneme anlattığımda kabul etti . Yaklaşık bir iki hafta sonra film setine gittim zaten ayağım kırık değil çatlakmış o yüzden alçı da kısa sürede çıktı. Tabi aman benim sakarlığım eksik olmasın . Filmin ilk bölümünde benim kendimi Mısır ve çikolatayla yatağa atmam gerekti. Ben peki naptım yatağa atlamak yerine komidinin üstüne düştüm. Ve filimden çıkarıldım.Bu kadar çabuk atılmama kızmıştım . O gün Jaowe da arayınca sinirim üç kat arttı. Açtığımda eve gitmek için metro kullanma dedi . Anlam veremedim ikinci cümle ise hızlı yürü yarım saat içinde evde ol dedi. Yeni bir cümleye başlarken telefon elimden bir çığlık sesiyle düştü. İmdat hırsız tarzı bir şey duydum ama yere yığıldım nedeni galiba anlamıştım ses metronun oralardaki bir evden geliyordu. Şoka girmiştim bir anda jaowe beni kucakladı ve bir yere soktu : olay metronun yanındaki bir eve saldırı olmuş oraya jaowe evi çok yakın o da tesadüfen oradan geçiyormuş. Girdiğimiz yerin ne olduğunu hiçbir şekilde anlamadım zaten şok şok değil kriz gibiydi jaowe bana iyimisin tarzı bir şeyler soruyor ben ise içimden küfredim ona sence tarzı cevap veriyordum. En sonunda pes edip neredeyiz diye sordum . Aldığım cevapla kalbim durdu hırsızın içinde olduğu ev dedi. Bir anda zehir kusarak sen mal mısın dedim. Çocuk geri atladı ama yinede zehir geldi. Asıl garip olan şey benim kendimi hiç durduramadan zehir kusmaya başlamak oldu. Çok güzel hem beni koruyabilecek tek kişi bayılmıştı ve ben de krize girdim. Yanlış anlamayın normalde olsa hırsızı zaten öldürebilirdim ama şuan resmen kriz geçiriyordum. Yaklaşıl 1-2 dakika sonra kusmaktan boğazım ağrıdı ve durdu . Dışarıdan aniden gelen silah sesiyle ve kızı bırak sesiyle durumumu biraz daha iyi anladım ama umursamadım. Hırsız beni kaldırıp anahtarı ver dedi.Anahtar mı sorusuna işaret dili ile cevap verince rol yapma dedi. Sırıttım zehir kusarak okey dedim ve ikimiz beraber yere yığıldık. Başımı çarptım iki üç dakika arasında bir sürede ambulans geldi. Beni kaldırdıklarında olayı yeni çakmış ve çığlıkların nedenini daha iyi anlamıştım adamı resmen öldürmüştüm. Her şey böyle üst üste gelince ve ben ceza evinde 9 gün kalınca akli denge diye bir şey kalmamıştı. Taki kapı çalana kadar. Bana bir galaya davetiye gelmişti anlam veremesem de kabul ettim ama bu ayrı bir hikaye o yüzden bye.
